Bakan Tunç Açiklamasi 'Filistin'de 3 Bin 500'Den Fazla Çocuk Katledildi'

Bakan Tunç Açiklamasi 'Filistin'de 3 Bin 500'Den Fazla Çocuk Katledildi'

Adalet Bakani Yilmaz Tunç, Israil’in insanlik disi saldirilarinda 8 bine yakin insanin hayatini kaybettigini belirterek, "Bunlar sivil insanlar, 3 bin 500’den fazlasi çocuk, 444 bebek katlediliyor ve dünya susuyor“ dedi.

Adalet Bakani Yilmaz Tunç ile Aile ve Sosyal Hizmetler Bakani Mahinur Özdemir Göktas, Ankara’da düzenlenen Uluslararasi Aile Hukuku Sempozyumu’na katildi.

"Aile Mahkemelerinin Etkinliginin Arttirilmasi: Aile Üyelerinin Haklarinin Daha Iyi Korunmasi Ortak Projesi" çerçevesinde Avrupa Birligi ve Türkiye Adalet Akademisi tarafindan ortak düzenlenen sempozyumun açilisinda konusan Bakan Tunç, 7 Ekim’den bu yana devam eden Israil’in saldirilarinda hayatini kaybeden Filistinlilere rahmet dileyerek, sivillere saldiran Israil’i lanetledi.

“8 bine yakin insan hayatini kaybetti””

Tarihin gördügü en büyük utanç tablolarindan birisinin Gazze’de yasandigini söyleyen Tunç, “Disisleri Bakanimiz yogun bir diplomasi faaliyeti göstererek oradaki çocuk katliamlarinin, sivil katliamlarinin durmasi noktasinda yogun bir gayret gösterdi. Bütün dünyanin burada sesini çikarmasini istiyoruz. Burada Avrupa Birligi’nin, Avrupa Konseyi’nin kadin haklari ve çocuk haklari konusunda hassas oldugunu görüyoruz ve takdirle karsiliyoruz. Burada Avrupa Birligi ve Avrupa Konseyi temsilcileri kadinlarin, çocuklarin korunmasi noktasindaki fikirlerini ifade ederken sunu da beklerdik ‘Filistin’deki kadin katliamlarinin, çocuk katliamlarinin durdurulmasi noktasinda da Avrupa Birligi olarak, Avrupa Konseyi olarak yüksek sesle sesimizi yükseltiyoruz’ demelerini de beklerdik. Bundan sonra da bunu bekliyoruz. Bu insanlik disi saldirilarda 8 bine yakin insan hayatini kaybetti. Bunlar sivil insanlar, 3 bin 500’den fazlasi çocuk, 444 bebek katlediliyor ve dünya susuyor. Maalesef hep beraber üzülerek görüyoruz dini, dili, irk, rengi ne olursa olsun bir yasindaki bebekler bombalarin altinda can verirken, dünya liderlerinin, devlet baskanlarinin ve hükümet baskanlarinin sessiz kalmasi demek o bebeklerin katliamina ortak olmasi demektir. Israil’in bir örgüt gibi davranmasinin önüne geçilmelidir” ifadelerini kullandi.

Sempozyumda anayasal düzeyde aile ilgili yapilan düzenleme ve çalismalara deginen Tunç, sunlari söyledi:

“Aile hukuku alaninda uygulamaya dair ihtiyaçlarin giderilmesi bugüne kadar öncelikli hedeflerimiz arasinda yer aldi. Son 21 yilda özellikle kadin haklari ve aile hukuku alaninda anayasal düzeyde sessiz devrim niteliginde birçok düzenleme yaptik. 2003 yilinda aile mahkemelerinin kurulmasini sagladik. 2004 yilinda kadin ve erkeklerin esit haklara sahip olduguna iliskin Anayasa degisikligini gerçeklestirdik. 2010 yilinda kadinlara pozitif ayrimcilik düzenlemesini anayasal güvenceye kavusturduk. 2011 yilinda Aile Bakanligi kuruldu. 2012 yilinda da çok önemli bir yasal düzenleme, ailenin korunmasi ve kadina karsi siddetin önlenmesi kanunu yürürlüge girdi. Burada özellikle sunu ifade etmek istiyoruz. Kadina yönelik siddet noktasinda, kadinin korunmasi noktasinda hassas oldugumuzu ve bu kanunun uygulanmasi noktasindaki çabalari yargi mensuplarimizin titiz çalismalarini takdirle karsiliyoruz. Adalet Bakanligi bünyesinde de Cumhurbaskanligi Kararnamesi ile 2020 yilinda Adli Destek ve Magdur Hizmetleri Dairesi Baskanliginin kurulmasini saglayarak, çocuklar ve kadinlar basta olmak üzere adli süreçte suç magdurlarinin korunmasini amaçladik.”

Bakan Tunç, son 21 yilda kadinlarin oldugu gibi çocuklarin haklarini genisleten birçok yeniligi de hayata geçirdiklerini söyledi.

Tunç, söyle devam etti:

“Sadece Anayasa’daki düzenlemeler degil 2005 yilindaki çocuk koruma kanunu kapsaminda da çocuklara yönelik koruma tedbirleri anlaminda da önemli ilerlemelerin saglandigini ifade etmek istiyorum. Ceza mevzuatimizda yaptigimiz düzenlemelerle çocuk ceza adaleti sistemi ile ilgili önemli hem düzenlemeler hem de uygulamalar gerçeklestirmeye devam ediyoruz. Özellikle son zamanlarda artik çocuk adalet merkezlerini devreye almaya basladik. Ilk uygulamalari bazi illerimizde basladi.

Ayri adliyelerde çocuklarimiz yargi ile ilgili sorusturma ve kovusturmalara tabi tutulacak ve onlarin örselenmeden çocugun üstün yarari gözetilerek uygulamalarin yapilmasini saglamanin gayreti içerisindeyiz. Yillardir tartisilan çocuk teslimi ile ilgili hususa da bir çözüm bulduk. Orada da yine çocuk tesliminin icra yoluyla degil, Adalet Bakanligi bünyesindeki Adli Destek ve Magdur Hizmetleri Daire Baskanligi ve illerde ve ilçelerdeki adli destek ve magdur hizmetleri müdürlükleri, müdürlükler yoksa asliye hukuk, aile mahkemelerindeki yazi isleri müdürlerinin koordinasyonunda gerçeklestirilmesine ve bir esya gibi zorla çocugun bir taraftan bir tarafa geçirilmesine yönelik o çirkin görüntülerin, hepimizin rahatsiz eden, hepimizin yüregini sizlatan o görüntülerin ortadan kaldirilmasi ile ilgili yasal düzenlemeyi hayata geçirdik ve bunu ücretsiz yaptik.”

Çocuk görüsme merkezlerini tüm ülke genelinde yayginlastirdiklarini belirten Bakan Tunç, konusmasini söyle noktaladi:

“Çocuklarin üstün yararini gözetecek psikologlar, sosyologlar, sosyal çalismacilar esliginde ve bu alanda rehber ögretmenler esliginde uygulamanin çocuk üstün yararini gözeterek yapilmasini saglamis olduk. Bu uygulamayla 592 aile adliye çevresinde 792 çocuk görüsme merkezi faaliyetine devam ediyor. Su ana kadar bu çocuk görüsme merkezlerinde bin 724 çocuk teslimi ve 17 bin 353 kisisel iliski dosyasi olmak üzere toplamda 19 bin 77 dosyada 122 bin 518 islem gerçeklestirdigini görüyoruz. Haftaya da yine çocuk teslimi ile ilgili bir çalistayimiz olacak. Burada da yine uygulama sorunlarini tekrar masaya yatirip, yapilmasi gereken hususlar, uygulamada bir eksiklik var mi yok mu gözden geçirecegiz.”

Program sonrasi Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) Türkiye Isçi Partisi (TIP) Hatay Milletvekili Can Atalay ile ilgili karari hakkinda açiklamada bulunan Bakan Tunç, “Burada yargiyi ilgilendiren bir konu söz konusu. Yarginin önündeki bir konuyla ilgili degerlendirme yapmam dogru degil. Yorum farkiyla bazi maddelerin yok sayilmasi da Anayasa’ya aykiri. Yargi sürecini bekleyecegiz, karara saygi duyacagiz. Hukuk devletini zedeleyecek bir yorumdan kaçinmak gerekir. Hep beraber Yargitay’in verecegi karari bekleyecegiz, süreci izleyecegiz. Hep birlikte hukuk devletini koruyalim, Anayasa’ya uyalim” dedi.

Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile