Ayşe Bebek Hayata Uçtu

Uçak ambulansla kısa sürede İzmir`e getirilen bebek organ nakliile hayata tutundu. Ankara`da yarık damak düzeltme ameliyatı geçirdikten üç gün sonra taburcu edilip aynı gün kötüleşerek geri getirildiği hastanede `toksik hepatit` tanısı koyulan 15 aylık Ayşe Abalı, hava ambulansıyla hayata `uçuruldu` Komaya giren bebek hava ambulansıyla getirildiği İzmir`de Kent Hastanesi`nde saatler içinde karaciğer nakline alındı, baba Tahsin Abalı kızına can oldu. Yaşananları kabullenemeyen anne Filiz Adalı, “Kızım ilgisizlik kurbanı” derken, Doç. Dr. Murat Kılıç, “Milyonda bir olan ilaç reksiyonu. Bu bebekte kötünün kötüsü olmuş. Uçak ambulansla bize kısa sürede ulaştırılması hayatını kurtardı” dedi. HAVA AMBULANSI İKİNCİ HAYATIN KAPILARINI AÇTI Marmaris`te turizm işiyle uğraşan, 10 yaşında Elmas İrem adlı bir kızları da bulunan Filiz Abalı (30) ile Tahsin Abalı`nın (42) 15 aylık küçük kızları Ayşe yarık damaklı olarak dünyaya geldi. Sekonder tipteki yarık damağı düzeltme operasyonu için hastane ve hekim araştırması yapan Abalı çifti, tercihini Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi`nden yana kullandı. Abalı çifti, 1 Kasım`a ameliyat randevusu aldığı hastaneye bir gün önce yatış yaptı. Ameliyat başarılı geçti ancak minik Ayşe ameliyatın üçüncü günü taburcu olduktan birkaç saat sonra kötüleşti. Ayşe bebeğe akut hepatit tanısı koyuldu, acil karaciğer nakli kararı verildi. Bunun üzerine talihsiz bebek, Sağlık Bakanlığı`nın uçak ambulansıyla İzmir`e Kent Hastanesi`ne sevk edildi. Minik Ayşe`ye babası Tahsin Abalı`dan alınan karaciğer parçası Doç. Dr. Murat Kılıç başkanlığında, Prof. Dr. Mehmet Alper, Doç. Dr. Murat Zeytunlu`dan oluşan ekip tarafından nakledildi. YARIK DAMAK DIŞINDA SAĞLIKLI BİR BEBEKTİ Hastanedeyken normal bulunan kusmaları artıp bilinç kaybı başlayan kızlarını taburcu olduktan bir iki saat sonra yine Hacettepe Üniversitesi Hastanesi`ne götürüp bu kezacil servise başvurduklarını belirten anne Adalı, kızının ihmal kurbanı olduğunu öne sürdü. Ayşe`nin ameliyattan çıktıktan sonra herhangi bir sorunun olmadığını, sakin sakin uyuduğunu belirten anne Adalı, şöyle konuştu:“Birinci günün gecesinde Ayşe`nin uyku hali daha fazlaydı. İlaçlardandır, diyorduk. Yanımızda dağa ağır bir vaka vardı. O çocuk ağlıyor benim kızım uyuyordu. Ayşe uslu, uyuyor diyorlardı. Ayşe kustuğunda da hemşireler normal diyordu. Ayşe`nin şekeri 60-65`e düştüğünde hemşireler sürekli şeker verip Ayşe`nin şekerini yükselttiler, ama neden olduğunu söylemedikleri gibi bir tahlil de yaptırmadılar. Çocuk doktoru görecek mi, diye sorduğumda gerek olmadığını söylediler. Ben kızımdaki tuhaflığı seziyordum. Teşekkür için ameliyatı yapan profesöre gittim, çocuğumun iyi olmadığını söyledim. Bir gece daha kalsın, dedi ama taburcu işlemlerimiz yapılmıştı. Çıktık, eve gideli bir saat olmamıştı soluğu aynı hastanenin acilinde aldık. Kızım yemek yiyemiyor, ağzındaki lokmayı yutamıyordu, şuuru gitmeye başlamış, gözleri sararmıştı. Acilde doktor bana açıklama yapamadı, gözlerini kaçırdı hep. Bir hepatit lafı duydum, inşallah atlatır dendi. Ben kusuyor, iyi değil dediğimde keşke ne olduğunu anlamaya çalışsalardı. Keşke birazcık yüzü gülseydi hemşirelerin, keşke kendimi biraz daha ifade edebilseydim. İlaçtan diyorlar da, ameliyatta mı ameliyattan sonra verilenler mi, neden olduğunu bilemeyiz diyorlar. Ben kızımı Hacettepe`ye sapasağlam götürmüştüm. Şimdi ömür boyu ilaç kullanmaya mahkum bir bebek, kurtulduğuna şükretmem isteniyor. Elbette kızım hayatta, bu önemli ama artık hiçbir şey eskisi gibi değil, hiçbir şeyin tadı yok.Öte yandan İzmir Kent Hastanesi karaciğer nakil Grubu Sorumlusu Doç. Dr. Murat Kılıç, ilaçların toksik etkilerinin karaciğer yetmezliğine yol açtığını, ancak bunu önceden anlamanın mümkün olmadığını belirterek şunları söyledi: “Bu bebekte ameliyattan birkaç gün sonra toksik hepatit dediğimiz olay gelişmiş. Doğal vitaminler ve bazı doğal bitkisel ekstreler dışındaki bütün ilaçlar bunu yapabiliyor. Bu durumda hangi ilaç yaptı bilemeyiz. Ağrı kesici, antibiyotik de var anestezi ilaçları da var. Bu gruplardan biri yaptı. Sıklıkla bu toksik hepatitler kendi kendine düzeliyor. Karaciğeri destekleyici tedaviyle yüzde 90-95 iyileşiyor. Ama bir grupta çok ciddi derecede karaciğer yetmezliği yapıyor. Bu akut karaciğer yetmezliği dediğimiz durum. Bu bebeği de 3-4 gün içinde komaya kadar götürmüş. Milyonda bir olan ilaç reaksiyonu. Bu bebekte de kötünün en kötüsü olmuş. Hacettepe acil nakil kararıyla hastayı bize gönderdi. Hava ambulansıyla bize sabah ulaştırılan bebek akşam komaya girdi. Hemen nakle aldık. Akut karaciğer yetmezlikleri çok tehlikeli. Hasta saatler ya da günler içinde nakil olmazsa kaybedilir. Kronikler gibi bekleme şansı yok. Zehirli mantarlar ya da şeker diye yenilen çatapatlar da toksik hepatite yol açıyor. Hızla nakil merkezine ulaştırılıp canlı vericisi varsa kurtarılabiliyor"