Balcı Açıklaması

Eğitimci yazar Mahmut Balcı da, ‘Din Eğitimi ve Öğretiminin Güncel Meseleleri’ başlığı altında ‘Etkili Öğretmenlik, Tecrübe Paylaşımı’ konulu bir sunum yaptı. Çeşitli okullarda görev yapan öğretmenlerin katıldığı seminerde konuşan Mahmut Balcı, şunları söyledi:
“Her öğretmenin hayat devam ederken değişimin ve dönüşümün devam ettiğini bilmesi gerekir. Her etkinlikten öğreneceğimiz var demeliyiz. Olaylar birlikte analiz edilince daha çok şey fark edilir ilkesini önemsemeliyiz. Zaman zaman dönüp yaptığımız işin verimli olup olmadığını, işlerin yolunda gidip gitmediğinin kritiğini yapmak gerekiyor. Hizmet içi seminerlerin bu anlamda birçok yararı olmaktadır. Seminerler kafa ve beden konforunuzu biraz bozmalı. Fakülteden aldığımız bilgilerle yetinmemeliyiz. Zaman zaman öz eleştiri yapmalıyız. Ortada bu kadar yanlış varsa demek ki verdiğimiz eğitim amacına ulaşmıyor. Oturup kendimizi ve mesleğimizi nasıl yaptığımızı, ne tür sorunlar yaşadığımızı, neler yapmak gerektiğini masaya yatırmamız gerekir.”
Sorunları ve eksiklikleri olan öğrenciden söz ederken aynı şeyi öğretmenler için de düşünmemiz gerektiğini anlatan Balcı, sözlerini şöyle sürdürdü: “Sorunlu öğrenci ya da sorunlu öğretmen yerine sorunlu insandan söz etmemiz gerekir. 'Sorunlu öğrencidir' diye disipline ya da polise gönderilen her öğrencinin bu halinden her öğretmenin önce kendisini vicdanen sorumlu görmesi gerekir. Camdan bakarsak dışarıyı, cama bakarsak camdaki kiri görürüz. Yeni şeyler öğrendiğimizde ne kadar çok az şey bildiğimizi daha iyi fark ederiz. Seminerlerin verimli geçmesi için elbette okullarda, ilçelerde görev yapan idarecilerin de seminerlerle yeterince ilgilenmeleri gerekir.”
Balcı, günümüz eğitimcilerinin materyal, idareci, çevre, fakültede alınan eğitim, velilerin yaşadıkları sorunlar, sosyal medya, etnik yapı, farklı dini inançlar, siyasi ve bazı toplumsal bazı çekişmeler, gençliğin yaşadığı sorunlar, zararlı alışkanlıklar, ders işleme yönteminde yaşanan eksiklik, öğretmenlerin donanım eksikliği, eğitimcilerin yaşadıkları misyon ve vizyon eksikliği, çağın hastalıkları gibi sorunlarla karşı karşıya olduğunu gözlemlediğini söyledi.

"ÖĞRENCİYE OKUL VE DERS SEVDİRİLMELİ"
Milli Eğitim Bakanlığı'nın bu sorunları aşmak için çeşitli çalışmalar yapmasının sevindirici olduğunu anlatan Balcı, “Ancak, sahada olan idareci ve öğretmen kadrosunun da üzerine düşen sorumluluğu yapması gerekir. Eğitim kurumlarında yaşanan yönetici değişikliğini bünyenin yenilenmesi açısından gerekli görüyorum. Ancak bu çalışmalar geç yapıldığı için bazı aksamalara da neden olmaktadır. Din kültürü ve ahlak bilgisi öğretmenleri ile imam hatip okullarında görev yapan öğretmenlerin daha çok özverili olmaları gerekir. Öğrencilere okulun ve derslerin sevdirilmesi, derslere karşı ilgisiz öğrencilerin kazanılması için çaba gösterilmesi gerekir. Din eğitimcisi olan öğretmenin diğer öğretmenlere göre daha fazla sosyal sorumluluğu vardır. Din eğitimcisi öğretmenlerin ilkokul 4. sınıftan itibaren din kültürü ve ahlak bilgisi dersi alan yaklaşık 12 milyon öğrenci ile muhatap olmanın gereklerini ve hakkını yerine getirmesi gerekir. Bunun için öğretmenlerin daha sosyal olmaları için çeşitli etkinliklere katılması ve öğrencilerini de kültürel ve sosyal etkinliklere katmak üzere çaba göstermeleri gerekir. Teorik konulardan daha çok hayatın içinden konularla ilgili çalışmalar yapılmalıdır. Öğrencilerden gelecek ayrıştırmayı, ötekileştirmeyi çağrıştıracak cevaplardan da uzak durulmalıdır. Öğrencilerin değerler eğitimini içeren yarışmalara katılımı teşvik edilmelidir” ifadelerini kullandı.

Esenler İlçe Milli Eğitim Şube Müdürü Feyzullah Sert de yaptığı konuşmada, eğitim dönemi öncesinde düzenlenen eğitim seminerlerinin öğretmenler için birçok yararı olacağını belirtti.