Bahçeli grupta yaptığı konuşmada, MHP İstanbul Milletvekili Engin Alan ve CHP‘nin tutuklu milletvekillerinin durumunun ‘‘siyasallaşan yargının hazin ve ibretlik bir sonucu‘‘ olduğunu savundu.
Meclisteki boykot eylemlerini de değerlendiren Bahçeli, sözlerini şöyle sürdürdü:
‘‘Hiçbir gerekçe, Meclis‘in boykot edilmesine ve milletvekili yeminine aykırı hareket edilmesine mazeret teşkil etmeyecektir. Bu haliyle başta CHP olmak üzere, milletvekili yemini etmeyenlerin TBMM‘nin saygınlığına fazlasıyla gölge düşürdüklerini bilmeleri lazımdır.
Madem ortada bir yanlış vardır, o halde bir başka yanlışla bunun giderileceğini düşünmek hezeyandır ve Gazi Meclis‘in taşıdığı yüksek erdeme hakarettir.
Üstelik CHP Genel Başkanı‘nın, Meclis‘i protesto ederken; ‘arkadaşlarımızı satmayız‘ sözleriyle bizi tariz yollu itham etmesi içine düştüğü ölçüsüzlüğün ve kafa karışıklığının bariz deşifresi olmuştur. Bize derme çatma siyasi delikanlılık gösterileri yapan Sayın Kılıçdaroğlu, önce aynaya bakmalı ve kimin arkadaşlarını satma ile ilgili engin tecrübeye sahip olduğunu orada görmelidir. Bizim boş laflara karnımız toktur."
-KRİZE YÖNELİK ÖNERİLER-
Boykot ve yemin krizinin taraflarını aşağılayarak ‘‘tükürdüklerini yalayacaklar‘‘ demesinin bir Başbakan‘a kesinlikle yakışmadığını belirten Bahçeli, yemin ve boykot krizinin giderilmesi ve tutuklu bulunan milletvekillerine ilişkin şu önerileri getirdi:
‘‘Millet iradesinin heba edilmemesi ve milletimizin çekişmelerle oyalanmaması için yemin ve boykot krizinin tarafları bu eylemlerine bir an önce son vermeli ve Meclis‘teki yerlerini almalıdırlar.
TBMM‘de grubu bulunan bütün siyasi partilerden seçilecek temsilciler bir araya gelmeli, ahlaki ve tutarlılık gereğince tutuklu bulunan milletvekillerinin haklarını savunacak bir Meclis bildirisi için temel zemin oluşturmalıdırlar.
Millet iradesinin en büyük kefaret olacağı hatırlatılmalı ve bunda da tavizsiz olunmalıdır.
Yürürlükteki yasal hükümler, tutuklu bulunan milletvekillerinin salıverilmesine engel değildir.
Yalnızca kanun ve anayasa hükümlerinin objektif kriterler çerçevesinde uygulanması ve iktidarın bu konuda ön ayak olması meseleyi kökünden çözecektir.
Bunlara rağmen de bir çözüm ortaya çıkmıyorsa, Anayasa‘nın 76. maddesine, tutukluyken seçilen milletvekillerinin durumlarını daha da netleştirecek ve serbest kalmalarını sağlayacak bir ifade ilave edilerek içinde bulunulan krizin ortadan kaldırılması mümkün olabilecektir.‘‘
Bu önerilere rağmen, tutuklu bulunan milletvekilleriyle ilgili bir adım atılmazsa, o zaman akla ‘‘bu kişilerin başka davalara denge unsuru olarak tutulduğu hususunun‘‘ geleceğini dile getiren Bahçeli, ‘‘İmralı, Silivri ve KCK arasında denge arayışları varsa ve mesela Sayın Engin Alan bölücülere karşı rehin olarak tutuluyorsa, er ya da geç bunun hesabını sormak bizim için namus borcu olacaktır‘‘‘ diye konuştu.
-ŞİKE SORUŞTURMASI-
Öte yandan, MHP Ankara Milletvekili Özcan Yeniçeri ise gazetecilerin ‘‘Şike soruşturmasıyla‘‘ ilgili sorusu üzerine, son zamanlarda kurumlar üzerinde çok yönlü operasyonların yapıldığını belirterek, şunları söyledi:
‘‘Bu olaylardan sonra şu ortaya çıkıyor; kurumlar yıpranıyor, tartışılır hale geliyor. Kurumlarla ilgili kamuoyunun duyduğu güven sarsılıyor. Bu tür operasyonları, iddiaları, ithamları cevaplandırıp kamuoyu vicdanını rahatlatmak gerekiyor ama bu olayın biraz daha sessiz sedasız ve zaman içerisinde yapılması gerekiyor. İddiaların varit olup olmama durumuna göre kişilerin yıpratılmaması gerekiyor. Son zamanlara biraz bu konuya dikkat edilmediğini üzülerek izliyoruz.‘‘
Bahçeli: "Kılıçdaroğlu Aynaya Bakmalı"
MHP, ilk TBMM Grup toplantısını MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli başkanlığında yaptı.