Aykut Kocaman: Kriterlere uymayan gidecek

Yeni sezon hazırlıklarını Belçika'nın Genk şehrinde sürdüren Fenerbahçe'de Sportif Direktör ve Teknik Sorumlu Aykut Kocaman bir basın toplantısı düzen

Yeni sezon hazırlıklarını Belçika'nın Genk şehrinde sürdüren Fenerbahçe'de Sportif Direktör ve Teknik Sorumlu Aykut Kocaman bir basın toplantısı düzenleyerek soruları cevaplandırdı.

Belçika kampı, oyuncuların durumu, takımın önümüzdeki günlerde yapacağı maçlar, Fenerbahçe'nin transfer politikası gibi birçok konuda önemli açıklamalar yapan Kocaman, Fenerbahçe'nin gelecekte nasıl bir takım yapısına sahip olması gerektiğini anlattı.

Aykut Kocaman, takıma ve kulübe değer katacak oyuncular peşinde olduklarını da belirterek, transferde, forvetin merkezine ve takıma ofansif anlamda güç katabilecek oyunculara yöneldiklerini söyledi. Aykut Kocaman, 1 ya da 2 transferin bu hafta içinde sonuçlanma ihtimalinin yüksek olduğunu söyledi. Oyuncu yapısı hakkında da ipucu veren Kocaman, "Futbolcunun, buraya geldiği zaman, kendini kulübe ait hissetmesi önemli. Buradan neler alacağını değil, neler verebileceği önemli. Tabiri caizse aç oyuncular istiyoruz." dedi.

Bu arada Aykut Kocaman, Güiza hakkındaki soruya da çok kesin çizgilerle yanıt vererek, İspanyol futbolcunun mevcut haliyle takıma kesinlikle giremeyeceğini gösterdi.

YOUNG BOYS MAÇI ÇOK ÖNEMLİ

Devam eden Belçika kampının 9. gününde Sportif Direktörü ve Teknik Sorumlu Aykut Kocaman, bir basın toplantısı düzenleyerek değerlendirmeler yaptı ve soruları yanıtladı. İlk olarak sezon başında beri yapılan çalışmaları kısaca özetleyen Aykut Kocaman, "Oyuncularla beraber ağır antrenmanlar yaptık burada. İzin kullandıktan sonra şimdiki kamp yerimize geldik. Buradaki amacımız maçlar oynamaktı. Young Boys karşılaşmasına hazırlanmak için 3 tane karşılaşma oynadık. Yarın da Galatasaray ile bir hazırlık karşılaşması daha oynayıp, hazırlıklarımızı bitirip, Young Boys karşılaşmasına yoğunlaşmaya çalışacağız. Çok önemli bir karşılaşma. Öncelikle onları eleyip yeni rakibimizi beklemek en büyük amacımız olacak." dedi.

Transferden önce şimdiye kadar hiç yararlanamadığı oyunculardan bahseden Aykut Kocaman, "Transfer konusunda genel bir açıklama yapmak istiyorum. Birincisi taraftarlar ve basın mensupları bu dönemi tamamen transferle özdeşleştiriyor. Bir tarafı tabi ki haklı ama durum tamamen transferden ibaret değil. Şu an Gökhan Gönül, Özer, Mehmet Topuz ve Emre'den hemen hemen hiç faydalanamadık. Lugano aramızda değil. Stoch geldi, 3-4 günlük antrenmandan sonra yeni toparlanıyor. Benim futbola ve takıma bakışım şu şekilde: Var olan futbolcularımızın performanslarının yükselmesi. Eğer hala yeterli görmüyorsak transferlerle takımı geliştirmeye çalışmak. Bu söylediğim oyunculardan eksik kalanlar da olmuş olabilir." dedi.

MİADINI DOLDURMUŞ OYUNCU İSTEMİYORUZ

Yapılacak transferin yapısı hakkında ilk ipucunu veren Aykut Kocaman, "Bir kere transferde endişeli bir ortam yaratılıyor. Şampiyonlar Ligi için oynadığımız için bunu anlıyorum. Ancak önce takımı bir araya getirebilsek, bu takımın performansını yükselteceğimizden şüphemiz yok. Başkana ve yöneticilere söylediğim şu: Fenerbahçe son 10 yılda isim olarak çok önemli transferler yaptı. Bu hem marka değeri hem de dünya futbolundaki tanıtımı için anlaşılabilir bir durum. Ancak geçen seneden beri başlayan şu dönüşümü yapmak zorundayız. Artık miadını doldurmuş oyunculara ve Fenerbahçe'den almak değil de Fenerbahçe'ye vermek isteyen oyunculara ihtiyacımız var. Bunda ısrarlıyım." dedi.

Oyuncu transfer etmenin nitelikli bir işlem olduğunun altını çizen Aykut Kocaman, "Eğer endişeler oluştuysa bu durumdan kaynaklandı. Markete gidip de bir şeyler almaya benzemiyor transfer yapmak. İnsanlarla muhatap oluyorsunuz çünkü. Eğer nitelikli bir oyuncuyla ilgileniyorsanız bu daha da zor. İnsan alıyorsunuz çünkü. Bazen oyuncunun seçeneği olmuyorsunuz. İlgilendiğimiz oyuncular değerli oyuncular çünkü. Bazen de oyuncuyla anlaşıp kulüple anlaşamıyorsunuz. Eğer niyetimiz sadece transfer yapmak olsaydı Türkiye'deki takımlar arasından çok kolay transferler yapabilirdi. Bilinen isimler zor transferler. Bu hafta içinde transferlerden birinin ve hatta ikisinin sonuçlanma ihtimali çok fazla.

Geçen sezon daha fazla transferlerle ilgilendim. Ancak bu sezon teknik sorumluluk da işin içine girince esas yoğunluğu buraya verdim. Taraftarlarımız merak etmesin. Olmasa bile biz mevcut kadromuzla geçen sezonlardan bir adım yukarda olacağız, olmak zorundayız. Fenerbahçe kulübünün kasasından çok, Fenerbahçe'ye değer katabilecek oyuncuları düşünüyorum. Transfer adına yapılacak çok kolay işler olabilirdi. Fenerbahçe bunu yapabileceğini son 10 yılda gösterdi bana göre.Futbolcunun, buraya geldiği zaman, kendini kulübe ait hissetmesi önemli. Buradan neler alacağını değil, neler verebileceği önemli. Tabiri caizse aç oyuncular istiyoruz. Bakıldığı zaman, Fenerbahçe çapındaki tüm kulüplerin ortak problemi bu.

İmza töreninde de söylemiştim bunu. Ben 'asla olmamalı' demiyorum. Hatta Hagi örneğini vermiştim. Buradaki en önemli kriter geldiği kulübe değer katabilmesi. Uyum sorununu nispeten kolay atlatacak olması. Yaşı burada çok önemli değil. Fenerbahçe'ye gelirken yaşı da uygun olursa, giderken de kazandıracak bir oyuncu olursa tabi ki daha iyi. Bizim kulüplerimizin yapısı değersizleştirmeye yönelik. Bunda medyanın da payı var. Biz de dahiliz buna tabi. Her olayı tamamen kötü tarafından alıyoruz ele. Genel olarak futbol dünyamız böyle. Oyuncuları bir anda tepeye çıkarıp bir anda aşağı indiriyoruz. Kulüp aidiyetinin dışına itiyoruz oyuncuları. Futbolcular da hem kulüpten hem de ülkeden gitmek için daha fazla uğraşıyorlar." diye konuştu.

GÜİZA'YA AĞIR ELEŞTİRİ

Genç teknik adam, sarı - lacivertli kulübün oyuncusu Güiza hakkındaki soruları da yanıtlarken, "Güiza konusunda ufak toleranslar oldu ama takımda antrenman yapmayı seven, kendini geliştirmeyi seven ve kulüp aidiyetine sahip oyuncularla sonuna kadar devam etme amacındayım. Bunun içinde Güiza ne kadar yer alıyor veya yer almıyor bu başka bir taraf. Bu sıcakta antrenman yapıyor insanlar, bu insanlara saygı göstermek lazım. Kulüp, hem Güiza'ya karşı hem diğer oyunculara karşı yükümlülüklerini yerine getiriyor. Bu oyunculara öncelikle antrenman yapmaları için para ödeniyor zaten." diye konuştu.

Yıldızları değil, Fenerbahçe'nin yıldızını parlatmak gerektiğini belirten Kocaman, kombine kart satışlarıyla ilgili bir soru üzerine ise, "Öncelikli olarak söylenmesi gereken, esas marka Fenerbahçe'dir. Taraftarın esas görevi Fenerbahçe markasına sadakat ve hizmettir. Kombinelerin yıldız transferiyle alakası olmamalı bence. Yıldızlar, Fenerbahçe'yi de parlatacak yıldızlar olmalı. Fenerbahçe taraftarının, önce o stadyumda bulunan arma ve marka için oraya gelmeleri gerekiyor. Fenerbahçe'nin gücünü bir adım daha yukarıya çıkaracağız, ondan sonra taraftarın tepkisini ölçeceğiz. Bunlar olsa da, olmasa da taraftarımızın yapacağı şey orada olmak olmalı. Bu sadece forma için olmalı, demek istediğim bu." diye konuştu.

GENK MAÇINDAKİ GİBİ OYNAYAN KAZIM'A KAPIMIZ HEP AÇIK

Fenerbahçe'de yeni görev ve sorumluluklar aldığından beri, her kesimden kendisini gururlandıracak ölçüde destek gördüğünü belirten Aykut Kocaman, Kazım hakkında sorulan sorular karşısında ise, "Kazım'ın gönderilme kararını yönetimle beraber aldık geçen sene. Takımın bütünlüğünü korumak adına Roberto Carlos ve Kazım hamleleri yapıldı geçen sene. Biraz sıkıntılı bir dönemimiz vardı o zaman. Arka arkaya kötü sonuçlar alınmıştı. Biraz toparlanmamız gerekiyordu ve bu amaçla bir tasarrufta bulunuldu geçen sene. Kazım sözleşmeli oyuncularımızdan bir tanesi. Ona bir şans verildi. Ne kadar kullanacağına bakılacak. Bu Güiza için de, bütün oyuncular için de aynı. Durumu oyundan oyuna değerlendiriyoruz ama böyle yapmamak lazım. Dünkü Kazım gibi hareketli, koşan, istekli bir oyuncuya kapı her zaman açık." diye cevap verdi.

Medya mensuplarının takımdan gönderilecek isimleri sorması üzerine Aykut Kocaman, "Göndermeyi düşündüğümüz oyuncu ihtimalleri var.Çok değişken bir durum bu. Mesela Köln maçındaki Kazım'la Genk maçındaki Kazım'ın arasındaki fark ne kadar fazla değil mi? Bu kararı bir günde vermemek gerek yani. Çok zor bir soru bu. Bir şey söylediğim an bağlayıcı bir açıklama yapmış olurum. Bunu yapmak istemiyorum. Bazı düşüncelerim var ama bırakın bu içimizde kalsın. Fenerbahçe'nin ve benim kriterlerime uymayan oyuncularla yollarımızı ayıracağız. Yabancı-yerli diye ayırmak yanlış olur. Benim için sadece futbolcu vardır." dedi.

DAUM SORULARINA CEVAP VERMEK İSTEMEDİ

Eski teknik direktör Daum'un yaptığı açıklamalardan bir rahatsızlık duymadığını ve polemiğe girmek istemediğini belirten Kocaman, şöyle konuştu;

"Ben 25 tane oyuncuyla beraberim, bunlara yabancı-yerli, tecrübeli-genç diye ayırmadan bakacağım. Semih de performans gösterdiği sürece takımda olacak. Tersini düşünmeyeceğim: Çok uzun zamandan beri oturmuş bir tek forvet yapısı var. Bunu bir anda değiştirmek doğru değil ama bu değişimi yapacağım. Bu biraz da gözlemlerime dayanarak olacak. Süreç içerisinde bu dönüşüm olacak. Futbolcular da bana alışacaklar zamanla. Ben burada olduğum sürece bana alışmak zorundalar zaten. Ben böyleyim ve değişemem. Etraftan gelen sözlerle, yanlış sözlerle bir yere kadar gidebilirsiniz. Ben düşüncelerimi aktarmayı seven bir insanım. Açık olduğunuz sürece baştan acıtıcı olabiliyor ama sonra daha rahat konuşabiliyorsunuz. Değişmeyi de doğru bulmuyorum. Açık olmayı her zaman daha doğru buluyorum ben."

KÖLN MAÇINDAKİ DURUM KABUL EDİLEMEZDİ

Köln maçından sonra yaptığı açıklamaların sorulması üzerine ise Aykut Kocaman, "Ben kendi düşüncelerimi ilettim oyuncularıma Köln maçından sonra. Oyuncularımın düşüncelerine de önem veren bir insanım. Onların mesleklerine de değer veriyorum. O maçtan sonra kendi düşüncelerimi aktardım onlara. O an benim düşüncelerim daha önemliydi. Köln maçındaki durum normal ve kabul edilebilir bir durum değildi; özellikle ilk yarı.

Fenerbahçe'nin dinamiklerini biliyorum. Ben sonuçlara karşı hazırlıklı bir insanım. Başarısız sonuçlara da hazırlıklıyım ben. Sporda böyle şeyler oluyor, önemli olan ne kadar çaba harcadığınız. Özellikle ilk yarıdaki oyun kabul edilebilir değildi. Bazen istediklerinizi yapamayabilirsiniz ama bu kadar aciz bir oyun bize yakışan görüntü değildi. Çok maç kazanıp, kaybedeceğiz ama o görüntü normal değildi. Takımla da bunu paylaştım." diye konuştu.

ÖFKE, PERFORMANSI ARTIRIR AMA, EMRE DİKKATLİ OLMALI

Sarı - lacivertli ekibin başarılı oyuncusu Emre hakkındaki soruları da yanıtlayan ve değerlendirmeler yapan Kocaman, "Emre öfkeli bir oyuncu. Ancak zaman zaman öfke kontrolünü yitirebiliyor. Öfke önemli bir performans aracıdır; kontrol edilebildiği sürece. Konsantrasyon ve adale gücünü arttırır.'' diyerek şöyle konuştu;

''Oyunculardan en çok istediğim şeylerden biri budur. Oyunculara, 'Şunu yap, bunu yap' dersen yapamayabilirler ama önemli olan gayret göstermektir. Emre de bu gayreti gösteren bir oyuncu. Emre böyle olduğu sürece ben ona destek olacağım. Öfkesini kontrol etmesinde de yardımcı olacağım ona. Bu öfke hem kendisine hem de takıma zarar vermeye başlarsa, o zaman farklı bir şekilde konuşabiliriz kendisiyle, farklı uygulamalara da gidebiliriz.Öncelikli olarak, gayret göstermesi önemli Emre'nin. Emre'nin davranışı hoş değildi açıkçası. Bunu kendisi de biliyor. Emre'yle konuşmam da bunu gösteriyor. Emre'nin zaten başka bir tarzı olduğunu düşünürsem en başında söylediğim futbolcu biçimi konusuna dönerim. Benim yaşam tarzım bu değiştirmeyi de düşünmüyorum.Emre tarzındaki oyuncuların daha dikkatli olması lazım. Emre'nin tanılarının konulması için 4–5 günlük bir zaman gerekirdi burada. Batıda insanlar bir takım sıralamalara göre kontrolden geçiyorlar. Emre 2 haftadır bu sıkıntılarla yaşıyordu. Bu sıkıntılar büyümüştü son günlerde. O yüzden İstanbul'a gitti Emre, tedavisinin hızlanması için. Yazıldığı gibi bir durum yok. Tekrar söylüyorum gerçek bir gün ortaya çıkar. Tersi bir durum olursa ilerde bana söylersiniz doğrusunu."

Kaleci transferi konusundaki soruları da yanıtlayan Kocaman, "Volkan Demirel ülkemizin en iyi kalecisi, bütünüyle en iyi kalecisi.Arkasındaki oyuncular da değiştirmemiz gereken isimler değil, zihniyetler. Onların kaleye yakın olduklarını hissettirmemiz lazım. Dün Mert bu konuda bir alternatif olmaya yaklaştığını gösterdi. Eğer olmayacağını düşünürsek kaleci transferi tasarrufu olabilir. Planlarda da var, inkar etmeyelim onu. Ama Mert gibi kalede olduğunu gösteren bir oyuncu var.Bunu göstermesi çok önemli. Yerli opsiyonlarımız da var transferde yabancı opsiyonlarımız da var." diye konuştu.

TRANSFER, 2-3 GÜN İÇİNDE SONLANABİLİR

Yeniden transferin sorulması üzerine ise Aykut Kocaman, "Bir tane yabancı alacağımızı kesin olarak söylemiştim daha önce. Şu anda forvetin merkezi için son derece yoğun çabalarımız sürüyor. 2–3 gün içinde sonlanma ihtimali var. Özellikle ofansif anlamda derinlik katacak isimler arıyoruz. Stoch önemli şeyler gösteriyor bu konuda bize. Topla beraber öne doğru koşmasını seven bir oyuncuya karşı talebimiz var." dedi.

Fenerbahçe'nin artık yıldız üreten bir yapıda olması gerektiğini anlatan Aykut Kocaman, "Fenerbahçe artık takım içi yıldızların olduğu bir takım haline gelmek zorunda. Önümüzdeki 10 yıl içinde benimle veya bensiz bu yola gidecek Fenerbahçe. Son 10 yılda bu tip transferler anlaşılabilirdi ama bundan sonra dönüşüm olması gerekiyor. Öteki türlü olduğu zaman 2 adım ileri gidip, 1 adım geri gidiyorsunuz. Artık 2 adım ileri gittikten sonra soluklanıp, yine ileri gitmemiz gerekiyor. Fenerbahçe'nin bu potansiyele sahip olduğunu düşünüyorum. Ben de umarım bu dönüşümün içinde olurum." dedi.

HEM YARIŞACAĞIZ HEM DE DÖNÜŞECEĞİZ

Dünya futbolunun geldiği noktada basit top kayıplarının en aza indirilmesi gerektiğini belirten Aykut Kocaman, "Artık topu çok kolay kaybeden takımlar yok. En önemli kriter bu. Basit top kaybının azalması gerekiyor. Oyuncuların kullandıkları alanın biraz daha genişlemesi gerekiyor. Ana hatlarıyla söylüyorum ben tabi ki. Artık oyuncular sahanın bütün metrekarelerini kullanmalı.Bununla beraber süratin artması lazım. Fizik kalite çok arttı çünkü artık. Hızlı karar vermek ve hızlı hareket etmek çok önemli. Bunlar olmadığı zaman 2 ileri 1 geri hale gidiyorsunuz. Bu geçiş başka türlü olmaz. Biz hem Avrupa'da hem de Türkiye'de son ana kadar başarılı olmak için yarışacağız ve aynı anda bu dönüşümü yapacağız. Hem yarışacağız hem de dönüşüm yapacağız. Zaman istediğim falan anlaşılmasın bu sözlerden sakın." diye konuştu.

Basında sürekli yer ayrılan Krasic transferi hakkındaki soruları da yanıtlayan Kocaman, "Krasic'in, 'Türkiye'ye gelmek istemiyorum' sözü kesinlikle deminki tarifimin içinde kalıyor. Fenerbahçe10-15 yıl sonra, Dünyanın 1. sınıf kulüplerinden bir olma yolunda gidiyor. İlk 10 kulüp arasına gidiyor. Bazı oyuncuların buraya gelme durumlarını yaratmamız gerekiyor. İsmi geçen oyuncu gelmek istemiyorsa, birkaç kez daha söylenir, hala istemiyorsa da vazgeçilir. Çünkü o şekilde getirilen bir oyuncuya karşı sonrasında tavizkar olmak gerekiyor. Öyle olunca da oyuncular çok kolay kararlar veriyor. Oyuncular bu kadar yüksek paralar alıyorken bu kadar kolay kararlar verilmemeli. Güiza için de bu durum geçerli, Krasic için de. Güiza konusunu hem sayın başkan hem de yönetim kurulu değerlendirecektir." diye konuştu.

LUGANO BAŞKA BİR TAKIMA GİTMEK İSTEMİYOR

Sarı - lacivertli ekibin Uruguaylı oyuncusu Lugano'nun Young Boys ile oynanacak rövanş maçından önce takımla birlikte çalışmalara başlayacağını belirten Aykut Kocaman, "Young Boys'un bir maçını izledik. Kasetleri de elimizde ikişer kez izledik. Bir maçını daha izleyeceğiz. Young Boys, kağıt üzerindeki hale göre çok daha dişli bir takım olarak görünüyor. Diri ve disiplinli bir takım olarak görünüyorlar. Eleyeceğimiz konusunda şüphelenmiyorum tabi ki ama kolay olmayacak. Şu an var olan oyuncularımız bizim için en değerli oyuncularımız. Lugano ilk maç yok ama rövanşa yetişecek. Oynar, oynamaz ayrı konu ama rövanşa yetişecek. Lugano'nun başka takıma gitme gibi bir isteği yok. Sözleşmesini biliyorsunuz ama. Tekrar söylemeye gerek yok. Yarın bu sözleşmeyi kullanmaya karar verirse ayrı konu. Ama bugün için böyle bir durum asla yok." dedi.

Son olarak yarın oynanacak Galatasaray maçına değinen Aykut Kocaman, "Galatasaray maçı; her iki takım için de riskli bir maç açıkçası. Böyle bir maç iki takım için de önemli. Yurt dışındaki vatandaşlarımız için önemli bir fırsat bu takımları izlemek için. Hem Galatasaray hem de bizim için önemli bir prova olacak Avrupa kupası maçlarından önce. En büyük dileğim maçın dostluk havası içinde geçmesi." dedi.

Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile