Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ), Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 3 yıldır dile getirmiş olduğu gibi, çok tehlikeli bir yapı olduğunu, Türkiye'nin ve Türk milletinin geleceğine kastedebilecek bir noktada hareket ettiğini söyledi.
AA Editör Masası'na konuk olan Kılıç, bunların ülkelerine ihanet içerisinde olduğunu belirterek, 'Bunu 15 Temmuz gecesi hep beraber yaşadık, keşke yaşamasaydık. Keşke aldığımız önlemler, yaptığımız çalışmalar bunu engelleyebilseydi ama gözü dönmüş, kendini, zihnini, düşünce yapısını ipotek altına aldırmış, teslim kişilere karşı mücadele kolay olmuyor.' dedi.
17-25 Aralık sürecinde de dile getirdiklerini, bunun bir darbe girişimi olduğunu, ülkenin ve devletin kurumlarına karşı bir müdahale olduğunu ifade ettiklerini kaydeden Kılıç, şöyle konuştu:
'O zaman bunu herkes anlayamadı. Bunun alıştırmasıydı, o zaman da dile getirdik; bu, sivil otoritelere bir müdahaledir. O yıl hükümet değişikliği sonrası biz göreve geldik ve o günden itibaren mücadeleyi başlattık. Bu FETÖ'nün nelere girişebileceğini, milletimize karşı nasıl bir göz karalığı içinde hareket edebileceğin gördük. Sayın Cumhurbaşkanımızın, başbakan olarak bize verdiği talimatlar açıktı. Bu noktada çalıştığımız için zaten 15 Temmuz'a kadar genel bir resim ortaya çıkartmıştık. Özellikle yargı içinde uzanmış bir yapısı vardı. İki bini aşkın hakim, savcı açığa alındı ve uzaklaştırıldı.'
- 'Uzaklaştırmalar ve görevden atılmalar tabii ki oldu'
Kanunlar çerçevesinde belli bir noktaya kadar gidilebildiğini vurgulayan Akif Çağatay Kılıç, şu ifadeleri kullandı:
'Biz aktif olarak bakanlık içinde olmamalarını sağladık. Uzaklaştırma noktasında kimilerinde başarılı olduk, kimilerinde olamadık. Milletimize ve devletimize karşı yapılmış olan bu girişimden, silahlı kalkışmadan sonra elimizde hukuki enstrümanların da başka bir noktaya gelmesiyle, daha önceden hazırlamış olduğumuz bu çalışmaları, tespitleri değerlendirme imkanımız oldu. İstihbarat ve emniyetten bize gelen bilgileri bunlarla karşılaştırma imkanımız oldu. Bu çerçevede uzaklaştırmalar ve görevden atılmalar tabii ki oldu. 322 kişiye varmış durumda. Bize bağlı olan merkez ve taşra teşkilatlarımızın yanında Ankara'daki merkez binamızda bin 200, bin 300 personelimiz var. Bunun içinde yaptığımız çalışmalarda avantajımız ve dezavantajımız oldu. Yeni kurulan, 2011'den sonra bürokrasisini ve yapısını yeniden inşa eden bir bakanlık olduğumuz için, kimin ne zaman işe girdiğini, nereden geldiğini, KPSS ile ilgili bir sıkıntısının olup olmadığını incelemek çok daha kolay oldu. KPSS şüphelisi olarak da görevden uzaklaştırılmış olanlar var.'
Bakan Kılıç, şöyle devam etti:
'Sayın Cumhurbaşkanımız ve Başbakanımızın talimatları açık. Acımayacağız ama adil olacağız. Bunu da yapıyoruz. Verilerin, bilgilerin desteklediği kurumlar içindeki bazı şeylerin bilinmesiyle adımlar atıyoruz. Daha önce 2 bin kişiyi görevden alma noktasındaydık. Mutlu olduğum bir şey var, FETÖ'nün, özellikle bağlı kuruluşlarımız, Kredi Yurtlar Kurumu ve Spor Genel Müdürlüğü ile bunların Anadolu'daki taşra olarak adlandırabileceğimiz teşkilatlarına çok fazla girme imkanları olmamış. Belki yapısından kaynaklanan nedenlerden, belki önem vermediklerinden... Ama yok mu, var. Onları da hemen bularak uzaklaştırdık.'
- 'Bu, ihanetin ötesinde bir şey'
'15 Temmuz gecesi için bu canilerin neye kalkışabileceklerini, neler yapabileceklerini tüm dünya gördü.' diyen Kılıç, şöyle devam etti:
'Siz, vatanın, milletin size emanet etmiş olduğu F16'ları alıyorsunuz, havalanıyorsunuz, vatandaşınızı, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ni ve diğer kurumları bombalıyorsunuz. Bu nasıl bir aklını kaybetme halidir. İhanet kelimesi aslında bunu açıklamıyor, kelimeler kifayetsiz kalıyor. Bu, ihanetin ötesinde bir şey. Bunlara karşı acıma noktasında düşüncem olmaz, adil olacağız, olmazsak bunlardan farkımız kalmaz.'
FETÖ'nün, federasyonların içine de girmeye çalıştığını ve bu konuda da gerekenlerin yapılacağını anlatan Kılıç, şunları kaydetti:
'Bize gelen bilgiler doğrultusunda gerekli işlemler yapılacak. Denetleme kurullarında teşkilatımızdan gönderdiklerimiz var. Seçimle gelenler de var. Burada seçimle gelmiş, gelmemiş önemli değil. FETÖ ile iş birliği içindeyseniz, bunun kanunda karşılığı belli. Atılan adımlar var. Türkiye Futbol Federasyonu da bizimle koordineli olarak çok ciddi çalışmalar yaptı. Çok popüler ve ciddi maddi kaynağı olduğu için, bunların maddiyatla da çok yakından ilişkisi var. En çok para neredeyse, oradalar. Paranın olduğu yöne eğilimleri var. Hem dünyayı halledelim, ahireti de kendilerince hallediyorlar. Hiç müsamahasız çalışmalarımız devam edecek.'
- 'Eskiden yurtlara yoğun bir şekilde giriş ve çıkışlar yaşanıyordu'
Kredi ve Yurtlar Kurumu'na (KYK) da değinen Bakan Kılıç, 1 Ocak 2014'te KYK kapasitesinin toplam 285 bin civarında olduğunu, o zamanki sistemin yapısıyla, manuel sistemlerin kullanıldığı bir yapı olarak faaliyet gösterdiğini söyledi.
Bunun tamamen elektronik sisteme aktarıldığını, şu an öğrencilerin işlemlerini internet üzerinden yapabildiğini dile getiren Kılıç, şu ifadeleri kullandı:
'KYK daha önce bölge müdürlükleri üzerinden hizmet veriyordu. 1960'larda kurulmuş bir kurum olarak kapasite itibarıyla bu şekilde yönetime cevap verebiliyordu. 27 Eylül itibarıyla 673 yurt ve 540 bin 603 öğrenci kapasitesi bulunuyor. Nereden nereye gelindiğinin en açık göstergesi bu. Bunun yılbaşına kadar çıkacağı rakam 560 bin olacak. Yeni yapılanların hepsi baza sistemine göre yapıldı. Eski yapıdaki mobilya sistemi yeni yapılarda yok. Bazı yurtlarımız fiziki imkan ve yapısı itibarıyla ranza hizmetine devam ediyor. Ranzalarımızı da yeniledik. Demirden farklı olan, estetiği daha iyi, yenilenmiş bir ranza sistemi kullandık.'
Eskiden yurtlara yoğun bir şekilde giriş ve çıkışların yaşandığını vurgulayan Kılıç, sözlerini şöyle sürdürdü:
'Fiziki imkanların eksik olması, küçük alan, çok sayıda öğrencilerin kaldığı koğuş tarzı odalar olduğu için kendilerine bir yer bulduklarında yurttan ayrılıyorlardı. Artık az sayıda çıkış oluyor. 285 bin civarında bir kapasite vardı. Biz bu sene ilk yaptığımız yerleştirmede, 220 bin kardeşimizi yerleştirdik. Bu neredeyse o zamanki kapasitenin tamamı kadar. Taleplerdeki ilk karşılama oranlarımız yüzde 60'a ulaşmış durumda. Bazı illerde sıramız yok. Büyük illerde yedek sıramız mevcut çünkü çok yoğun bir talep var. Sadece eleştiri olsun diye konuşanlar var. Türkiye'de 6 milyon öğrenci var, 500 bin civarında yurt kapasitesi var. Şunu görmek gerekiyor; nereden nereye geldik. Altı milyon öğrenci var ama bunun 3 milyonu açık öğretim okuyor, sıkıntı yok. Açılan yeni üniversiteler dolayısıyla kendi illerinde eğitim görenler var. KYK olarak bize başvuru yapanlar arasından çalışmalarımızı yürütüyoruz. 368 bin geçerli başvurunun ilk anda yerleşeni 220 bin, bu artmaya devam ediyor.'
- 'FETÖ'nün yurtlarına yurt denmez'
Bakan Kılıç, kapatılan yurtlarla ilgili olarak da şunları söyledi:
'FETÖ'nün yurtlarına yurt denmez. Gördüğümüz yerler var, evlerin içerisinde oraya buraya kanepe koymuşlar, öğrencilik için gelip yerleşenleri sürekli kontrol etme, yönlendirme çalışmaları var. Üstlerinde bir hegemonya kurmaya çalışmışlar. FETÖ'nün Ankara'da bir yurdu vardı. Bunu söylemeden geçemeyeceğim, semboldü. FETÖ'nün en önemli yurtlarından biri, Eskişehir yolu üzerindeki Melek İpek yurdu idi. Bu artık KYK'ya devredildi. Tabelamızı asmış durumdayız. Burada farklı bir çalışma içerisinde olunmuş. Emniyetle birlikte çalışıyoruz, aranıyor, gizli bölme var mı? Enteresan şekilde bir yurdumuz daha var, o da bizim için önemli. İstanbul'da Maltepe'de Mimar Sinan yurdu. Burayı kendilerine yapmaya çalışmışlar. Bu 4 bin 200 kişilik yurt, artık bakanlığımız bünyesinde.'
KYK'nın artık sadece barınma ihtiyacı sağlayan bir kurum olmadığını, eğitim çalışmalarının, sportif çalışmaların yapıldığını dile getiren Kılıç, 'Her iki kurum da bize bağlı olduğu için spor imkanlarından da faydalandırabiliyoruz. Turnuvalar düzenliyoruz. Gençlik merkezlerindeki faaliyetlerimizi yurtlarımızda da gerçekleştiriyoruz. Yeni tesislerle, üniversiteler ve sivil toplum kuruluşları, iş birliğinde güzel çalışmalar yapılıyor. KYK artık sadece girilip yatılan, barınılan bir yer değil. Verilen hizmetler noktasında artık çok ileride.' dedi.
Ciddi yol katettiklerini vurgulayan Kılıç, '2017'de 682 bin, 2018'in sonunda 712 bin, 2019'un sonunda da 750 bin civarında bir kapasiteye ulaşmış olacağız. Bu bize neyi getirecek? Hedefimiz, bu noktadaki ihtiyaçları karşılamak.' ifadelerini kullandı.
'Manevi rehber' olarak adlandırdıkları Diyanet İşleri Başkanlığı ile yaptıkları protokol çerçevesinde, kurum içinde görev yapan ve devlete bağlılığı şüphesiz olan görevlilerin, 100'den fazla yerde göreve başladığını kaydeden Kılıç, 'Farklı noktalarda öğrenci kardeşlerimize ehil kişiler destek verecek. Yanlış algı verilmeye çalışılıyor. KYK'lardaki tüm faaliyetlerde gönüllülük esastır. İsteyen kardeşimiz katılır, istemeyen katılmaz. O kadar güzel bir geri dönüş alıyoruz ki, bütün faaliyetlerde, dil kursları, sanat, sportif alanlarda, yoğun bir talep var. Bu da bizi mutlu ediyor. Bu talepleri karşılamak için çalışıyoruz.' değerlendirmesinde bulundu.
(sürecek)
Bakan Kılıç, AA Editör Masası'na Konuk Oldu (2)
Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç:'(15 Temmuz darbe girişimi) Keşke aldığımız önlemler, yaptığımız çalışmalar bunu engelleyebilseydi ama gözü dönmüş, kendini, zihnini, düşünce yapısını ipotek altına aldırmış, teslim kişilere karşı mücadele kolay olmuyor' 'Bu FETÖ'nün nelere girişebileceğini, milletimize karşı nasıl bir göz karalığı içinde hareket edebileceğini gördük' 'İstihbarat ve emniyetten bize gelen bilgileri bunlarla karşılaştırma imkanımız oldu. Bu çerçevede uzaklaştırmalar ve görevden atılmalar tabii ki oldu. 322 kişiye varmış durumda.' 'Yeni tesislerle, üniversiteler ve sivil toplum kuruluşları iş birliğinde güzel çalışmalar yapılıyor. Kredi ve Yurtlar Kurumu, artık sadece girilip yatılan, barınılan bir yer değil'