AK Parti Yozgat İl Başkanlığı tarafından Büyük Sinema Salonunda düzenlen partisinin il danışma toplantısına katılan Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Türkiye’de bundan sonra ne FETÖ ne de başka bir gücün darbe yapabilme istidadı olmadığını belirterek, “Yeni yeni darbe senaryoları yazanlara söylüyorum. Her gün senaryoları el altından, el üstünden yayanlara söylüyorum. Türkiye’de bundan sonra ne Fetullahçı Terör Örgütü ne de başka bir gücün darbe yapabilme istidadı yoktur.Boşuna hayal kurmasınlar. Boşuna hayallerde kurdurmayın. Çünkü artık karşınızda düdük çaldığında size teslim olacak tek bir Türk vatandaşı yoktur. Darbe yapmaya teşebbüse kalkışmayı niyetlenenler, eskiden meclisi ele geçirdiği zaman darbenin başarılı olacağını görüyorlardı. Şimdi 79 milyon insanımızdan tek birini dışarıda bırakırlarsa bu darbe başarılı olamaz. 79 milyonu tek tek ele geçirecek bir güç dünyada yok Allah’ın izni ile. Bundan sonra Türkiye, yoluna milletten aldığı güçle devam edecek. Bu millet ülkesinde bundan sonra hukuk dışı iktidarların el değiştirmesine izin vermeyecektir. Ne AK Parti döneminde ne de başka iktidarlar döneminde asla olmayacaktır. Ben milletimizin 15 Temmuz’da ortaya koyduğu birlikteliğin kalbi bir birliktelik olduğuna inanıyorum. Kurtuluş savaşında nasıl görüş farklılıkları bir tarafa bırakılıp herkes tek vücut olmuşsa 15 Temmuz’da da aradan geçen yaklaşık 100 yıllık zaman sonra bu millet ilk defa tek vücut oldu bütün farklılıkları bir tarafa bıraktı. Bu büyük bir destandır, bu büyük bir başarıdır. Darbecileri, hainleri yenmenin zevkini de bu millet bir kez daha aradan geçen 100 sene sonra tatmıştır” dedi.
15 TEMMUZ RESMİ TATİL
Milli güvenlik kurulu 26 Eylülde yaptığı toplantısında 15 Temmuz’un Demokrasi ve Özgürlükler Günü olarak anılmasını hükümete tavsiye kararı aldığını ifade eden Bakan Bozdağ, “Hükümetimiz de bu günün hem demokrasi ve özgürlükler günü olarak anılmasını hem de resmi tatil ilan edilmesine karar verdi. Teklif hazırlanarak TBMM Başkanlığına gönderildi” diye konuştu.
"15 TEMMUZ DARBE GİRİŞİMİ BAŞARILI OLSAYDI TÜRKİYE BÖLÜNÜRDÜ"
“15 Temmuz başarılı olsaydı Türkiye’de neler olurdu” diyen Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, “ Hepimizin bunu düşünmesi lazım. Bunu çok net söylüyorum. 15 Temmuz başarılı olsaydı Türkiye bölünebilirdi. Türkiye’de rejim değişikliği olurdu. Dine Fetullahçı terör örgütü ele başının 40 sene önce planladığı ve onun kullanan çevrelerin talimatları ile şekillendirildi Kuran ve Sünnet’i tahrif eden yeni bir Fetö anlayışı reform yapılırdı. Bütün bunlara Türk halkı itiraz edeceği için ne zaman biteceği belli olmayan iç savaş çıkabilirdi, yüz binlerce insanımızın ölmesi, sakat kalması, mülteci duruma düşmesi tehlikesi doğabilirdi. Ekonomimiz iflas eder, Türkiye bütün alanlarda gücünü kaybeder yüz yıl geriye giderdi ve Sivas kongresinde o dönem şartlarında reddedilen mandacılık FETÖ’nün kuyruğunda Türkiye’ye yeniden dayatıla bilirdi. Türkiye o nedenle 15 Temmuz’da bölünmekten kurtulmuştur, rejim değişikliğinden kurtulmuştur. İç savaştan kurtulmuştur. Ekonomik iflastan kurtulmuştur, işgal ve mandadan kurtulmuştur. Türkiye adeta felaketin eşiğinden dönmüştür. Türkiye’yi bir daha böylesi günlere döndürtmemek için hepimize çok büyük görevler düşmektedir. Biz bu görevlere inanarak vazifelerimizi yapacağız. Bundan sonraki süreçte de sorumluluklarımız en güzel şekilde ifa etmeye gayret edeceğiz” şeklinde konuştu
"TERÖR ÖRGÜTLER VARDİYALI EYLEM YAPIYOR"
Terör örgütlerinin şimdi vardiyalı terör eylemi yaptığını ifade eden Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, “. PKK bırakıyor FETÖ başlıyor, FETÖ bırakıyor DEAŞ başlıyor, bin vardiyalı terör eylemi de yaptırsanız Türkiye yoluna devam edecektir. Türkiye’yi itibarsızlaştırmak için propaganda yapıyorlar. Hem bölücü terör örgütü PKK hem sol terör örgütleri, hem FETÖ, Amerika’da da Avrupa’da da uluslararası örgütlerin nezdinde Türkiye’nin aleyhin açıklama yaptırmak için gece gündüz çalışıyorlar. Harcadıkları paranın haddi hesabı yok. Tek dertleri var Türkiye’nin aleyhine bir bildir, bir mektup, bir rapor, bir açıklamak yaptırmak her yerde uğraşıyorlar” dedi.
"TÜRKİYE’DE YARGI BAĞIMSIZDIR"
HSYK pek çok hakim ve savcı ile karar aldığını bazılarını meslekten uzaklaştırmasına karar verdiğini bazılarının görevden el çektirilmesine karar verildiğini ifade eden Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, “ Bunu hukuk devletini korumak için, yargının bağımsız vasfını korumak için bunu yaptı. Yargıya dışarıdan müdahalenin önüne geçmek için bunu yaptı. Türkiye’de yargı bağımsızdır. Yürütmenin yargı üzerinde bir etkisi ve müdahalesi yoktur. Türkiye’de yasama, yürütme, yargı ayrı ve bağımsızdır. AK Parti hükümetleri döneminde yargıya müdahale yoktur. Kim bunun aksini söylüyorsa o bir karalama propagandası yapıyor, AK Parti düşmanlığının gereğini yapıyorlar. İftiranın büyüğünü yapıyorlar. Yargıya müdahale yok mu var. Kimin müdahalesi var. Fetullahçı Terör Örgütünün müdahalesi var. Ergenokon, balyoz davaları, kimin müdahalesi var burada. 17-25 Aralık, MİT Tırları bunlarda kimin müdahalesi var. FETÖ’nün yargı içerisinde savcıları, hakimleri, kolluk içerisinde polislerin olmadığını söyleyen vatandaş var mı yok. Bal gibi müdahale ediyor. HSYK bir terör örgütünün bağımsız ve tarafsız bir yargıyı Fetullah’ın fehm etmesine engel oluyor. Yargının bağımsızlığını, tarafsızlığını, hukuk devletini koruyor. HSYK’nın Fetullahçı terör örgütü ile bağını değerlendirerek karar vermesinin tam da nedeni hukuk devletini korumak, yargının, bağımsız ve tarafsızlığını korumak, FETÖ’nün Türk yargısını bir terör örgütünün kılıcına dönüştürülmesine engel olmak için yapmıştır. Esasında HSYK demokrasi ve hukuk devletine sahip çıkmasından dolayı AB ülkeleri tarafından, demokratik hukuk devletleri tarafından ve yargının bağımsızlığına sahip çıkan bütün uluslar arası örgütler tarafından takdir edilmesi lazım. Almanya’da Fransa’da, Amerika’da herhangi bir terör örgütü ile irtibatı olan birinin hakimlik savcılık yapmasına izin verirler mi? Almanya’da DEAŞ üyesi biri ile Amerika’da El Kaide üyesi biri yargıda veya kamuda görev alabilir mi? Alamaz. Türkiye’de niye alsın. Türkiye Amerika’dan Avrupa’dan daha mı az demokratik hukuk devletidir. Biz de de alamaz onun için atılan adımlar son derece önemli adımlardır” diye konuştu.
"TÜRKİYE’DE FİİLİ BAŞKANLIK SİSTEMİ VAR"
MHP Lideri Sayın Bahçelinin açıklamasıyla Türkiye’de başkanlık siteminin yeniden tartışılmaya başladığını vurgulayan Bakan Bozdağ, "Sayın Bahçeli dedi ki ‘artık bu başkanlık sistemi tartışmasına bir nokta koyalım. Halka soralım halk ne diyorsa on saygı duyalım.’ Doğru söylüyor. Türkiye uzun bir zamandır bu tartışmayı sürdürüyor. Bu tartışmayı kim sona erdirecek ya parlamento sona erdirecek, 367 bulunur halka gidilirse veya reddedilirse o zaman parlamento da son bulunur ya da tek şartla halka gidilir bu işe nokta konulurdu. O zaman bu tartışmayı sonlandırmak lazım. Türkiye’de parlamento çoğunluğuyla Cumhurbaşkanını aynı siyasi gelenekten geldiği dönemlerde zaten fili bir başkanlık sistemi var. Atatürk dönemi fili bir başkanlık sistemidir. O dönemde başbakanlarını İsmet İnönü dışında kaçının ismini sayabilirsiniz. Adı parlamenter de olsa uygulaması başkanlık sistemidir. Özellikle 10 Ağustos 2014’de cumhurbaşkanın ilk defa Türk tarihinde halk tarafından seçilmesiyle esasında eski cumhurbaşkanlarına göre demokratik meşruyeti daha güçlü olan yetkisini bizzat halkın kendisinden alan bir cumhurbaşkanı seçildi. Cumhurbaşkanının anayasal yetkilerine bakarsanız parlamenter sistemde olmaması gereken yetkiler var. Başkanlık yetkileri var. Parlamentoda AK Parti grubunun evet demediği bir kanun komisyonlardan çıkabiliyor mu? Yok. Meclis genel kurulunda görüşülebiliyor mu? Yok. Bizden önceki iktidarlar döneminde farklı mı? Hayır. Çünkü bizim anayasadaki içi tüzüğümüz meclis komisyon ve genel kurulda bütün çoğunluğu iktidara veriyor. İktidarın evet demediği bir yasama faaliyeti ve denetim faaliyetinin yapılabilme imkanı yok. Şuanda iktidar çoğunluğu kimde AK Prati‘de Cumhurbaşkanı yüzde 52 ile seçilmiş oda AK Partinin kurucu lideri. O zaman açık Türkiye’de fili bir durum var. CHP Türkiye’de başkanlık sistemi yok deyince gerçek ortadan kayboluyor mu. Türkiye’de çok net bir başkanlık uygulamasını biz yaşıyoruz. Bunun adını koymak, doğru olandır. Yok başkanlık sisteminin adını koyamayacaksak parlamenter sistemi tartışmalı olmaktan çıkarmamız lazım. Bunun yolu meclise bunu taşımaktır. Görüşülür 330’un üzerinde çıkanca halka gidilir. Halkımız başkanlık sistemi kabul etmezse parlamenter sistemle yoluna devam eder. Türkiye’de başkanlık sistemini tartışmalarıyla yormanın kimseye faydası yok. Gelin adres belli halkımıza soralım halk ne diyorsa onu saygıyla kabul edelim Türkiye yoluna devam etsin. İnşallah parlamentoda uzlaşma zemini olur ve Türkiye bu meseleyi tartışma konusu olmaktan çıkarır. Sistem tartışmalarına son noktayı koyar” ifadelerini kullandı.
'Atatürk Dönemi Fili Bir Başkanlık Sistemidir'
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, "Türkiye’de parlamento çoğunluğuyla Cumhurbaşkanını aynı siyasi gelenekten geldiği dönemlerde zaten fili bir başkanlık sistemi var. Atatürk dönemi fili bir başkanlık sistemidir" dedi