Bahçeli: 12 Haziran’Da Silahları Bırakıp Sandığı Oy Vermeye Mi Geliyorlar?

Bahçeli: 12 Haziran’Da Silahları Bırakıp Sandığı Oy Vermeye Mi Geliyorlar?

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, “Kandil‘den Türkiye‘ye bir grup eli silahlı terörist geliyor. Bunlar acaba 12 Haziran‘da silahları bırakıp sandığı oy vermeye mi geliyorlar?” dedi.

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, “Kandil‘den Türkiye‘ye bir grup eli silahlı terörist geliyor. Bunlar acaba 12 Haziran‘da silahları bırakıp sandığı oy vermeye mi geliyorlar?” dedi.

Bahçeli, partisinin Kastamonu‘da Nasrullah Meydanı‘nda düzenlediği mitinge katıldı.

Hükümeti sert bir dille eleştiren Bahçeli, göçün en önemli göstergesinin işsizlik olduğunu kaydetti. Her mitingde yaptığı gibi Hilal Kart uygulamasını anlatan Bahçeli, 12 Haziran seçimlerinin ülke adına önemli bir dönüm noktası olacağını ifade etti. 9 yıldır iktidar olan Adalet ve Kalkınma Partisi‘ni Türkiye‘nin sorunlarını çözmek yerine kriz üretmekle suçlayan Behçeli, Başbakan’ın durmak yok yola devam sözüne atıf yaparak, “Türkiye’nin hali ortada nasıl olur da 3. dönem için oy istersin?” diye sordu. Başbakan Erdoğan’ın ortaya koyduğu mutlu Türkiye tablosunun gerçeklerle örtüşmediğini ifade eden Bahçeli, “Kastamonu’nun nezaketiyle biraz kenara çekil, dinlen veya çiftçilerin sözüyle ‘nadasa’ alıyoruz seni denilmesi lazım.” ifadelerini kullandı.

Türkiye’de boşanma oranlarının her geçen gün arttığına dikkat çeken Bahçeli, sığınma evlerinde yer bulamayan genç kadınların sokaklara terk edildiğini, ölümle sonuçlanan kadın cinayetlerinin ardından çocukların kimsesiz olarak ortada kaldığını söyledi. Bahçeli, “İşte böyle bir Türkiye tablosu varken, Sayın Başbakan’ın meydanlarda, televizyonlarda söylediklerine ne kadar inanabiliriz?” diye konuştu.

"YOKSULLUK VE İŞSİZLİKTEN BAHSETMİYOR"

Başbakan Erdoğan’ın hiçbir konuşmasında yoksulluk ve işsizlik gibi konulara değinmediğini belirten Bahçeli, şöyle konuştu: “Sayın Başbakan bir çılgın proje sevdasına kapılmış Trakya’yı kanallara ayırıyor, İstanbul’a iki şehir daha kuruyor. Bir bakıyorsun gazetelerde Trakya bölgesinde yeni açılan dükkanların üstündeki levha emlakçılar oluyor. Şimdiden kurulmuş emlakçı dükkanları var. Arsalardaki fiyat artışıyla yeni rant peşinde koşan insanlar var. Ama maalesef Türkiye bu sıkıntılar içinde.”

Bahçeli, bölücü terör azmış durumda olduğunu belirterek, şöyle konuştu: “Doğu ve Güneydoğu’da olaylar hız kazanmıştır. Olayların ne şekilde istismar edildiği konusu bugün için televizyonlarda utanç verici bir tartışma haline dönüşmüştür. Hiç kimse demiyor ki, Kandil’den Türkiye’ye bir grup eli silahlı terörist geliyor. Bunlar acaba 12 Haziran’da silahları bırakıp sandığa oy vermeye mi geliyorlar? Güvenlik güçleri büyük faciayı, tehlikeyi önleyebilmesi için bunlarla çatışmaya girdiğinde Mehmetçik ölürken hiç sesiniz çıkmayacak, terörist olduğu zaman Türkiye’yi yakacaksınız. Böyle bir şey olabilir mi? Son günlerde polis kardeşlerimize yönelişler arttı. Hakkari’ye, Şemdinli’ye bakıyorsunuz her gün olay yaşanıyor. Vali yok, kaymakam yok. Başbakan kayıtsız, Cumhurbaşkanı vurdum duymaz. İyi şeyler olacak sözüyle hem milleti hem kendini kandırıyor. Ama polis yalnız kalmış, kamu düzenini savunmaya çalıyor.”

"ÜÇÜNCÜ DÖNEMİ İSTİYOR AMA ÜLKENİN DURUMU ORTADA"

Seçimlerin milletin kaderinin belirleneceği an olacağını, değişik siyasi partilerde bulunanların ve vatandaşların kendilerinin geleceğini belirlerken çok hassas olması gerektiğini anlatan Bahçeli, şunları kaydetti: “Türkiye bir yol kavşağındadır. Buradaki temel tercihler önümüzdeki yılları işaret edecektir. 9 yıldan bu yana ülkeyi yöneten Adalet ve Kalkınma Partisi‘nin bugüne kadar uygulamaları doğrultusunda halen memnuniyet ifade ederek Recep Tayyip Erdoğan ile üçüncü dönemi yaşamak istiyorsanız ve millet olarak tercih koyacaksanız demokratik hak olarak saygı duyulacak tercih olabilir. Ancak, üçüncü dönemde Türkiye’nin nasıl bir ortama sürükleneceğini kestiremeden bu tercihi yapıyorsanız, üçüncü dönemde aynı yanlışların devam etmesi halinde karşı karşıya kalabileceğimiz sorunlar içerisinde vebalimiz çok yüksek olur. Onun için yeni iktidarın doğuşuna ihtiyaç olduğunu, ülkemizin nefes alması gerektiğini iyi düşünmeliyiz ve seçimlere bu anlayışla girmeliyiz, mutlaka da yüksek bir katılım oranıyla bu seçimleri gerçekleştirmeliyiz. Ne kadar yüksek katılımla seçim sonuçlanırsa sonuçları itibarıyla ilgili tartışma o kadar azalmış olur. Milletin yüksek katılımıyla ortaya koyduğu irade herkesin saygı duyması gereken iradedir.”

"6 MİLYONA YAKIN İŞSİZİMİZ VAR"

Bahçeli, birçok araştırma yapıldığını, sorulardan birisinin de ‘Size göre Türkiye’nin öncelikli sorunları nelerdir?‘ olduğuna işaret ederek, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Bu araştırmalarda, sorunlar sıralaması ortaya çıkarılıyor. Buna baktığımızda birinci sorunun işsizlik, ikincisinin yoksulluk, üçüncüsünün yolsuzluk ve dördüncüsünün de asayişsiz olduğu sıralanıyor. Bu tespitler halk arasında yapılan araştırmaların sonucu, ama bir de sanal bir Türkiye var. Yandaş medyanın beslemeli konuşmacılarıyla oluşmuş medya dünyası Türkiye’yi çok mutlu, huzurlu, bütün sorunlarını aşmış ülke olarak anlatıyor. 9 yılı başarıların başarısı göstermek suretiyle üçüncü döneme talip olduğunu görüyoruz. Gerçek bu mudur? Televizyonlarda sunulan Türkiye mi gerçek yoksa Bartın’da yaşayan vatandaşlarımın yaşantısı mı gerçek? Bunu iyi ayırt etmeliyiz. Bugün için 6 milyona yakın işsizimiz var. Türkiye’nin bu temel sorunu bugün için değil, yıllardır devam ediyor. Ancak 9 yıl hiç kesintisiz iktidar olan ve Meclis‘te yüksek çoğunluğu bulunan iktidar tarafından bu dönemde işsizlik daha da artarak sürdürülüyor, tehlike buradadır. Geçmiş dönemde ülke koalisyonlarla yönetiliyordu, uzun ömürlü olmuyordu, programlar yarıda kesiliyordu. Türkiye’de istikrarsızlık ortamında kalkınma mücadelesi veriliyordu. Ama siyasi istikrar 2002’den itibaren tek başına partinin iktidarıyla devam ediyor. Meclis‘te 330’un üzerinde milletvekili var. Çıkartamayacağı yasa, alamayacağı karar yoktur.”

"TELEVİZYONLARDAKİ PALAVRALARA İNANMAYIN"

İşsizliğin beraberinde yoksulluğu da getirdiğini ifade eden Bahçeli, “Gerçekçi olmak lazım, televizyonlardaki palavra Türkiye’ye aldırış etmemek gerekli. Yuvası yıkılan, boşananların sayısı ile kadına şiddet, suç, gasp, cinayetler artıyor. Bir bakıyorsunuz gazetelerin ilk sayfasında, televizyonlarda sabahtan akşama kadar bir cinayet olayı saatlerce gösterilerek anlatılıyor. Toplumsal bunalım derinleşiyor. Türkiye‘de huzur kalmadı, ülke gittikçe kaosa sürükleniyor ve kutuplaşıyor.” dedi.

    Ülkede yolsuzluğun arttığını öne süren Bahçeli, şöyle devam etti: “Adalet ve Kalkınma Partisi‘nin milletvekili, bakanı ya da partinin üst yöneticisi olduysanız siz ve çocuklarınız ya da yakınlarınız, servetinin üzerine servet katıyor. Ancak AKP’ye oy vermiş bir Allah’ın kulu, vatandaşlarımız ise yoksulluğa terk ediliyor. Türkiye’de her şey bölünüyor. Toplumsal doku sarsılarak, milli kimlik tartışmalarıyla milletimiz parçalanıyor. Bölücü faaliyetlerle vatan topraklarımız ayrıştırılıyor. Öte yandan bir tarafta rant ekonomisi, bir tarafta sadaka ekonomisi... Yolsuzluklarla, iş bitiriciliklerle yeni yeni çılgın projelerle varlıklarına varlığın hesabı yapılıyor, öbür tarafta ise çaresizliğe terk edilmiş milyonlar bulunuyor. Bu iki ayrışma, gelir dağılımındaki adaletsizlikle körükleniyor. Bir ülkede gelir dağılımı olarak iki uçta 8 kat fark varsa sosyal kargaşanın eşiğindesiniz demektir.”

HİLAL KART PROJESİ

MHP Genel Başkanı Bahçeli, yoksulluğu çözmek yerine paket uygulamasıyla istismar edildiğini iddia ederek, “Paketler bayramdan bayrama seçimden seçime uygulamaya konuluyor. Yoksulun iradesi paketle kontrol altına alınmak mecburiyetinde kalınıyor ve iktidara oy vermeye mahkum bırakılıyor. İleri demokrasi, özgürlük yok, iktidara bağımlı paketlerle iktidara oy vermeye mahkum vatandaşlar var. Bu paket olayına son vermek lazım. Bundan evvel paketle oy avcılığı yapanları iktidardan uzaklaştırmak gerekli. Gidişat iyi değil. Paket gözleyerek Adalet ve Kalkınma Partisi’nin yöneticilerine mahkum olmayın. Bu paket sizin hakkınız, alın paketi vurun tokadı bunlara gitsinler. Paket alışkanlık haline gelirse durdurmak lazım. Bunun için çözümü düşündük. Bir Hilal Kart projesiyle huzurunuza çıkacağız. Bu harcama kartıdır, banka kredi kartı gibi değildir. Bir sosyal dayanışma projesidir.” diye konuştu.

18 MİLYON İNSANIMIZ YOKSUL

Açlık ve yoksulluk sınırı altında kalan 18 milyon insan olduğunu vurgulayan Bahçeli, “Bu insanlar bugün için namerde muhtaç hale düşmüştür. Emekli de olmuş olsa da geçinemiyor. Paranız bankaya yatırılacak ve Hilal Kart cebinizde olacak. Paket geldiğinde içinden çıkanı bilmiyorsunuz, bu dönem kapanacak. Aileniz neyi istiyorsa sabah evden çıkarken onu akşam getirmenin gururuyla hareket edeceksiniz.” dedi. Bahçeli, emeklilerin ve ev kadınların durumlarının da önem taşıdığını, emeklilerin acil ihtiyaçları ve kış hazırlığı gibi unsurlar için 13. maaş uygulamasını hayata geçireceklerini söyledi.

    MHP lideri Devlet Bahçeli konuşmasının ardından milletvekili adayları ile halkı selamladı. Bahçeli’ye ayrıca Kastamonuspor kaşkolu hediye edildi.
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile