Devlet Bakanı Prof. Dr. Mehmet Aydın, "Kurumların demokrasinin gereklerini, icaplarını içlerine sindirmeleri lazım. Bu anayasa değişikliğinin en önemli vurguladığı nokta kurumların demokratikleşmesidir" dedi.
Bakan Aydın, Manisa'da partilileriyle bir araya gelerek anayasa değişikliği paketi hakkında bilgi verdi. Türkiye'de yıllardır üzerinde durulan en önemli sorunun, demokrasinin sağlamlaştırılması olduğunu belirten Aydın, "1950 ile başlayan Türkiye'de demokrasi mücadelesi bugün gerçekten çok önemli bir noktaya geldi. Eksiklerimiz çok daha almamız epeyce yolumuz var. Siyasi kararı millet verir, kim milleti yönetecek, kim milletle birlikte ülkeyi yönetecek? Bu sorunun cevabı sandıkta beli oluyor. Dolayısıyla
sandıkla gelen sadıkla giden hükümetler demokrasinin var olduğu ülkelerde olur ama bu sandıkla gelip gitmekte tabii ki düzgün olacak, şeffaflık olacak, açıklık olacak. İstanbul'da İzmit'te Ankara'da ne kadar demokrasi varsa Edirne'de ve Hakkari'de aynı demokrasinin olması lazım. Ülke geneline yayılması lazım. Bu sorunun çözümü için bugün önemli bir noktaya varıldı" dedi.
"EN BÜYÜK YATIRIM DEMOKRASİYE"
AK Parti olarak en büyük yatırımı demokrasiye yaptıklarının altını çizen Bakan Aydın, pek çok alanda değişiklikler gerçekleştirildiğini, bugünkü değişiklik kadar tartışmaların yaşanmadığını kaydetti. Aydın, demokrasinin yaygın bir şekilde var olmasının yetmediğini belirterek şöyle devam etti:
"Kurumların da demokrasinin gereklerini, icaplarını içlerine sindirmeleri lazım. Bu anayasa değişikliğinin en önemli vurguladığı nokta kurumların demokratikleşmesidir. Evvela yargı kurumlarına daha demokratik bir düzen gelmesidir. Orada peki neyi kastediyoruz? Eğer yargıda hesap verebilecek durumdaysa, yargının daha üst yargıya önü açıksa, vatandaş yargılandıktan sonra hala temel hak ve özgürlüklerinden dolayı sıkıntıdaysa, onun gidebileceği yerler olmalı. Şu anda o yerlerin pek çoğu Türkiye'de
kapalıdır. Onun için vatandaşlarımız durmadan Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne başvuruyorlar. Dolayısıyla Türkiye her zaman en çok konuşulan konu oluyor. Eğer bir haksızlık olmuşsa vatandaş daha üst yargıya gidebilmelidir. Mesela YAŞ kararları yargıya kapalıydı, bugün artık bu anayasa değişikliği gerçekleşirse o durum ortadan kalkacak. Yani disiplin suçu çok yuvarlak bir suç, nedir içinde ne var, gerçekten olmuş mu olmamış mı? Yani vatandaş mağdur olduğunu düşünüyorsa yargıya gidebilecek.''
"TÜRKİYE'NİN İHTİYACI YENİ BİR ANAYASA'DIR"
Türkiye'nin yeni bir anayasaya ihtiyacı olduğunu vurgulayan Aydın, "Türkiye'nin ihtiyacı yeni bir Anayasa'dır. Yeni bir Anayasa, 2011 seçimlerinin baş maddesi yeni bir hazırlığı millete vaat etme ve milletten onun olurunu alma genel seçimidir. Biz bunu açıkça yapacağız. Bu anayasa metninde mevcut olan bu değişiklikle gelen hepsi o anayasada da olacaktır. Avrupa Birliği bağlamında paketler halinde gelen yasaların hepsi aynen kalacaktır. Onlar zaten demokratikleşmenin gereğidir ama onun dışında da daha
yapılması gereken pek çok iş var. Bütünüyle yeni anayasa ele alınacak bunlarla birlikte yapılması gerekenlerle birlikte bir bütün halinde önümüzdeki seçimlerden sonra bu ümit ediyorum, bir ittifakla bir uzlaşmayla yapımı bitirilecektir ve o zaman bu anayasa tartışması ortadan kalkacaktır. Ama açık açık biz bunu millete söyleyeceğiz ve bu yetkiyi açık açık milletten talep edeceğiz ki bir daha 'siz yapamazsınız, bu meclis yapamaz, zaten 1 sene kaldı' gibi bir takım argümanlar vardı, konuşmalar vardı onlar
bir daha ortaya çıkmasın.''
Bakan Aydın, gazetecilerin terör örgütü ile anlaşma yapıldığı iddialarına ilişkin sorusu üzerine, şunları söyledi:
"Eğer böyle bir şey varsa, birdenbire mi ortaya çıktı. Biz ciddi bir mücadele veriyoruz, ama birileri burada 'hayır' fazla çıksın diyor. Bir başkası başka sebepten dolayı söylüyor, dolayısıyla yarın birisi daha çıkar 'Biz anlaştık' da diyebilir. Ama nihayetinde burada son sözü hükümet söyleyecektir. Onun da başında Başbakan vardır. Sayın Başbakan 'Bu yalandır, bu iftiradır' dedi. Sayın Başbakan'ın da herhangi bir kişiyi düşünerek söylediğini tahmin etmiyorum. Çünkü kendim duymadım ama her halükarda
dediğim gibi bugün dediğim gibi birkaç köşe yazarının biri ima yoluyla söylediği şeydir. Onu söyleyen başka birileri de var oradan yola çıkarak söylüyorum. Hükümetin bugüne kadar terör örgütü ile uzaktan yakından herhangi bir teması olmamıştır. Herhangi bir temas niyeti olmamıştır, terör örgütüyle bundan sonra da herhangi bir teması söz konusu olmayacaktır.''
Toplantının ardından Bakan Aydın, Manisa'da vatandaşlarla ve esnafla bir araya geldi. Dükkanlarda vatandaşlarla esnafın anayasa değişiklik paketi ile ilgili düşüncelerini alan Aydın'ın gezisi sırasında, kuyumcular çarşısında komünist olduğunu ifade eden ancak referandumda "evet" oyu kullanacağını açıklayan bir esnafla diyaloğu dikkat çekti.
Esnaf ziyaretinin ardından Bakan Aydın, Manisa Ticaret ve Sanayi Odası'nın (TSO) Saruhan Otel'de düzenlediği iftar yemeğine katıldı. Yemekte ayrıca Vali Celalettin Güvenç, CBÜ Rektörü Prof. Dr. Semra Öncü, Manisa TSO Başkan Vekili Yaşar Coşkun, AK Parti Manisa Milletvekili İsmail Bilen, MHP Manisa milletvekilleri Erkan Akçay, Mustafa Enöz, daire müdürleri, sanayici ve iş adamları ile çok sayıda davetli yer aldı. Yemekte konuklara ilahi dinletisi ve sema gösterileri sunuldu.
Bakan Aydın Manisa'da
Devlet Bakanı Prof