Bakan Koca'dan kritik açıklamalar!

Bakan Koca'dan kritik açıklamalar!

Kritik Bilim Kurulu toplantısının ardından Sağlık Bakanı Fahrettin Koca açıklamalarda bulunuyor.

Bakan Koca'nın konuşmasından satırbaşları; 

Koronavirüsle artık çok şey biliyoruz. Kuralların sonuçları hakkında, somut, ölçüelebilir tecrübelerimiz var. Salgının maske, mesafe ve temizlik tedbirlere uyuldukça gerilediği, uzaklaştıkça tırmanışa geçtiğini görüyoruz.

TÜRKİYE'NİN BAŞARISI DSÖ RAPORUNDA


DSÖ iki gün önce 12 Ekim'de grip güncelleme raporunu yayınladı. Grip vakalarının azalması sonucunu maske, sosyal mesafe ve el hijyenine bağlamaktadır.

DSÖ Kovid 19 Türkiye raporundan sonra bugünlerde yayınlanan AB İlerleme Raporu'na değinmek istiyorum. Raporda Türkiye'nin sağlık sistemi Kovid19 pandemisinin gereklerini sağlayabilecek güçtedir. AB İlerleme Raporu'nda yer alan değindiğim hususlar küresel salgına karşı savaşımızı küresel standartlarda verdiğimizi göstermektedir. Bu standartlar başarımızın bir kısmını değerlendirmeye dönüktür.

Temmuz ayından itibaren normalleşme dönemine geçtik. Sınırlamalar kalktı. Virüs taramalarına başladık. Bu taramalarını havaalanlarında, yurtdışına gidenlere, cezaevinde bulunanlara, asker, sporcu, organize çalışanlarına yapıyoruz.

SAHA TARAMASI

15 Ekim'de saha taramasını tekrarlıyoruz. Toplumunun tamamını yansıtacak şekilde örneklem üzerinde çalışma yapıyoruz. Bu çalışma bize toplumun tamamı hakkında bilgi verecektir. Pandeminin ilerleyen alanlarında yurt dışına gidip gelenler, disiplinli olduğumuzu belirtiyorlar. Törenler ve toplu etkinliklerin olduğu ayları geride bıraktık. Kapalı alanlar çok önem kazandı. Aynı işyerinde çalışan kişilerin tedbir almadıklarını duyuyoruz. Maske kuralından ödün verilmemelidir.

Maske bazı bilim adamlarınca aşı benzeri bir konu olarak kabul edilmelidir. Aşı salgına karşı tam bir güvence olarak görülmemelidir. Aşı yaygın olarak yapılabileceği güne kadar kendini virüsten koruyabilenler için bir çare olacaktır. Aşı kendisini virüsten koruyamayanlar için çare değildir. Virüsün yol açtığı hastalık ve tedavisi hakkında çokdaha bilgi sahibi olmakla birlikte risk tabana yayılıyor.

Bakanlık olarak gerekli önlemleri alıyoruz. Belirgin semptomu olan kişilerin sağlık kuruluşlarına bir an önce başvurmalarını istiyoruz. İzlediğimiz strateji tedbir ve koruma, tanı ve izolasyonla normal yaşama dönüştür.

Girip çıkacağınız yerin risk durumunu HES'le öğrenebilirsiniz. HES koronavirüs konusunda güncel tüm verileri içeren bir nevi haritadır. Bütün pozitifleri takip altında tutarken sizler de lütfen HES'ten yararlanın.

Salgınlar yerinde müdahaleleri gerektiriyor. Ülkenin bazı bölgelerine ziyaretlerde bulunduk. Vakaların artış gösterdiği yerlerde sebepleri ortaya çıkararak ek tedbirler aldık. Bazı illerimizde artışlar oluştu. Geçtiğimiz pazartesi günü yüz yüze eğitimde planlanan ikinci aşama ortaya kondu.

Salgınla mücadele stratejimizle bu işin üstesinden alnımızın akıyla geleceğiz, şüpheniz olmasın, sizden istediğimiz sabır, sebat ve tedbirlere harfiyyen uymaktır.

Türkiye salgının sıfır noktasında oluşturduğu Bilim Kurulu'nun rehberliğinde almaktadır. Bu kurul bizim en büyük gücümüzdür. Hocalarımıza her toplantımızda sizler adına tekrar tekrar teşekkür ediyorum. Onlar tüm insanlığın gururudur.

AŞI ÇALIŞMALARI

Çalışmalarında aşıya kilitlenen bir kurulumuz daha var. Biraz daha yol alınmasını bekleyerek size detaylı bilgi vermedim. Bugün bu aşamaya geldiğimize inanıyorum. Aşı çalışmalarını doğrudan yürüten uzmanlar da bulunmaktadır. 600 kişilik bir ekip tarafından aşı çalışmaları sürdürülmektedir. Şu anda 4 farklı aşı üzerinden çalışılmaktadır. Başka çalışmalar da vardır. Ekiplerimiz sonuca en kısa zamanda ulaşmak için rekabet içinde, birbirinin başarısı için de dayanışma içindedirler. Şu an aşılardan ikisi insan deneyi çalışmalarına yakındır.

Aşı çalışmaları Sağlık Bakanlığımızın himayesi ele alındı. Bulaşıcı hastalıkların geçmişine bakıldığında aşıların kolay bulunmadığı görülür. Bilimsel bilginin üzerine o tarihlere kıyasla kat kat bilgi eklenmiş, teknolojisi mukayese edilmeyecek derecede ilerlemiştir. İşin doğasında bir zorluk olduğu da bilinmektedir. Salgının başlangıcında aşı için öngörülen zaman 12-18 aydır. Salgın 1 yılını doldurmaya yaklaşırken gerçekten önemli gelişmeler ortaya kondu. Çin, Rusya, İngiltere ve bazı ülkeler insan üzerinde deneye geçtiklerini bildirdiler. Bunların hiçbiri satın almak istediğinizde herşeyiyle sonuçlanmış bir aşı taahhüdünde bulunamamaktadırlar.

Aşı konusunda dünyadaki durum budur, umut çok yüksek olmakla birlikte temkini ve tedbiri elden bırakmamak mümkündür.

Dünyada zeka ülkelere göre dağıtılmıyor. Bilim imkan ve adanma işidir. Türkiye aşının gerektirdiği tüm teknolojik imkanları bilim insanlarına sunmuş durumdadır. Bilim insanlarımız da bu konuyu hayatların temel meselesi haline getirmiştir.

Sizlerden bilim insanlarımıza inanmanızı, önerdikleri tedbirlere, maske, mesafe ve temizlik kuralına uymamızı, sağduyu içinde yılgınlık göstermeden devam ettirmenizi istirham ediyorum.

KISITLAMA DÜŞÜNMÜYORUZ

İstanbul için genel olarak geriye dönüşlerle birlikte artış beklentisi içindeydik. Havaların değişimi ile birlikte kapalı ortamlara geçişin de aile içi bulaş dahil olmak üzere arttırdığını, önemli oranda bu artışın buna bağlı olduğunu görmüş oluyoruz. Şu an kısıtlama anlamında herhangi bir tedbiri düşünmüyoruz. Özellikle sahada yaygın şekilde filyasyon ekiplerimizi daha da arttırdık. Geçen hafta koordinasyon toplantısında daha da arttırmış olduk.

Filyasyon süresi ve temasları tespit etmek süresi 7-7,5 saat düşmüş oldu. Her gün çağrı sistemiyle semptomlarını yapıyoruz. Semptomları ilerlediyse hastaneye 112 ile getirirek takibini yapmış oluyoruz.

Hastane yatışlarında ciddi bir artışın olmadığını görüyoruz. Doluluk oranlarında bir sorunun olmadığını çok rahat söyleyebiliriz. Maske kullanımını, mesafenin son derece önemli olduğunu, kalabalık ortamlara mümkün mertebe girilmemesi gerektiğini o kalabalık ortamları oluşturmamanın önemli olduğunu görüyoruz.

Bilim Kurulumuz özellikle bizim Türkiye olarak toplumsal farklılığımızı göz önüne alarak evdeki kişilerle birlikte 10 kişiyi geçmemek şeklinde aile içi temasların mümkün mertebe azaltılması konusunda tavsiye ve önerisi oldu.

Şu dönemde artış olan illerimizde tedbirlere uymakla, filyasyonu sahada yoğun yapmakla sonuç aldığımızı çok iyi biliyoruz. Bunu Diyarbakır, Urfa, Ankara'da gördük. Şu an Ankara'daki yüzde 5 dediğimiz artış hastanelerde yatışlara yansıması olmadı. Bu yükselişin nasıl düşebileceğini toplum olarak da biliyoruz. Toplumun hassasiyet gösterip maske ve mesafe noktasında kalabalık oluşturmaması noktasında hassasiyetle, semptom olduğu takdirde farklı, değişken tedavilerimiz sözkonusu.

Vatandaşımızla birlikte tedbirlere hassasiyetle uyarak, maskenin altını çiziyorum, önümüzdeki dönem viral artışların yoğun olacağı bir dönem. Maskenin ve mesafenin önemli olduğunu yüzde 90'ların üzerinde koruduğunu biliyoruz. Önümüzdeki günlerde daha da azalabileceğini düşünüyoruz, güney yarımkürede görüldüğü şekilde. Güney yarım kurede gribin belirgin şekilde azaldığını görüyoruz. Maskenin virüs yükünü azaltan bir rolü olduğunu biliyoruz. Daha ağır geçirmeme durumunun da olabileceğini söyleyebiliriz.
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile