Bakan Bağış, Kurbanını Kızılay Aracılıyla Pakistan'daki Selzedelere Bağışladı

Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, bu yıl keseceği kurbanı geçtiğimiz aylarda sel felaketi ile karşı karşıya kalan Pakistan'a gönderilmesi için Türk Kızılayı'na bağışladı.

Bağış, Kızılay Genel Merkezi'ne gelerek, kurban bağışını bizzat kendisi yaptı. Kızılay Genel Başkanı Tekin Küçali ise Bağış'a yaptığı bağış karşılığı makbuzunu verdi. Burada bir konuşma yapan Bağış, çocukluğundan beri Türk Kızılayı'nı bildiğini ancak Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan ile Pakistan'a gittiğinde Kızılay'ın ne kadar büyük bir nimet olduğunu anladığını kaydetti. Kızılay'ın gönüllülerini de öven Bağış, gönüllülerin takım oyunu sergileyerek yardımların ulaşmasına büyük katkı
sağladığını ifade etti.
Türk Kızılayı'nın Kurban Bayramı'nda İslami vecibelere göre kesilecek kurbanları Pakistan'a kardeş payı adı altında götürmesinden duyduğu memnuniyeti dile getiren Bağış, " Biz de ailece kurbanımızı Pakistan'a göndermeye karar verdik" dedi.
Bağış, bugüne kadar Pakistan'a yapılan yardımlarla ilgili bir soru üzerine, 15 milyon lira nakit, 38 milyar lira malzeme olmak üzere yaklaşık 53 milyon lira yardım, yaklaşık 3 bin tane Mevlana evi yapıldığını söyledi.
Kızılay Genel Başkanı Tekin Küçükali ise pazartesi 10 tonluk süt tozunu Pakistan'a göndereceklerini, toplanan zekat ve fitrelerden alınan temel ihtiyaçların bir kısmını bayramdan önce, bir kısmını bayramdan sonra Pakistan'a göndereceklerini bildirdi. Küçükali, 3 yıl daha Pakistan'da yaptıkları hizmetleri sürdüreceklerini bildirdi.
Öte yandan Bakan Bağış, Kızılay Genel Merkezi'nden ayrılırken gazetecilerin sorularını yanıtladı. Bir gazetecininin Yargıtay'ın dün Mehmet Haberal hakkında verdiği kararın Türkiye'nin AB İlerleme Raporu'na nasıl yansıyacağı yönündeki soru üzerine Bağış, raporun 9 Kasım'da açıklanacağını anımsattı. Taslağı incelediklerini belirten Bağış, ''AB İlerleme Raporu taslağında bir sürprizle karşılaşmadık. Türkiye'nin bir fotoğrafı çekilmiş'' dedi. Raporda olumlu olan gelişmelere vurgu yapıldığını, bunun yanında
Türkiye'den beklentilerin dile getirildiğini anlatan Bağış, bu İlerleme Raporu'nu geçmiş yıllardaki raporlarla karşılaştırarak değerlendirme yapmanın doğru olacağını kaydetti. Geçmiş yıllardaki İlerleme Raporları'nda faili meçhul cinayetlerin listesine, işkence örneklerinin dökümüne, fikirleri, düşünceleri, yazdıkları kitaplar, okudukları şiirler nedeniyle gözaltına alınan, hapsedilen, işkence gören aydınların, siyasilerin, gazetecilerin ve yazarların listesine yer verildiğini anımsatan Bağış, ''Çok
şükür, bu seneki raporda, bundan birkaç yıl öncesinden itibaren olduğu gibi bu tür yüzümüzü kızartacak lekeler yok. Ama halen çevre faslı kapsamında fabrikalarımızın bacalarına filtre takılması gibi birtakım çağrılar var. Vatandaşımızın daha temiz hava teneffüs etmesi için yapılması gereken, olması gereken şeyler var'' dedi. Raporda medyayla ilgili birtakım değerlendirmelere yer verildiğini belirten Bağış, ''Bir davayla ilgili kitap yazdı diye Şamil Tayyar gibi bir gazetecimizle ilgili onca dava
varken, diğer yandan yargının işleyişi nedeniyle bir başka medya mensubu Sayın Mustafa Balbay'ın hala gözaltında tutulması ile ilgili birtakım eleştiriler, hükümetimizin mensupları dahil olmak üzere birçok kişi tarafından paylaşılıyorsa, elbette bu konuda atılması gereken adımlar var. Ama bu konularda sadece yürütmenin değil yargının da atması gereken adımlar bulunuyor. Türkiye'de yargının işleyişi ile ilgili çok ciddi bir reform sürecinden geçiyoruz. Türkiye, her geçen gün, dünle karşılaştırıldığı zaman,
geçmiş İlerleme Raporları'yla karşılaştırıldığı zaman, bugün tarihinin en demokratik, en müreffeh, en şeffaf, en saygın dönemini yaşıyor. Türkiye bugün dünyada barışın inşası için hiçbir ülkenin atamadığı adımları atıyor'' diye konuştu. Bir gazetecinin, ''Yargıda yapılan reformları Avrupalı muhataplarınız nasıl değerlendiriyor?'' sorusu üzerine, İlerleme Raporları'nda bu reformlarla ilgili çok olumlu sözlere yer verildiğini söyledi. Bağış, ''AB İlerleme Raporları'nın içinde, Türkiye'deki yargı reformunun,
Türkiye'nin AB standartlarında bir yargıya kavuşması için ne kadar önemli olduğuna dair, Avrupalı 27 ülkenin onayıyla hazırlanan bir rapor var'' dedi.
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile