Bakan Ağbal Açıklaması PKK'nın Elebaşları Avrupa'da Koştururken...

Bakan Ağbal Açıklaması PKK'nın Elebaşları Avrupa'da Koştururken...

Maliye Bakanı Naci Ağbal, “PKK’nın elebaşları Avrupa’da koştururken, toplantılar yaparken, uydularda şurada burada yayınlar yaparken, Avrupa’nın güvenliği sarsılmıyor da, Türkiye Cumhuriyeti’nin bakanları toplantılar yapınca mı güvenlik sıkıntı oluyor” dedi.

Maliye Bakanı Naci Ağbal, Edirne programının son bölümünde AK Parti İl Başkanlığı binasına gelerek, partilileriyle bir araya geldi. Bakan Ağbal, 16 Nisan’da gerçekleştirilecek referandumu işaret ederek, partililerinin çok çalışmaları gerektiğini ve kapı kapı gezerek, neden evet denmesi gerektiğinin anlatılmasını istediklerini söyledi.



Maliye Bakanı Naci Ağbal, başta Almanya ve Hollanda ülkelerini hedef alarak, Türkiye’ye karşı uyguladıkları ‘güvenlik sorunu’ uygulamasını sert bir dille eleştirerek, “Önce Almanya ardından Hollanda diğer Avrupa ülkelerinde bakanlarımızın vatandaşlarla buluşmalarını engellemeye çalışıyorlar. Size ne? Size ne yani Türkiye’deki referandum Almanya’nın neyini ilgilendirir, Hollanda’nın neyini ilgilendirir. Bakanların milletle buluşmasından niye korkarsınız. Bakanlar vatandaşa ne anlatacak da ondan çekiniyorsunuz. Güvenlik sorunu diyorsunuz. Güvenlik sorunu. PKK’nın elebaşları Avrupa’da koştururken, toplantılar yaparken, uydularda şurada burada yayınlar yaparken, Avrupa’nın güvenliği sarsılmıyor da, Türkiye Cumhuriyeti’nin bakanları toplantılar yapınca mı güvenlik sıkıntı oluyor. Bu bize güç ve kuvvet versin. Bu bizim inancımızı daha da arttırsın. Avrupa kork, Avrupa kork diyoruz. Neden? İnşallah gümbür gümbür 16 Nisan’da geliyoruz” ifadelerini kullandı.

“MİSLİYLE KARŞILIK VERİLECEK, YÖNTEMİ BİZE AİT, ZAMANI BİZE AİT”

Bakan Ağbal, Türk milletinin, sesini, şanlı yürüyüşünü ve kalkınma yolculuğunu kimsenin engelleyemeyeceğini vurgulayarak, “Bu milletin sesini susturamayacaklar. Bu milletin bu şanlı yürüyüşünü durduramayacaklar. Türkiye’nin bu kalkınma yolculuğunu asla ve asla engelleyemeyecekler. Bugün Avrupa’da vatandaşlarımız bütün bu olan biteni görüyor. Dün bir kez daha gururlandık. Rotterdam’da Aile Bakanımıza yapılan muamele karşısında bütün vatandaşlarımız bayraklarını aldılar, meydanlara indiler ve yapılan muameleye isyan ettiler. Allah onlardan razı olsun. Onların sayesinde bir defa daha Türkiye’nin gücünü herkes, dost düşman görmüş oldu. Ama bunu şiddetle lanetliyoruz. Türkiye Cumhuriyeti’ne karşı böyle bir muameleyi asla kabul etmiyoruz. İnşallah Türkiye’de bunun karşılığını misliyle verecek. Yöntemi bize ait, zamanı bize ait ama inşallah 16 Nisan’da esas Avrupa’daki vatandaşlarımız sandıklara gümbür gümbür gidecek hep beraber inşallah Türkiye’deki vatandaşlarımızla sandıkta ne diyecek? ‘evet’ diyecek, bin kere evet diyecek, milyon kere evet diyecek” dedi.



“AVRUPA DA BİR KORKU VE ENDİŞE VAR”

Referandum çalışmalarını Türkiye’ye de Avrupa’ya da anlatacağını belirten Bakan Ağbal, “Ama görüyoruz ki burada Türkiye’deki referandum çalışmasına yönelik Avrupa’da bir sıkıntı var. Avrupa da bir korku ve endişe var. Bu anayasa referandumun sonucuna ilişkin bir kaygı var ve hiçbir şekilde demokrasiyle bağdaşmayacak, demokrasiyle hiçbir şekilde yan yana gelmeyecek birtakım agresif, düşüncesiz, çıkarcı bir takım tavırlar var. Bakanlarımıza karşı ortaya konulan tavrı asla kabul etmemiz mümkün değil. Ben tekrar bunu kınıyorum. Devlet ve hükümet olarak Türkiye Cumhuriyetine karşı yapılmış olan bu demokrasi dışı faşizan bir tavır karşısında Türkiye olarak her türlü diplomatik hakkımızı kullanacağımızdan herkes bilmesi gerekir” diye konuştu.



“AVRUPA’DA HORTLAYAN, IRKÇILIK, İSLAMOFOBİYA VE TÜRK DÜŞMANLIĞI VAR”

Bugün suyun yüzünde gözüken bir çok sorunun arkasında aslında AB’nin geleceğine ilişkin olumsuzluklar var olduğunu belirten Bakan Ağbal, “Bunlar önümüzdeki dönemde önemli bir risk oluşturuyor. Avrupa bir seçim yılına girdi. Avrupa’nın birçok ülkesinde bu yıl seçim olacak. Bugün Hollanda’da, önce Dışişleri Bakanımız’ın uçağının indirilmesinin engellenmesi ardından Aile ve Sosyal Politikalar Bakanımız’ın Türk Konsolosluğu’na gitmesinin engellenmesi hadiselerinin arkasında Avrupa’da hortlayan, ırkçılık, islamafobiya ve Türk düşmanlığı var. Bunları ret ediyoruz. Yapılan bu girişimleri lanetle kınıyoruz, asla kabul etmemiz mümkün değil. Devlet olarak, hükümet olarak Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne karşı yapılmış olan bu demokrasi dışı, faşizan tavır karşısında Türkiye olarak her türlü diplomatik hakkımızı kullanacağımızı herkesin bilmesi gerekiyor. Türkiye bir Anayasa değişikliğine gidiyor ve bakanlarımız da bu değişikliği vatandaşlarımıza anlatmaya gidiyor. Bundan bile korkan, ürken bir anlayış var. Ama vatandaşlarımız 16 Nisan’da bunun cevabını verecektir” diye konuştu.



“BU ÜLKENİN İHTİYACI OLAN ESAS REFORM, YÖNETİM SİSTEMİ REFORMUDUR”

Türkiye’nin önümüzdeki dönemde ekonomi ve siyasi alanında sıçrama yapabilmesi için reformla devam etmemiz gerektiğini belirten Bakan Ağbal, “Reform ülkenin kalkınmasını ve büyümesine çok ciddi itici güç. Gelinen noktada şunu görüyoruz, bu ülkenin ihtiyacı olan esas reform, yönetim sistemi reformudur. Bu yönetim sistemini reform etmediğimiz sürece bu geçmişte yaşadığımız sıkıntıları yaşamaya devam edeceğiz. Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi bu ülkenin ihtiyacı olan yeni yönetim reformunun en önemli unsurunu oluşturuyor. ‘Peki neden bu değişikliğe ihtiyaç duyuyorsunuz?’bu önemli bir soru. Net bir şekilde söylüyoruz. Mevcut sistem sürdürülebilir değil. Mevcut sistemde demokratik temsil düzeyi düşük. Hatırlayın 90’lı yılları. Yüzde 20.1’lerle iktidar olunabiliniyordu. Mutlaka ve mutlaka iktidara gelen gücün çok daha demokrasi tabanı geniş olması gerekiyor. Yasama yürütme gibi yürütme yasama gibi yargı her ikisi gibi hareket ediyor. Bugün yargıya bakıyorsunuz yasama ve yürütmenin yerine geçiyor. Yasama, yürütme ve yargı arasında belirsizlikler var. Bu sürdürülebilir değil, kuvvetler arasında bu zaman zaman görev ve yetki çatışmasına neden oluyor” dedi.



“GLOBAL MEDYA BU ÜLKENİN CUMHURBAŞKANINI YAKINDAN TAKİP EDİYOR"

Bakan Ağbal, "Eskiden Türkiye’nin Başbakanları, Cumhurbaşkanları yurt dışı seyahatlerinde kimse nereye gittiğini bakmazdı ve ne söylediğini dinlemezdi. Uluslararası televizyon kanallarında haber olmazdı ama bugün öyle mi? Bugün Türkiye’nin cumhurbaşkanı, başbakanı uluslararası bir seyahate çıktığında diğer bütün global medya bu ülkenin cumhurbaşkanı başbakanı bu ülkede ne yapıyor diye takip ediyor. Bu niye? Türkiye’nin önümüzdeki dönemde sahip olduğu ekonomi ve siyasetteki jeopolitik güç. Bu açıdan bizim mutlaka ve mutlaka bu yeni sisteme meydan okumalar karşısına geçmemiz gerekiyor" dedi.



“HIZLI TREN BÖLGEYE HAYIRLI OLSUN”

Türkiye ekonomisinde Trakya bölgesinin ne kadar önemli olduğunu ziyaretlerinde anladığını söyleyen Bakan Ağbal, “Türkiye’nin sanayi ve tarımı bu bölgede ciddi anlamda önemli, katkı veriyor. Türkiye’nin ekonomisinin damarı buralarda atıyor. Sayın başkanımız burada ifade ettiler, hızlı trenin mutlaka bu bölgede olması lazım. Buradan söylüyorum, arkadaşların bana verdiği bilgiye göre şuanda hemen hemen proje çalışmaları tamamlanmış, dolayısıyla ihale aşamasına gelmiş durumda. Hızlı tren Trakya bölgesine artık hayırlı uğurlu olsun. Söz veriyorum, bu Organize Sanayi Bölgesi ile ilgili arazinin alınması konusunda bende elimi taşın altına sokacağım, bana düşen görevi yapacağım. Her zaman OSB ile ilgili destek oldum. Bir havaalanı projesinin buraya mutlaka yapılması gerekiyor. O konuda stabilize çalışmaları devam ediyor, Ulaştırma bakanımıza döner dönmez Pazartesi günü bakanlar kurulunda sizin bu talebinizi ileteceğim. İnşallah o konuda da önemli bir imkanı sağlarız. Türkiye ihracatın da son 8 yılda yüzde 8 artıyor ama bu bölgede yüzde 50’den fazla artıyor. Bu alkışlanabilecek ve takdir edilecek bir başarı. Ve üniversite sayısının da bölgede artması lazım. Özellikle balkan bölgesine de balkanlara da hitap edebilecek şekilde büyük bir potansiyelimiz var. Bu potansiyeli harekete geçirebilmemiz için üniversitelerimizin özellikle teknik alanda görev ve eğitim yapacak üniversitelerimizin sayısının da artırılması lazım. Vakıf kiralarında da yüzde 30 indirim yaptık buda hayırlı uğurlu olsun” dedi.



“SINIR KAPILARINI MODERNİZE EDECEĞİZ”

Bakan Ağbal, "Özel sektöre ne zaman proje verilse, yüzünün akıyla da bu projeden çıkıyor. TOBB işlettiği bir çok gümrük kapısı son derece modern hizmeti vatandaşlarımız alıyor. Maliye Bakanlığı olarak önümüzdeki dönemde sınır kapılarının modernizasyonu, özellikle akaryakıt teslimlerin konusunda ve bunların yaygınlaştırılması konusunda da Gümrük Ticaret Bakanlığımız ile birlikte güzel çalışmalar yapacağız. Bununda ilk başlangıç müjdesini vermiş olayım. Yakında da bunu ilan edeceğiz" ifadelerini kullandı.

“AVRUPA BİRLİĞİNİN GELECEĞİ SIKINTILI”

Önümüzdeki süreçte hepimizi bekleyen en büyük sıkıntının özel sektör yatırımlarının küresel olarak yavaşlaması olduğunu söyleyen Bakan Ağbal, “Türkiye’de de benzer sorunlar yaşıyoruz. Özel sektör yatırımlarında bir yavaşlama var. Ama şunu bilin ki bu Türkiye’ye özgü bir durum değil. Gelişmiş ülkelerde de böyle. Bu olumlu bir gidişat değil. Bir çok ülke atması gereken adımları, yapması gereken reformları yapmıyor. Kırılganlıklar devam ediyor. Avrupa Birliğinin (AB) geleceği sıkıntılı” diye konuştu.



“DÜNYA’DA GÜÇ DENGELERİ BATIDAN DOĞUYA KAYIYOR”

Jeopolitik gerginliklerin devam ettiğini belirten Bakan Ağbal, “Suriye, Irak, Ukrayna sorunları önemli sorunlar olarak karşımızda duruyor. Uzun vadeli trendler neler. Dünya nüfusu yaşlanıyor, verimlilik düşüyor, dördüncü sanayi devrimi hepimiz için yeni meydan okumaları beraberinde getiriyor. Ülkelerde artan bir korumacılık eylemi var. Göç ve mülteci sorunları ileriki dönemde azalmayacak, artacak ve bu sorunlar derinleşecek. Dünya’da güç dengeleri batıdan doğuya kayıyor” dedi.



“SON 14 YILDA TÜRKİYE EKONOMİSİ OLAĞANÜSTÜ BİR BAŞARI GÖSTERDİ”

Son 14 yılda Türkiye ekonomisinin olağanüstü bir başarı gösterdiğini kaydeden Bakan Ağbal, "Bütün ülkelerle mukayese edin büyüme oranlarında çok güzel bir performans gösterdi. Yine küresel kriz döneminde ifade ettim, aşağı geldi ama Türkiye’de büyüme oranları 2010 ve sonrası dönemlerde yüzde 7.4 Çin ve Hindistan hariç demiyorum, Çin ve Hindistan dahil gelişmekte olan ülkelerin ortalama büyüme oranı yüzde 5.4, Türkiye 2010 ile 2015 arası döneminde bütün gelişmekte olan ülkelerin ortalamasından 2 puan daha fazla büyüdü" diye konuştu.

(Koray Ustabaşı - Ahmet Cafer / İHA)
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile