Bakan Şimşek, Mhp'li Taner'in 'Varlık Barışı' Sorusuna Cevap Verdi

21 Nisan 2010 tarihinde TBMM'ye Varlık Barışıyla ilgili olarak Bakan Şimşek'in yazılı olarak cevaplaması istemiyle soru önergesi veren Recep Taner, "Varlık Barışı çerçevesinde Türkiye'ye 7,1 milyar dolar getiren T.C. vatandaşı olan ve İşviçre de yaşayan şahsın kimliğini açıklamayı düşünüyor musunuz? Bu paranın özellikle İsviçre gibi kara para aklanan ve gizli hesaplar açılan bir ülkeden gelmiş olması konusunda ne düşünüyorsunuz? Toplam olarak Varlık Barışı ile gelen paranın miktarı ne kadardır? Hükümet olarak Varlık Barışının çıkarılması esnasında toplamayı amaçladığınız vergi miktarı ne kadardır? Ne kadarı gerçekleşmiştir?" demişti.
MHP'li Taner'in soru önergesini yazılı olarak cevaplayan Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, "5811 sayılı Bazı Varlıkların Milli Ekonomiye Kazandırılması hakkındaki Kanunun 1.inci maddesinde amacının, gerçek ve tüzel kişilere ait olup yurt dışında bulunan para, döviz, altın, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarının ekonomiye kazandırılması ve taşınmazların kayda alınması ile yurt içinde bulunan ancak işletmelerin öz kaynakları içinde yer almayan bu türden varlıkların sermaye olarak konulmak suretiyle işletmelerin sermeye yapılarını güçlendirmek olduğu belirtilmiş olup, bu kanun çerçevesinde yurt dışında bulunan varlıkların beyanı halinde bu varlıkların değerleri üzerinden yüzde 2, yurt içinde bulunan ancak işletmenin öz kaynakları içinde bulunmayan varlıkların bildirimi halinde ise değerleri üzerinden yüzde 5 oranında bir vergi alınması öngörülmüştür" dedi.
Varlık Barışı uygulaması kapsamında 22 Haziran 2010 tarihi itibariyle beyan edilen varlıkların toplam değerinin 47 milyar 903 milyon 481 bin 352 TL olduğuna işaret eden Bakan Şimşek, "Bunun 27 milyar 896 milyon 652 bin 135 TL'si yurt dışı varlıklara ilişkindir. Beyan edilen varlıkların toplam değeri üzerinden 1 milyar 558 milyon 277 bin 204 TL vergi tahakkuk ettirilmiş olup, bunun 1 milyar 062 milyon 651 bin 816 TL.si tahsil edilmiştir. Bu açıklamalara göre kanunun amacı göz önünde bulundurularak yukarıda belirtilen rakamlara hedeflene amaca ulaşıldığı görülecektir. Öte yandan vergi usul kanununun 'Vergi mahremiyeti' başlıklı 5. maddesinde 'Aşağıda yazılı kimseler görevleri dolayısıyla mükellefin ve mükellefle ilgili kimselerin şahıslarına muamele ve hesap durumlarına, işlerine, işletmelerine, servetlerine veya mesleklerine müteallik olmak üzere öğrendikleri sırları veya gizli kalması lazım gelen diğer hususları ifşa edemezler ve kendilerinin veya üçüncü şahısların nef'ine kullanamazlar' hükmü bulunmakta olup, bu düzenleme dikkate alındığında soru önergesinde yer alan diğer hususlara cevap verilmesi mümkün görülmemiştir" şeklinde konuştu.