Bakan Simsek Açiklamasi 'Küresel Ekonomik Görünümde Türkiye Lehine Daha Olumlu Bir Arka Plan Var'

Hazine ve Maliye Bakani Mehmet Simsek, Sakarya’nin Sapanca ilçesinde düzenlenen zirveye katildi.

Programdaki konusmasinda, yeni programin uygulanmasina yönelik gelismelerden ve gelecek dönem vizyonlarindan bahseden Bakan Simsek, “Küresel ekonomik görünüme baktiginiz zaman Türkiye lehine daha olumlu bir arka plan var. Birincisi bizim ana ticaret ortaklarimizda bir toparlanma öngörülüyor, bu iyi bir haber. Biz büyümeyi yeniden dengelerken iç talebin bir miktar yumusadigi bir dönemde tabii ki dis destekleyici olmasi bizim için çok önemli. Ikincisi küresel dezenflasyon devam ediyor. Her ne kadar son asamadaki düsüs biraz zorlayici da olsa küresel dezenflasyonun devamini bekliyoruz. O da belki beraberinde, dünyanin önde gelen merkez bankalarinin finansal piyasalara yönelik olarak finansal sartlari daha destekleyici hale getirme dolayisiyla bizim gibi ülkelere fon akisina daha destekleyici bir sürece girme ihtimalleri yüksek” dedi.



“Önümüzdeki 5 yillik perspektifte küresel büyüme her ne kadar dirençliyse de nispeten yavas seyredecek"

Bakan Simsek, “MTA piyasalarina baktigimiz zaman IMF’nin öngörüsü reel olarak MTA fiyatlarinin istikrarli bir sekilde devam edecegi yönünde. O anlamda da destekleyici jeopolitik gelismeler önemli. Ama bu gelismeler aslinda bölgede, Türkiye’nin stratejik önemini de ön plana çikartacak. Dolayisiyla küresel arka plana baktigimiz zaman Türkiye’yi daha destekleyici bir arka plan söz konusu. Burada gördügünüz gibi özellikle Avrupa genel olarak Avrupa’daki toparlanma, Orta Dogu ve Afrika’daki toparlanma çok net bir sekilde bu sene ve gelecek sene daha destekleyici bir noktada olacak. Küresel dezenflasyon devam ediyor. Muhtemelen beraberinde Feld ve IsDb faiz indirimlerini piyasa öngörüyor ve muhtemelen beraberinde getirecek. MTA fiyatlari da az önce söyledigim gibi reel olarak sabit kalacak. Tabii jeopolitik gelismelerle finansal stres arasinda bir ayrisma var. Piyasalar jeopolitik gelismeleri fiyatlamiyor, umursamiyor gibi bir durum söz konusu. Önümüzdeki 5 yillik perspektifte küresel büyüme her ne kadar dirençliyse de nispeten yavas seyredecek çevirecek. Ama orta vadede büyümeyi olumlu yönde etkileyecek bir yapay zeka kullanim beklentisi var. Yapisal reformlar esas belirleyici olacak. Bu iki faktör orta uzun vadeli büyümeyi olumlu etkileyebilir. Asagi yönlü de maalesef ticarette parçalanma, ticarette korumacilik önemli bir negatif faktör” diye konustu.



“Orta vadeli programimiz arzulanan sonuçlari veriyor”

Simsek, “Türkiye’nin orta vadeli bir programi var bildiginiz gibi. Bunu geçen eylül ayinda açikladik. Ve güçlü bir sekilde uyguluyoruz. Öncelikle sunu söyleyeyim, programimiz çalisiyor ve arzulanan sonuçlari veriyor. Programi güçlendirecegiz ve Türkiye’nin makro ekonomik sorunlarini çözmekte son derece kararliyiz. Orta vadeli programa baktiginiz zaman aslinda en büyük önceligimiz tabii ki fiyat istikrari. Çünkü fiyat istikrari olmadan sürdürülebilir yüksek büyümeyi yakalamamiz zor. Fiyat istikrarini destekleyici nitelikte mali disiplin ve bunun bir yan ürünü olarakta daha sürdürülebilir bir cari açik öngörüyoruz. Bütün bunlari, kazanimlarimizi kalici hale getirecek yapisal dönüsümü de bu program içeriyor. Orada tabii ön plana çikan yesil dönüsüm, dijital dönüsüm bir de yeni sanayi politikasi. Türkiye’de sanayide dönüsümden kastimiz ekonomideki kompleksi artirip katma deger zincirinde yukarilara çikip Türkiye’nin tabii ki bu sanayide dönüsüm üzerinden zenginlesmesini, refah bir ülke olmasini saglamak. Ama nihai hedefimiz bütün ülkelerin nihai hedefi saglikli, sürdürülebilir yüksek büyümedir. Neden fiyat istikrari önemli? Az önce de ifade ettim makro finansal ve istikrar ve öngörülebilirlik açisindan fiyat istikrari en önemli bilesen. Kaynaklarin etkin bir sekilde verimli alanlara, tahsisi, kanalize edilmesi açisindan fiyat istikrari çok degerli, çok önemli. Firmalarimizin is dünyasinin, is insanlarimizin uzun vadeli finansmana makul maliyetlere erismesinin tek yolu fiyat istikrarindan geçiyor. Sürdürülebilir yüksek büyüme tabii ki fiyat istikrariyla mümkündür. Bir de diger önemli bir çikti da daha adil bir gelir dagilimi. Çünkü enflasyon sonuçta bir vergi. Merkez Bankamizin bir dezenflasyon patikasi var” seklinde konustu.



“Enflasyonu indirme konusunda yol aldik, sonuçlarini yilin ikinci yarisinda alacagiz”

Bakan Mehmet Simsek, “Biz 2023’ün Haziran ayi ile 2024 Haziran dönemini bir dezenflasyon dönemi olarak hiçbir zaman ön görmedik. Biz bunu bir geçis dönemi olarak öngördük. Daha sonra bir kontrol dönemi ve dezanflasyon dönemi var güçlü bir sekilde. Dolayisiyla dezenfilasyon bu yilin ikinci yarisina baslayacak, biz bunu geçen Haziran ayinda da, Temmuz ayinda da bu yilin basinda da söyledik. Dolayisiyla dezenflasyona geçis için para politikasinda bir normallesme süreci gerekiyordu. Yeniden insa süreci gerekiyordu para politikasinda. Ve bunu su anda Merkez Bankamizin tabii ifadesiyle basarmis durumdayiz. Biliyorsunuz para politikasinin aktarim mekanizmasi gecikmeli çalisiyor. Bizim gibi ülkelerde çok etkin olmasa da önemli bir alan. Dolayisiyla dezenflasyonu önümüzdeki dönemde destekleyecek ilave adimlar atacagiz. Bu adimlar daha çok maliye politikasi alaninda ve yasal reformlar aninda olacak. Dezanflasyonu düsürmek zaman aliyor, enflasyonu düsürmek sok öncesi döneme dönmek bütün dünyada bir süreç isidir. Yani enflasyonla mücadele bir süreç isidir. Geçen sene bir çalisma yayinlandi 56 ülkede yüz tane dezenflasyon programi incelendi. Orada sonuç olarak enflasyonun sok öncesi döneme dönmesi ortalama 3,4 yil aliyor. Aslinda bizim programda asagi yukari o perspektifle hazirlanmis, o perspektifi içeren bir program. Onun için bazi kesimler iste su yapildi, bu yapildi, enflasyon niye hala inmiyor? Degerlendirmelerinde bulunuyorlar. Bunun bir süreç oldugunu, para politikasinin gecikmeli sekilde etkide bulundugunu bir kere hatirlamak lazim. Maliye politikasinda da deprem etkisini tabii göz ardi edemeyiz. Geçen sene deprem hariç bütçe açiginin Milli Gelire orani yüzde 1,6. Dolayisiyla o hususu da tabii ki göz önünde bulundurmak gerekiyor. Peki enflasyonu nasil indirecegiz? Siki para politikasi, siki maliye politikasi hedeflerle uyumlu bir gelirler politikasi, yapisal dönüsüm ve verimlilik artisi. Bu konuda epey mesafe yol aldik ve sonuçlari yilin ikinci yarisinda almaya baslayacagiz” ifadelerini kullandi.