Bakan Kurum Açiklamasi '1 Yil Içerisinde Ülkemize 2 Milyon Yeni, Saglam Ve Güvenli Konut Kazandirmis Olacagiz'

Çevre, Sehircilik ve Iklim Degisikligi Bakani Murat Kurum, Cumhurbaskani Recep Tayyip Erdogan Baskanliginda Cumhurbaskanligi Dolmabahçe Ofisi’nde gerçeklestirilen “Türkiye Ulusal Risk Kalkani Modeli”nin ilk toplantisinda açiklamalarda bulundu. Kurum, Türkiye’de sehirlerin basta deprem olmak üzere sel ve kuraklik gibi afetlere daha hazirlikli hale getirilecegini açikladi.

“Bugüne kadar 360 bin çadir kurularak 1 milyon 440 bin vatandasimizin barinmasi saglanmistir”

Bakan Kurum, enkaz arama-kurtarma çalismalari yürütülürken, vatandaslarin geçici barinma ihtiyaçlarini karsilayabilmek amaciyla yine AFAD’la birlikte tüm illerdeki koordinasyon merkezleriyle bugüne kadar 360 bin çadir kuruldugunu hatirlatarak, “Bu çadirlarda 1 milyon 440 bin vatandasimizin barinmasi saglanmistir. Yine ayni anlayisla konteyner kentlerimizi kuruyoruz. AFAD’imiz, TOKI’miz, Emlak Konut’umuz, belediyelerimiz, buradaki bagisçilarimiz ve sivil toplum örgütlerimizle birlikte gerek prefabrik, gerek çelik, gerek konteyner, gerek yigma malzemelerden tüm illerimizde Hatay’imizda, Malatya’mizda, Kahramanmaras’imizda, Gaziantep’imizde konteyner kentlerinin kurulumunu baslattik. Ne kadar ihtiyaç varsa yine koordinasyon içerisinde süreçlerimizi yürütüyoruz ve burada da vatandasimizi bir an önce daha güvenli alanlara çekebilmek adina yapilarimizi hizli bir sekilde insasini gerçeklestiriyoruz” seklinde konustu.

“Su ana kadar 1 milyon 582 bin binada tespit yapildi. 4 milyon 859 bin bagimsiz bölüm incelendi”

Bugüne kadar 7 bini askin personelle hasar tespit çalismalari yaptiklarini vurgulayan Bakan Kurum, “Toplam 1 milyon 582 bin binada hasar tespit çalismasi yapildi ve bu çerçevede 4 milyon 859 bin bagimsiz bölüm incelendi, bu bagimsiz bölümlerden 214 bin 577 tanesinin acil yikilacak, agir hasarli veya yikik oldugunun tespitini yaptik. Bu da 608 bin bagimsiz bölüme tekabül ediyor. Bu bagimsiz bölümlerin 481 bini de konut içerikli binalarimizi olusturuyor. Yine baktigimiz tescilli yapilarimizin, tarihimizin de bu manada zarar gördügünü bazi tarihi eserlerimizin yikildigini görüyoruz. Bu çerçevede Hatay’daki Ulu Camimiz, Adiyaman’daki Ulu Camimiz, yine Aziz Nikola Rum Ortodoks Kilisesi, Darb-i Sak Kalesi, Gaziantep Kalesi gibi birçok tarihi eserimizin de yikildigini görüyoruz. Bu tarihi eserlerle ilgili de Kültür ve Turizm Bakanligimiz restorasyon çalismalari ile ilgili sahada bir fiil çalismalarini yapiyorlar” diye konustu.

“Yikilan binalarin yüzde 96,69’u 99 öncesi yapilan yapilar”

Yikilan binalarla ilgili de bilgi veren Bakan Kurum, sunlari ifade etti:

“Yüzde 96,69’unun, 1999 öncesi yapilan yapilar oldugunu görüyoruz. Yeni yönetmelige göre, yani 2002’deki yapilan düzenlemeler, yapi denetim sistemindeki düzenlemeler, yeni deprem yönetmeligi ile birlikte yapmis oldugumuz düzenlemeler çerçevesinde yikilan binalarin sadece yüzde 3,3’ü 1999 sonrasi yapilan yapilar oldugunu görüyoruz. Bu binalarda 145 bin vatandasimizin yasadigini da tespit ettik. Yine burada 98 öncesi yapilarla sonrasi yapilarin yikim karsilastirmasini görebiliyoruz. Kahramanmaras merkeze baktigimizda aslinda burada 2004’deki yerlesimle 2022’deki yerlesimdeki uydu haritalarini kiyas ettigimizde, 1999 öncesi yapilarin yogun bir sekilde yikildigini görüyoruz. Yine ayni durumu Hatay için inceleyecek olursak, 2006’daki Hatay’imizin yerlesimine baktigimizda, 2023’deki yerlesimde yogun yikimin yine eski yapilarin oldugu alanda sivilasmanin ve zemin kalitesinin düsük oldugu alanda oldugunun tespitini yapmis olduk.”

“Binalarin en dogru yere yerlesmesiyle ilgili hocalarimizla, bilim insanlarimizla beraber çalisma yürütüyoruz”

Bakan Kurum, binalarin yikilma nedenlerini bilim insanlarinin da görüsleri dogrultusunda teshis edebilmek için ekiplerin fiilen sahada çalistiklarini ifade etti.

Cumhurbaskani Erdogan’in talimatlari dogrultusunda yerlesim alanlarini 1 milyon 180 bin konut yaptiklarini belirtirken Bakan Murat Kurum, “Nasil bunlar dimdik ayakta durduysa, ayni anlayisla yapmaya çalisiyoruz. Burada fay hattina olan mesafesini, zemindeki sivilasma, yine seçim noktasinda iste sivilasma kaynakli yikimin olup olmadiginin tespitlerini yapiyoruz. Bu çerçevede binalarin yine yerlesim noktasinda en dogru yere yerlesmesiyle ilgili hocalarimizla, bilim insanlarimizla beraber bu çalismalari yürütüyoruz.” ifadelerine yer verdi.

“Cumhuriyet tarihinin en büyük afet konut yapim seferberligi kapsaminda 405 bin afet konutunun yapimini baslattik”

Cumhuriyet tarihinin en büyük “Afet Konut Seferberligi”nin yürütüldügünü hatirlatan Bakan Kurum, “Fay hatlarina uzakliklari hem yatayda hem düseyde deformasyon haritalarini çikardik ve bu haritalar çerçevesinde de yerlesimleri belirliyoruz. 405 bin afet konutunu Cumhuriyet tarihinin en büyük afet konut yapim seferberligi kapsaminda baslattik. Bu kapsamda 83 bin köy evini de illerimizde tespitler çerçevesinde çalismalarimizi yürütüyoruz. Bu çalismalari büyük bir hassasiyetle; sahadaki zemin etüt ekiplerimizce hocalarimizla es güdüm içinde onlarin görüsleriyle birlikte yapiyoruz. 21 Subat’ta basladigimiz sürecimize bugüne kadar 16 bin, bugün ki 21 bine ulasti. 21 bin afet konutumuzda da sözlesmelerimizi yapip ilk kazmalarimizi vurmus oluyoruz” degerlendirmesinde bulundu.

“250 bin konutun dönüsümü sahada fiilen sürüyor”

Türkiye’nin bir deprem ülkesi oldugunu vurgulayarak, bugüne kadar Kahramanmaras merkezli depremler dahil 120 bini askin canin yitirildigini söyleyen Kurum, Cumhurbaskani Erdogan’in tüm dünyaya örnek olacagi bir kentsel dönüsüm projesi baslattigini vurgulayarak sunlari söyledi:

“Cumhurbaskanim, 2013 yilinda bedeli ne olursa olsun bizlere ‘dönüstürecegiz’ talimatini verdiniz. Bu çerçevede bu güne kadar 3.3 milyon konutun dönüsümü yerinde, gönüllü ve hizli yapilmistir. Vatandasimizin rizasi alinmistir. 1994’te belediye baskani oldugunuz dönemde Basaksehir’de ilk örnegini yaptiginiz ve tüm Türkiye’ye yaydiginiz sosyal konut anlayisi ile birlikte bugüne kadar 1 milyon 180 bin sosyal konut yapilmistir. Yine bugün 81 ilimiz, 922 ilçemizde kentsel dönüsüm çalismalari çerçevesinde 250 bin konutun dönüsümü sahada fiilen devam etmektedir.”

“Deprem bölgesinde tarihimizi, ecdadimizin bize biraktigi kültürü, emaneti koruyacak anlayisla projelerimizi gerçeklestirecegiz”

Bakan Kurum, “Tarihe vefa, geçmise saygi” anlayisiyla tarihi kent meydanlarinin ihyasi için çalismalar yürüttüklerini dile getirerek, “Kahramanmaras merkezli depremde de anlayisimiz bu olacak. Tarihimizi, ecdadimizin bize biraktigi kültürü, emaneti koruyacak anlayisla yine projelerimizi gerçeklestirecegiz. Bursa’da, Bitlis’te, Edirne Selimiye Camii’nde, Erzurum’da oldugu gibi yine ayni anlayisla Kahramanmaras’imizda, Hatay’imizda da yapacagiz. Bir taraftan da sehrin ekonomisini ayaga kaldirmamiz gerekiyor. Su an AFAD koordinasyonunda geçici ticari ünitelerin yapim süreçlerini baslattik. TOKI’yle Emrah Konut’la yine AFAD’imizla bunlari yapacagiz. Ardindan da sehrin sanayisi için yine Sanayi ve Teknoloji Bakanligimizla birlikte buradaki sanayiyi ayaga kaldiracak çalismalari da hep birlikte yapiyor olacagiz. Köylerimizde tarim köy uygulamalariyla birlikte köye kirsala dönüsü tesvik edecek uygulamalarimiza devam edecegiz. Iskan Kanunu çerçevesinde Yusufeli’nde bütün illerimizde yapilan çalismalarimizi, Tarim ve Orman Bakanligimizla DSI’mizle uyum içerisinde yürütüyoruz” seklinde konustu.

“Son 1 yil içerisinde ülkemize, 2 milyon yeni, saglam ve güvenli konut kazandirmis olacagiz”

Bakan Kurum, Türkiye genelinde devam eden kentsel dönüsüm projeleri, Cumhuriyet tarihinin en büyük sosyal konut hamlesi olan “Ilk Evim” projesi ve afet konutlari hakkinda ise sunlari söyledi:

“Devam etmekte olan kentsel dönüsüm konutlarimiz 250 bin, sosyal konutlarimiz 250 bin ve Pazarcik merkezli deprem sonrasi yapilacak konut sayisinin da 500 bin oldugunu düsündügünüzde; yaklasik 1 milyon yeni konutun yapimi ve 1 milyon konut amaçli arsa tahsislerimizi de hesap ettiginizde son 1 yil içerisinde ülkemize 2 milyon yeni, saglam ve güvenli konut kazandirmis olacagiz. Hedefimiz 2035 yilina kadar tüm Türkiye’de dönüsüme girmemis alan kalmamasini istiyoruz.”