Bahçeşehir Kolejinden 9 İlde Yeni Yatırım

Son zamanlarda döviz kurunda meydana gelen dalgalanmalardan dolayı bazı kuruluşlar yatırımlarına ara verse de Bahçeşehir Koleji yatırımlarına hızla devam ediyor. 9 ilde açılacak yeni okullarla istihdama da önemli ölçüde destek verilecek. Bahçeşehir Koleji İcra Kurulu Başkanı Hüseyin Yücel, Türkiye’de son 5 senede yaklaşık 65 yeni okul açtıklarını belirterek, ’’Önümüzdeki dönemde kesinlikle yatırımlarımızda hız kesmeyecektik. Dolardaki bu dalgalanmalara rağmen önümüze baktık’’ ifadelerini kullandı.

’’9 farklı noktada yaklaşık 180 milyon TL’lik bir eğitim yatırımı yapıyoruz’’

Bu yıl 9 kampüsü gruplarına katacaklarını açıklayan Yücel, iki gün önce Muş’ta bir lansman gerçekleştirdiklerini söyledi.

Yücel, "9 kampüs denildiği zaman insanların aklına büyük iller gelebilir. İki gün önce Muş’ta lansmanımızı yaptık. Yarın öbür gün Edirne ve Kırklareli’de yapıyoruz. Doğu Beyazıt’ta önümüzdeki haftalarda yapacağız. Rize’de de yapacağız. 9 farklı noktada yaklaşık 180 milyon TL’lik bir eğitim yatırımı yapıyoruz. Her zaman şunu söylüyoruz kendi çalışma arkadaşlarımıza; biz sonuçta ülkenin geleceğine inanıyoruz ve bizim ilk öncelikli olarak özellikle de eğitim sektöründe olduğumuzdan dolayı pedal çevirmeyi kesinlikle bırakmamamız lazım. Eğer bizler pedal çevirmeyi bırakırsak kötü örnek oluruz ve bisikletten düşme durumu olabilir. Bu yüzden kesinlikle seçimleri de atlattıktan sonra ülkenin 2000’li yıllardaki ivmesini yakalayacağına inanıyoruz. Bu nedenle yatırımlara hız kesmeden devam etme kararı aldık’’ dedi.



’’9 yeni okulumuzda önümüzdeki sene istihdam edeceğimiz kişi sayısı yaklaşık 2 bin 900 kişi olacak’’

Yücel, yeni yatırımların daha çok küçük şehirlerde yapılmasının özel bir sebebi olmadığına dikkat çekerek, olmadıkları şehirlerde çocukları kaliteli eğitimle buluşturmayı hedeflediklerinin altını çizdi. Yücel, Türkiye’de yalnızca üç şehirde olmadıklarına fakat ilerleyen dönemde bu şehirlerde de okullar açacaklarına değinerek, ’’Büyük illerde zaten yapacağımız yatırımları daha önceki yıllarda yaptık. Artık olmadığımız illere gitmeye çalışıyoruz. Olmadığımız şehirlerde kaliteli eğitimi çocuklarımızla buluşturmaya çalışıyoruz. Bundan dolayı bu tip şehirlere gittik. Bugün gittiğimiz noktada sadece üç şehirde yokuz Türkiye’de. Önümüzdeki yıllarda bu üç şehirde de olacağız, yatırımlarımız aynı şekilde devam edecek. Yatırımların istihdam boyutu da oluyor. 9 yatırım sadece fiziksel okul yatırımı değil, 9 yeni okulumuzda önümüzdeki sene istihdam edeceğimiz kişi sayısı yaklaşık 2 bin 800, 2 bin 900 kişi olacak. Bu istihdamın özellikle doğu illerimizde ya da küçük illerimizde olması ülkemiz açısından çok daha önem arz ediyor’’ açıklamasında bulundu.

’’Milli Eğitimin bir nebze de olsa yüklerini hafifletiriz diye düşünüyorum’’

Yatırımlarının anaokulundan lise sona kadar olan eğitimi kapsadığını belirten Yücel, Türkiye’de K12’de öğretmen fazlalığının olduğuna dikkat çekti. Yücel, okul açmanın istihdam açısından iyi bir ilerleme olacağını söyleyerek, ’’Bizim alanımız ilkokul, ortaokul ve lise olduğundan dolayı oralarda zaten atanamayan çok fazla öğretmen var. En azından Milli Eğitimin bir nebze de olsa da yüklerini hafifletiriz diye düşünüyorum’’ dedi.



’’Sadece eğitim sektörü değil tüm iş adamlarının yatırıma devam etmesi lazım’’

Türkiye’nin geleceğiyle ilgili çok karamsar tablo çizenlerin olduğunu belirten Yücel, buna katılmadığını belirterek, Türkiye’nin geleceğini çok parlak gördüğünü ve yatırımlara hız kesmeden devam edeceklerini dile getirdi. Yücel, Türkiye’ye olan inancın kaybedilmemesi gerektiğinin altını çizerek, ’’Çok karamsar tablo çizenler var. Biz kesinlikle o tarafta değiliz. O tarafta olsaydık bu sene itibariyle 9 tane okul yatırımı yapmazdık. Türkiye’nin 2000’li yıllarda ivmesini yakalayacağını düşünüyorum. Belki seçimlerden sonra 3-4 aylık periyotta yeni yapısal reformların açıklanmasıyla berber ülkemizde 4,5 yıllık seçimsiz bir süreç geçecek. Bu süreçte tamamen yatırım odaklı, ekonomi odaklı olacağına çok inanıyorum. Sadece eğitim sektörü değil, tüm iş adamlarının yatırıma devam etmesi lazım. Ülkeye inancını kaybetmemesi lazım. Çünkü ekonominin ideolojik bir görüş tarafı olmaz. Ekonomi biraz matematiktir, biraz da psikolojiktir. Biz inandıktan sonra yabancı yatırımcı da inanır, vatandaş da inanır. Yeter ki biz ümidimizi kaybetmeyelim’’ değerlendirmelerinde bulundu.