Bağış, The Economist dergisine yönelik yazılı açıklamasında, derginin yine bir münasebetsizlik yaptığını kaydederek, "Fotoshoplu bir fotoğraf, bir sürü abartı ve uzun bir talep listesi. Acaba bu dergi en son ne zaman Türkiye'ye ve demokratik biçimde seçilmiş hükümetine bir şeyler dikte etmeye kalkmıştı ve acaba ne zaman bu kadar çok 'yapmalı/yapmamalı' fiilleriyle dolu bir yazı yazmıştı?" ifadesini kullandı.
Türk hükümetinin sadece kendi vatandaşlarına hesap vereceğini vurgulayan Bağış, şunları belirtti:
"Başmakale adı altına gizlenmiş tehdit ve ültimatomları kabul edemeyiz. 2011 seçimlerinde Türk halkını CHP'ye oy vermeye çağıran bu dergi değil miydi? O seçimin sonuçlarını hatırlatayım: AK Parti yüzde 50, CHP yüzde 25,9. The Economist editörlerinin vizyon ve anlayışında kesin bir sıkıntı var ve galiba bu derginin Türkiye'de okunmak için daha fazla çalışması gerekiyor. Bu dergi, demokratik biçimde seçilmiş Başbakanımızı da karalamaya çalışmaktadır. Ağustos 2011'de İngiltere'de yaşanan Blackberry Ayaklanması'ndan da The Economist bu kadar keyif aldı mı, merak ediyorum."
-"Hala yüzde 100'ün hükümetiyiz"-
Başbakan Erdoğan ve AK Parti'nin art arda üç genel seçim kazandığına ve oy oranının yüzde 50'nin üzerinde olduğuna işaret eden Bağış, yaratılan kargaşanın, terörün ve dış destekli propagandacıların sayesinde bu oranın artık yüzde 60'ın üzerine çıkacağına inandığını kaydetti.
Bağış, "Biz hala yüzde 100'ün hükümetiyiz. Başbakanımız, batı yarıkürenin en başarılı siyasi liderlerinden biridir. Türkiye'de 10 yıldan bu yana ekonomik büyümeyi sağlamış ve ülkenin uluslararası profilini bölgesel bir güç olarak yükseltmiştir" değerlendirmesinde bulundu.
Türkiye'nin ikinci sınıf bir demokrasi olmadığının altını çizen AB Bakanı Bağış, "İyi niyetli bir çevreci protesto dünyanın neresinde ve ne zaman bir terör olayına dönüştürülebilir? Ve hangi hükümet buna izin verir?" sorusunu yöneltti.
"Hükümetimize karşı yapılan suçlamalar dayanaksızdır. 'Otoriter' ifadesi bir iftiradır" diyen Bağış, alkol yasasının, alkollü içeceklerin satışı ve reklamıyla ilgili bir düzenleme olduğunu, Türkiye'nin alkol yasası ile İngiltere'deki ilgili düzenlemeler karşılaştırıldığında şaşırtıcı benzerlikler görüleceğini ifade etti.
-"Fotoğraf oyunuyla neyi ima etmeye çalışıyor?"-
The Economist'in kapağına taşıdığı padişah portresine de değinen Bağış, şunları kaydetti:
"The Economist'in padişah portresini istismar etmesi ise zavallı ve cahilce bir eylemdir, hatta inceden inceye ima edilen ve haddi aşan bir tehdittir. O fotoğrafta yer alan portrenin aslı III. Selim'e aittir. Sultan Selim, yozlaşmış ve asi yeniçeri ordusunu lağveden reformcu bir padişahtır. Yeniçerinin yerini alacak modern bir ordu oluşturmaya çalışırken, yeniçeri ayaklanmış ve saraydaki bazı hain siyasetçilerin de katkısıyla Sultan Selim maalesef katledilmiştir. The Economist dergisi başbakanımıza yönelik bu basit fotoğraf oyunuyla neyi ima etmeye çalışıyor?
Bu vesileyle, Sultan Selim'i rahmetle anar, The Economist'in seçtiği bu portrenin sadece Türkiye hakkındaki genel cehaletinin bir yansıması olduğunu umarım."
Bağış'tan The Economist'e Yönelik Açıklama
ANKARA - AB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, The Economist dergisinin başmakale adı altına gizlenmiş "tehdit ve ültimatomlarının" kabul edilemeyeceğini belirterek, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ı karalamaya çalışan derginin, padişah portresini istismar etmesini "zavallı ve cahilce" bir eylem olarak niteledi.