Bahçeli: Alan’In Adaylığını Eleştirenler Milletvekili Seçilip Tbmm’Ye Gelenlere Baksın

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Ergenekon sanığı Engin Alan’ı milletvekili adayı göstermelerinin eleştirilmesine, “Cezaevinde yatan birinin milletvekili seçilip TBMM’ye gelişine hiç bir hassasiyeti olmayanların, şimdi özellikle Türkiye’nin gündemine bunu taşımalarını da anlamlandırmak çok zordur.” dedi.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, iki günlük Bursa gezisi kapsamında basının karşısına çıktı. Gönlü Ferah Otel‘de düzenlenen basın toplantısında, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunan Devlet Bahçeli, gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Bahçeli, bir gazetecinin, ‘Engin Alan dışında başka Ergenekon sanıklarını milletvekili adayı olarak gösterme gibi bir düşünceleri olup olmadığına’ yönelik sorusuna; “Bizim böyle bir düşüncemiz bulunmamaktadır. Engin Alan bey, MHP’ye üye olmuştur. Partimizin mensubudur. Henüz yargı sonuçları belli olmamıştır. Böyle bir soruşturma içinde, Balyoz harekatı kapsamı içinde tutuklanma kararına muhatap olarak şu an Silivri’de bulunmaktadır. Adaylık için müracaatını yapmıştır. MHP de adaylığını kabul etmiştir. Seçimlere de böylelikle katılacaktır.” dedi.

Bunu genişleterek, bazı tartışmalar ve eklemeler yapmanın ülkeye bir faydasının olmadığını savunan Bahçeli, “Bu nereden başlamıştır, bunu düşünmek lazım. Cezaevinde yatan birinin milletvekili olarak müracaatı yapıldıktan sonra seçilip TBMM’ye geliş sırasında hiç bir hassasiyeti olmayanların şimdi özellikle Türkiye’nin gündemine bunu taşımalarını da anlamlandırmak çok zordur.” şeklinde devam etti. Devlet Bahçeli, şöyle devam etti: “Eğen bu bir çıkış yolu olarak aranıyorsa, o zaman yargıya temel teşkil eden soruşturmalarda kara lekeler olduğu, kaygı ve endişenin yaygınlaştığı, bir haksızlığın bulunduğu, bunu aşmak için de böyle bir yola başvurulduğu görülmektedir.”

Gerektiği takdirde dokunulmazlıkların kaldırılması için her türle desteği vereceklerinin altını çizen Bahçeli, “Kim nasıl yapacaksa yapsın, MHP, TBMM’ye yeter sayıda bir güçle geldiğinde, dokunulmazlığın kaldırılması partimizin temel prensipleri arasındadır. Bunun için ister Silivri’de olsun, ister bir başka yerde olsun. İsterse hala TBMM’de olsun, isterse Türkiye Hükümetini yöneten kişiler olsun. Eğer bunların TBMM’ye geldiğinde haklarındaki davalar gereği bir dokunulmazlığın kaldırılması tezkeresi varsa, MHP’nin yeter sayısında bu dokunulmazlığın kaldırılması ile kimilerinin yargıya, kimilerinin de yüce divana gitmesi mukadderdir.” şeklinde cevapladı.

“ALAYINA TALİBİZ”

Gençler ve kadınlara olduğu gibi siyasi birikimi olan herkese kapılarının açık olduğunun altını çizen Devlet Bahçeli, seçimlerde ‘baraj altında kalacaklar’ söylentilerine ise, “85 gün daha sabredin derim” şeklinde cevap verdi. Devlet Bahçeli, ’Bursa’dan kaç milletvekili bekliyorsunuz?’ şeklindeki soruya ise “Bizim Adana tabiri ile alayına talibim.” şeklinde karşılık verdi.

“MHP OLARAK NÜKLEER ENERJİDEN YANAYIZ”

Milliyetçi Hareket Partisi olarak nükleer enerji santrallerinden yana olduklarının altını çizen Devlet Bahçeli, “Gelişen, büyüyen 21. yüzyılda lider ülke olmayı hedefleyen, onun için sanayileşmesini sağlamak amacını taşıyan bir ülke olarak nükleer enerjiye ihtiyaç vardır.” dedi.

Bir takım ülkelerde eksik uygulamalar olduğu gibi, eski teknolojiler kullanmış olabileceğine değinen Bahçeli, “Ama gelişmiş bir çok ülkede nükleer enerji santralleri vardır. Özellikle Fransa’da, Almanya’da bunun sayısı da oldukça yüksektir. Oralarda hiçbirinin nükleer santrallerini kapatma gibi bir düşüncesi yoktur. Ama gelişmekte olan hangi ülke varsa, enerjiye ihtiyaç duyan hangi ülke var ise ya orası kara bir propaganda ile zihinler karıştırılıyor, ya da koalisyon kuvvetleri ile işgal edilerek enerji santrallerine enerji kaynaklarına el konuluyor.” şeklinde konuştu.

Türkiye’nin bu oyuna gelmemesi uyarısında bulunan MHP Lideri Devlet Bahçeli, sözlerini şöyle tamamladı: “Bu oyunu Türkiye görmelidir. Onlarda akıl var, gerekli tedbirleri Fransa, Almanya alıyor da Türkiye’de akıl yok mu yani. O da gerekli tedbirleri alır. En son teknolojiyi getirir, bunu dünyada kim iyi biliyorsa ondan yararlanır, ama Türkiye’nin ihtiyaç duyduğu enerjiyi karşılamak durumundadır.”