Balyoz Avukatlarından Mahkemeye Tepki

"Balyoz" davasında sanıklara savunmaları için son kez süre verilirken, duruşmaya katılmayan avukatlar hukuk dışı uygulamalarla davanın sürdürüldüğünü savunarak mahkeme heyetine tepki gösterdi.

" Balyoz Planı" iddialarına ilişkin 250'si tutuklu 365 sanıklı davaya devam edildi. İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi'nce Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi'nin yanında bulunan büyük salonda yapılan duruşmada eski Hava Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Halil İbrahim Fırtına, eski Deniz Kuvvetleri Komutanı emekli Oramiral Özden Örnek, eski 1. Ordu Komutanı emekli Orgeneral Çetin Doğan, MHP İstanbul milletvekili emekli Korgeneral Engin Alan'ın da aralarında bulunduğu 222 tutuklu sanık hazır bulundu.

Duruşmaya Çetin Doğan’ın avukatı Hüseyin Ersöz'ün de aralarında bulunduğu 6 avukat dışında başka avukat katılmadı. Duruşma savcısı Hüseyin Kaplan, Balyoz Davası'nın bir başka mahkemede görülmesi talebini geri çekerken, sanıklara savunmaları için son kez süre verildi.

Duruşma arasında cezaevinde önünde açıklama yapan avukat, mahkeme heyetine tepki gösterdi. Avukatlar adına açıklama yapan Salim Şen, hukuk dışı uygulamalarla davanın sürdürüldüğünü savundu. Şen, “Bugün geldiğimiz noktada mahkeme tüm bu hukuk dışı uygulamalarını aynen sürdürmeye devam etmektedir. Sanıkların temel bir insan hakkı olan adil yargılanma haklarını adeta hiçe sayarak, savunma haklarını yok sayarak savunma hakkı tanımaksızın hükümle davanın sonuçlanma aşamasına geldiğini bizlere açıklamıştır. Biz savunma avukatları olarak mahkemenin bugüne kadar sürdürdüğü bu hukuka haykırı, insan haklarını ihlal eden, temel sanık haklarını hiçe sayan uygulamalarını kabul etmiyoruz” dedi.

Çetin Doğan’ın avukatlarından Celal Ülgen ise, “Ulusumuzun bilmesi gereken bir nokta var. İlk kez gerçeklerden korkan bir mahkemeyle karşı karşıyayız. İlk kez bilimden korkan bir mahkemeyle karşı karşıyız. İlk kez avukatların savunmasından korkan bir mahkemeyle karşı karşıyayız. Ama bugün hüküm vermeyle, bu mahkeme bu sorumluluklardan kurtulamayacak. Bunu bütün Türk ulusunun bilmesini istiyoruz. Bu hukuksuzlukları yapanları, sahte delil üretenleri, üretilmiş sahte delilleri gerçekmiş gibi kabul edenleri yasal olarak kaçtıkları yere kadar kovalayacağız” diye konuştu.

Avukat Yahya Koç ise, balyoz davasının tamamen düzenlenmiş bir kurgu filminden ibaret olduğunu savunarak, “Müvekkillerimizin hepsi anasının ak sütü gibi tertemiz ve hukuka saygılı insanlardır. Şuanda gördüğünüz mahkemeler kuruluyor, yeni ceza evleri kuruluyor. Yargılamanın başından itibaren yüze mahkeme, halkla, aileleriyle avukatlarıyla sanıkları birbirinden koparmaya çalıştı ve Silivri gibi İstanbul’un 80 km uzağında yere getirerek bizi burada savunma yapmaya zorladı. Yargılamanın başından itibaren hem basın mensuplarının, hem Türk halkının ve kamuoyunun ciddi anlamda ilgisi varken, aradan geçen 2 yıl süre içerisinde bu ilginin son derece azaldığını ve bugüne mahsus olmak üzere yineden canlandığını görüyoruz. Bu süreç içerisinde avukatlar davalarını takip edemez hale getirildi, sanıklar savunma yapamaz hale getirildi.

Savunmasını yapmak için içgüdüsüyle yapmış olduğu sözlerden dolayı sanıkların, avukatların hakkında suç duyurunda bulunuldu ve ceza almakla karşı karşıya bırakıldı. Bugün duruşma salonunda çok enteresan bir durumla karşı karşıya kaldık. Avukatlar ve sanıklar arasına bariyer konuldu. Bu da hukuk adına çok ayıp bir durumdur” dedi .
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile