Avcı avukat tutmayacak

Devrimci Karargah terör örgütüne yardım ve yataklık ettiği iddiasıyla tutuklanan Hanefi Avcı, avukat istemedi. İstanbul Barosu'nun görevlendirdiği avukata da vekalet vermedi. Ancak İstanbul Barosu, Avcı için bir avukat görevlendirdi. Avukat, öğle saatlerinde tutuklama kararına itiraz etti, Ancak akşam saatlerinde itiraz dilekçesini geri çekti. Avcı'nın "İtiraz etmeyeceğiz" talimatı üzerine avukatın dilekçeyi geri çektiği savunuldu.
Avcı, Nöbetçi 14. Ağır Ceza Mahkemesi hâkimine savunma yapmayacağını söyledi. Hâkim de yasaya göre avukatının bulunması gerektiğini hatırlattı. Avcı, bunun üzerine avukat istemediğini, Baro'dan gelen avukata vekalet vermeyeceğini, savunmasını kendisinin yapacağını söyledi. Avcı ardından da savunma olarak, "Hakkımdaki suçlamalarla ilgili olarak savunma yapmak istemiyorum" dedi.
Avcı daha sonra mahkeme tarafından tutuklanarak 01.00 sularında Paşakapısı Cezaevi'ne gönderildi. Ancak Avcı, terör örgütüne yardım ve yataklık ettiği suçlamasıyla tutuklandığı için burada yaklaşık 1 saat kaldı ve saat 02.00'de Metris Cezaevi'ne sevk edildi. Avcı, burada kendisini bekleyen Baro'nun görevlendirdiği avukata, "davayla ilgili olarak avukat tayin etmeyeceğini, tutuklamaya da itirazda bulunmayacağını" söyledi. Avcı dün de Silivri 4 Nolu L Tipi Cezaevi'ne gönderildi. 

AVUKAT İTİRAZ ETTİ
Avcı'nın tutuklanmasına dün İstanbul Barosu'nca atanan avukat tarafından itiraz edildi. Öğleden sonra adliyeye gelen avukat itiraz dilekçesini mahkemenin kalemine sunmak için nöbetçi hâkimden imza aldı. Daha sonra itiraz dilekçesini sunan avukat adliyeden ayrıldı. Ancak akşam saatlerinde tekrar adliyeye gelen Avcı'nın avukatı, mesai bitiminden önce "tutukluluğa itirazı" geri çekti. İtiraz dilekçesinin geri çekilmesini Avcı'nın istediği öğrenildi. Avcı'nın "İtiraz etmeyeceğiz" talimatı üzerine avukatın dilekçeyi geri çektiği savunuldu. 

KİTAP İSTEDİ
Silivri Cezaevi'nde B 12 koğuşuna alınan Hanefi Avcı dün kendisini ziyaret eden yakınlarından Milliyet muhabiri Belma Akçura'nın yazdığı "Teşkilatın Adamları" isimli kitabın da aralarında bulunduğu 4 kitap istedi. Akçura'nın kitabında Hanefi Avcı, Mehmet Eymür ve adı verilmeyen bir askerle yapılan mülakat yer alıyor.
Avcı'nın yakınlarına, "Örgüte yardım etmediğimi ve suçsuz olduğumu anlatmayacağım. Suçlu olduğumu iddia edenlerin bu iddiasını kanıtlaması gerekir. Savunmam için kimseye de vekalet vermeyeceğim. Ancak bana yönelik haksız soruşturma yürütenlere karşı hukuki mücadelemi sürdürmeye kararlıyım" dediği öğrenildi.
Avcı'nın, Devrimci Karargah soruşturmasını yürüten savcının ifade vermesi çağrısına uyacağını söylediği bildirildi. Avcı'nın yakınlarına anlattığına göre, hem askeri savcı, hem de Devrimci Karargah savcısı tarafından ifadeye çağrıldı. Avcı 27 Eylül tarihinde askeri savcıya, "Önce size geleyim. Sivil savcıya önce gidersem ne olacağı belli olmaz" dedi.  Avcı, ifadesinin alınması için tebligat yapılan Ankara Emniyet Müdürlüğü'nü de arayarak, 28 Eylül'de saat 12.00'de geleceğini bildirdi. Ancak polis saat 12.00 olmasını beklemeden Avcı'yı gözaltına aldı. Avcı, "Sivil savcının tebligatının gereğini yapacaktım" dedi.


Hanefi Avcı önce Paşakapısı Cezaevi'ne gönderildi. Ancak terör örgütüne yardım ve yataklık suçlamasıyla tutuklandığı için Metri Cezaevi'ne sevk edildi. Oradan sonraki durağı da Silivri Cezaevi oldu.

 

Balbay'la aynı koğuşta iddiası
L4 cezaevinde, Muzaffer Tekin, Doğu Perinçek, Zekeriya Öztürk, Nusret Senem, Tuncay Özkan, Oktay Yıldırım, Mustafa Balbay, Atilla Uğur, Emcet Olcaytuğ, Fikrek Emek, Sedat Peker, İsmail Yıldız, Ergin Geldikaya, Yusuf Erikel ve Semih Tufan Gülaltay bulunuyor. Avcı'nın da Tuncay Özkan, Mustafa Balbay, Doğu Perinçek ile aynı koğuşta kaldığı öne sürüldü.

 

Kılıçdaroğlu'ndan Avcı'nın eşine 'geçmiş olsun'
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, Hanefi Avcı'nın eşi Şenay Avcı'yı arayarak, geçmiş olsun dileğini ve üzüntülerini ilettiği bildirildi.
CHP'den dün yapılan yazılı açıklamada, Kılıçdaroğlu, "Haliç'te Yaşayan Simonlar" kitabı nedeniyle 'hedef adam' haline getirilen ve gözaltına alındıktan sonra tutuklanarak cezaevine gönderilen eski Eskişehir Emniyet Müdürü Hanefi Avcı'nın eşi Şenay Avcı'yı telefonla aradı" denildi.
Kılıçdaroğlu'nun, Avcı'dan eşinin gözaltı ve sorgu süreciyle, evinde yapılan aramalar hakkında bilgi aldıktan sonra, geçmiş olsun dileğiyle, üzüntülerini ilettiği belirtildi. 
ANKARA Milliyet



 

Çatalkaya: Polise olan güveni artıracaktır
Eski Ankara Emniyet Müdürü Orhan Özdemir'in organize bir suç örgütüyle bağlantılı olduğu iddiasıyla tutuklanmasının ardından Ankara Emniyet Müdürlüğü'ne getirilen Zeki Çatalkaya, dün Dikmen'deki Polisevi'nde gazete ve televizyonların polis muhabirleriyle tanışma toplantısı düzenledi.
Çatalkaya, eski Eskişehir Emniyet Müdürü Hanefi Avcı'nın tutuklanmasının, emniyet teşkilatına duyulan güveni zedelemeyeceğini belirterek, "Suç işleyen kim olursa olsun emniyet teşkilatı kendi içindeki kişilerle ilgili de hiçbir kurumsal korumaya tabi olmadan gereğini yaptığı için güven artıracak diye düşünüyorum" diye konuştu. Usulsüz telefon dinleme iddialarına da değinen Çatalkaya, "Emniyet teşkilatında bu konuda herhangi bir sıkıntı söz konusu değil" dedi. Çatalkaya, Behzat Ç. adlı dizide, Ankara polisinin psikopat gibi gösterilmesinden rahatsızlık duyup duymadığı konusunda ise, "Adı üzerinde film. Benzer filmlerdeki sorgulama ve araştırma yöntemleri uyguladığımız yöntemler   değil" diye konuştu. 
TÜRKER KARAPINAR Ankara

 

'Emniyet müdürleri cesaretle konuşsun' dedi
Ankara eski Emniyet Müdürü Orhan Özdemir'in avukatı Fidel Okan dün Avcı ile cezaevinde görüştü. Avcı'nın psikolojisinin iyi olduğunu belirten Okan şu açıklamayı yaptı: "Müvekkilimle ilgili dosyada kendisi tanık. Kendisinin ifadesine başvuracağımız için buna ilişkin olarak karşılıklı değerlendirmelerde bulunduk. Bu dosyayla ilgili soruşturmanın gizliliğinden dolayı bir şey söylemem söz konusu değil. Hakkında çıkan bu soruşturmanın kesinlikle hukuki olmadığını, dolayısıyla savunma yapmaya dahi gerek duymadığını ifade etti. Yazdığı kitapla ilgili olarak müfettişler tarafından birçok emniyet müdürünün şu anda ifadesi alınıyor. Sadece bu ifadesi alınan emniyet müdürlerinin vicdanen bildikleri her şeyi cesaretle açıklamasını istedi." 
TAHSİN AKSU İstanbul