'Bağımsız Olmak İstiyorsak Savunma Sanayimizi Oluşturmamız Lazım'

Milli Savunma Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Afyoncu: 'Eğer biz gerçek manada bağımsız olmak istiyorsak, kendi savunma sanayimizi oluşturmamız lazım, bugünkü gelişmeleri daha da iletiye taşımamız lazım. Bu şekilde kimseye muhtaç olmadan, çevremizdeki mazlum milletlere de bir ışık olacağımızın da inancındayım' 'Unutmamamız gereken şey şu; kendi silahını üretemeyen hiçbir ülke başarılı olamamıştır. Dün de geçerliydi, bugün de geçerli. Türkiye harp sanayisinde belli kademelere ulaştığı için Fırat Kalkanı ve Afrin operasyonunu yapmıştır'

Milli Savunma Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erhan Afyoncu, "Eğer biz gerçek manada bağımsız olmak istiyorsak, kendi savunma sanayimizi oluşturmamız lazım, bugünkü gelişmeleri daha da iletiye taşımamız lazım. Bu şekilde kimseye muhtaç olmadan, çevremizdeki mazlum milletlere de bir ışık olacağımızın da inancındayım." dedi.

Lütfi Kırdar Kongre Merkezi'nde gerçekleştirilen Genç Türkiye Zirvesi'nde kapsamında düzenlenen "İstiklal ve istikbalin yol haritası: Milli Savunma" oturumunda konuşan Afyoncu, Osmanlı tarihi anlatılırken arka plana bakılmadan sadece savaşlardan bahsedildiğini söyledi.

Osmanlı İmparatorluğu'nun 19. yüzyılın ikinci yarısına kadar çok ciddi bir harp sanayisine sahip olduğunu anlatan Afyoncu, "10 milyon kilometrekareye ulaşan bir imparatorluk. Bu, harp sanayi olmadan 6 asır yaşaması mümkün olmayan bir imparatorluk. Günümüzde diyorlar ya 'tüfek yapamıyorlar.' Öyle değil. Osmanlı’nın Avrupa’dan üstün olmasını sağlayan en önemli şeylerden birsi profesyonel ordu idi. İki, profesyonel ordusunu destekleyecek bir harp sanayisini geliştirmiştir. Osmanlı, profesyonel ordu sayesinde Avrupa’ya karşı büyük bir üstünlük sağladı. Avrupa’da ancak 17. yüzyıldan itibaren profesyonel ordu ortaya çıkmıştır." ifadelerini kullandı.

- Türkiye harp sanayisinde geliştiği için Fırat Kalkanı ve Afrin operasyonunu yapmıştır"

Prof. Dr. Afyoncu, Osmanlı tarihi anlatılırken silah sanayisi yönüne pek vurgu yapılmadığına dikkati çekerek, şöyle konuştu:

"Unutmamamız gereken şey şu; kendi silahını üretemeyen hiçbir ülke başarılı olamamıştır. Dün de geçerliydi, bugün de geçerli. Bir devletin tarih sahnesinde hem var olabilmesi hem de önemli rol oynayabilmesi için en başta gelen şart kendi silah sanayisini oluşturmasıdır Osmanlılar bunu başardıkları için tarihe damgalarını vurmuşlardır. Türkiye harp sanayisinde belli kademelere ulaştığı için Fırat Kalkanı ve Afrin operasyonunu yapmıştır."

Dünyada okutulan tarihin Batı eksenli olduğunu vurgulayan Afyoncu, "Batı, kendi görüş açısıyla yazdı. Buna, İş Bankası Yayınlarında çıkan bir kitapta Batılı yazar şöyle diyor, ‘Tarih hırsızlığı.’ Dünyadaki diğer yerlerindeki gelişmeleri dikkate almayıp, kendi eksenine göre yazma." dedi.

Türkiye'nin tarihsel süreci içinde savunma sanayisi konusunu anlatan Afyoncu, sözlerini şöyle tamamladı:

"70’li yıllarda Türkiye, Kıbrıs Savaşı sırasında silah ambargosundan sonra kendi harp sanayisine başladı. Daha sonra bu aksadı. Fakat 2000’li yıllardan sonra Türkiye, kendi silah ve mühimmatını üretmesiyle -en ufak bir ambargoda zor durumda kalacağını gördü- yavaş yavaş savunma sanayimizi oluşturmaya ve bu silahları kullanacak insanları eğitmeye başladık. Eğer biz gerçek manada bağımsız olmak istiyorsak, kendi savunma sanayimizi oluşturmamız lazım, bugünkü gelişmeleri daha da ileriye taşımamız lazım. Bu şekilde kimseye muhtaç olmadan, çevremizdeki mazlum milletlere de bir ışık olacağımızın da inancındayım."

Konuşma sonrasında Hasan Kalyoncu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Tamer Yılmaz, Afyoncu’ya plaket takdim etti.
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile