Başbakan Davutoğlu Açıklaması (1)

Başbakan Ahmet Davutoğlu, "24 Temmuz'dan bu yana bütün güvenlik birimlerimize Türkiye'nin neresinde olursa olsun ve hangi şer mihraktan beslenirse beslensin terör örgütlerinin tümüyle tasfiyesi için kuvvetli bir siyasi iradeyle talimat verilmiştir" dedi.

Davutoğlu, Çankaya Köşkü'nde düzenlediği basın toplantısında, Hakkari'nin Yüksekova ilçesi Dağlıca bölgesindeki terör saldırısında şehit olan askerlere Allah'tan rahmet diledi.

Önemli coğrafyalardaki ülkelerin ve köklü tarihi birikime sahip milletlerin tarihin önemli eşiklerinde ciddi sınamalarla karşı karşıya kaldığını belirten Davutoğlu, Türkiye'nin de son dönemde çevresindeki gelişmelerle göz önünde bulundurarak, bu sınamaların en kapsamlılarından birini yaşadığını söyledi.

Bütün milletin bunun farkına vararak teröre karşı omuz omuza olması gerektiğini ifade eden Davutoğlu, şunları kaydetti:

"7 Haziran seçimlerini son derece demokratik bir şekilde yaptıktan ve bu seçimlerin neticesinde milli iradenin tecellisiyle birlikte yeni bir döneme adım atma kararlığını yaşadıktan sonra, ülkemiz bilinçli bir şekilde içeriden ve dışarıdan odakların desteklediği eş zamanlı bir terör saldırısıyla karşı karşıya kalmıştır. Her zaman vurguladığımız gibi, bu terör saldırıları karşısında, ülkemizin birliğini ve beraberliğini koruma kararlılığından hiçbir zaman tereddüt göstermedik. Bu kararlılığı en açık şekilde her zaman eylemlerimiz ve söylemimizde ortaya koyduk."

Başbakan Davutoğlu, bölücü terör örgütünün 7 Haziran seçimlerinin hemen ardından Çözüm Sürecini sona erdirdiğini ve silahlı ayaklanma dönemini başlattığına dair açıklamalarla son dönemde yaşananların ilk sinyallerini verdiğine dikkati çekerek, şöyle konuştu:

"DEAŞ terör örgütünün 20 Temmuz'da Suruç saldırısıyla başlayan ve arkasında DHKP-C'nin ve PKK terör örgütünün eş zamanlı gerçekleştirdiği olaylarla tırmanan teröre karşı açık ve kararlı bir iradeyi sergileme vakti gelmişti. 24 Temmuz'dan bu yana bütün güvenlik birimlerimize Türkiye'nin neresinde olursa olsun ve hangi şer mihraktan beslenirse beslensin, terör örgütlerinin tümüyle tasfiyesi için kuvvetli bir siyasi iradeyle talimat verilmiştir. Her şeyden önce bunun bilinmesi gerekir. Eğer zor zamanlarda kararlı bir tavır sergilenmezse nelerle karşı karşıya kalabileceğini çevremizdeki ülkelerden görebiliriz."

Türk Silahlı Kuvvetleri'nin verilen talimatlar çerçevesinde 23 Temmuz'u 24 Temmuz'a bağlayan gece Suriye'nin Türkiye sınırında DEAŞ mevzilerini tamamen tasfiye ettiğini vurgulayan Davutoğlu, bununla birlikte DHKP-C, DEAŞ ve PKK bölücü terör örgütünün şehir unsurlarına karşı kapsamlı bir operasyon başlatıldığını da anımsattı.

Davutoğlu, söz konusu tarihten bugüne kadar birbirini tamamlayan adımların atıldığını bildirerek, şu bilgileri verdi:

"Her şeyden önce bölücü terör örgütünün kuzey Irak'taki lojistik kaynakları, lojistik koridorları, mühimmat depoları, barınakları, karargahları ilk üç dört gün içinde güçlü bir darbeyle tasfiye edilmiş ve arkasından o günden bu güne süre gelen hava harekatıyla da kuzey Irak'taki bölücü terör örgütünün bütün mevzilerine dönük kapsamlı ve etkin bir operasyon yürütüldü. Kuzey Irak'taki bu operasyonla eş zamanlı olarak bu sefer şehirlerimizde halkımızın huzurunu yok etmek için odak oluşturan unsurlara karşı, son dönemde Cizre'de gördüğünüz gibi kapsamlı operasyonlara başlanmış, Hakkari'de de Şemdinli ve Yüksekova'da son derece başarılı operasyonlarla terör örgütünün şehir unsurlarına karşı önemli kazanımlar elde edilmiştir."

Hakkari bağlamında kuzey Irak ile kent merkezi ve kırsalı arasında lojistik koridorları barındıran bölgelere yönelik operasyonların da son dönemde kademeli olarak artırılarak sürdürüldüğünü bildiren Başbakan Davutoğlu, güvenlik güçlerinin diğer şehirlerde de çalışmalarını sürdürdüğünü söyledi.

Dün gerçekleşen operasyonların 2 Eylül'de başladığını ve bu tarihten itibaren Yüksekova ve civarındaki kırsal kesiminde terör örgütünün yuvalandığı mevzilere dönük olarak çok kapsamlı bir operasyonun yürütüldüğünü vurgulayan Davutoğlu, şunları kaydetti:

"Burada hedef açıktır. Türkiye'nin her bir santimetrekaresinde kamu düzenini ve meşru emniyet güçlerinin hakimiyetini tesis etmek. Özellikle bu bölge itibarıyla söylüyorum, hedef açıktır. Yüksekova, Kamışlı ile Dağlıca arasındaki karayolunun emniyetini teminat altına alıp, oradaki vatandaşlarımızın huzur içinde seyahat etmelerini sağlamak. Hakkari ve Yüksekova civarında yürütülen bu operasyonlar son 2 Eylül'den bu yana kademeli bir şekilde ilerleyerek, sarp dağların, yamaçların ve derin vadilerin olduğu Dağlıca bölgesine doğru adım adım geldi. Dün itibarıyla Dağlıca ve civarında yürütülen operasyonlar bu yolun emniyet altına alınması için son derece titiz mayın taramayla yürüyen çalışma esnasında önce güvenlik birimlerimiz önce uzun namlulu silahlı saldırıya, ardından mayınlı saldırılara muhatap olmuş ve anında da cevaplar verilmiş. Dün itibarıyla bu çatışmalar aralıksız devam ederek, bugüne kadar sürmüştür. Güvenlik birimlerimiz, sabahleyin özel komando birlikleri ve özel kuvvetlerle de takviye edilerek bu derin vadide bulunan karayolu üzerindeki alanı kontrol altına almış ve dünkü çatışmalarda şehit düşen kahraman askerlerimize ulaşmış ve tahliye etmiştir."

Bir kez daha çatışmalarda şehit düşen bütün askerlere, polislere, emniyet birimlerine Allah'tan rahmet dilediğini dile getiren Davutoğlu, "Onlar bu ülkenin birliği, beraberliği ve huzuru için canlarını feda ettiler. Minnetle takdirlerimizi bir kez daha ifade ediyorum. Ailelerine sabr-ı cemil niyaz ediyorum" dedi.

Başbakan Davutoğlu, söz konusu dönemlerde dünyanın her yerinde teröre karşı birlik ve beraberliğin en temel ilkelerden biri olduğunu belirterek, terör saldırısına muhatap olan ülkelerde toplumun her kesiminin teröre karşı omuz omuz verdiğine dikkati çekti.

Bugünlerde arzu ettikleri ve alanda kahramanca çarpışan askerlerin görmek istediği tek şeyin milletin her kesiminin terörle mücadele konusunda omuz omuza vermesi olduğunu vurgulayan Davutoğlu, "Şu anda dahi, verdiğimiz talimatlar çerçevesinde ve Türk Silahlı Kuvvetleri'nin, emniyet birimlerinin gerekli gördüğü her alanda operasyon yürümektedir. Dün de bütün o civarda yürüyen operasyonları yakından takip etmekle birlikte bildiğiniz gibi şehit haberlerini alır almaz Ankara'ya intikal ettik. Genelkurmay Başkanımızın, ilgili komutanların ve bakanlarımızın katılıyla konuyu ele aldık, atılması gereken adımları tek tek tespit ettik. Bu çerçevede de bugün yürütülen çalışmalarla bu derin vadilerde özel birliklerimizin yürüttüğü çalışmayla şehitlerimizin tahliyesi mümkün oldu" diye konuştu.

Başbakan Davutoğlu, şöyle devam etti:

"Burada birkaç hususun altını çizmek istiyorum. Birincisi güvenlik güçlerimizin bu yoğun çatışmalar esnasında kahramanca mücadele etmesine dua ile destek veren, onları her an yüreğinde hisseden aziz milletimize teşekkürü bir borç biliyorum. Bütün bu çatışmalarda milletimizin desteği olmamış olsaydı, eğer askerimiz milletimle buluşup, milletimizle birlikte bu kararlı mücadeleyi yürütmüyor olsaydı etrafımızdaki ülkelerde görüldüğü gibi derin toplumsal çatlaklar yaşanabilirdi. Ama bilelim ki bizim askerimiz milletimizin bağrından çıkmıştır. Bilelim ki bu askerlerimizin doğulusu, batılısı, kuzeylisi, güneylisi, Türk'ü, Kürt'ü, Sünnisi, Alevisi yoktur. Bu ülkenin çocuklarıdır ve bu ülkenin çocukları bu ülkeyi sonuna kadar koruyacaklardır. Bu idealle omuz omuza veren doğulu, kuzeyli, güneyli, batılı, Trakyalı Anadolulu, Anadolu'nun Mezopotamya'nın o çocuklarını bir kez daha rahmetle anıyorum. Bu 16 kardeşimiz arasında Türkiye'nin her köşesinden kardeşimiz var. Daha önceki şehitlerimizin arkasından Kürtçe ağıtlar yakıldı, Türkçe ağıtlar yakıldı. Camiden, cemevinden kalkanlar oldu ama hepsinin arkasında o aziz mübarek şehitlerimizin anneleri, babaları 'vatan sağolsun' dediler. Her biriyle yüreğimize bir ateş düştü ama eğer bugün bu ateş karşısında biz el ele ve omuz omuza vermezsek, milli birlik ve beraberlik gösterdiğimiz günlerde birbirimizle gereksiz hesaplaşmalar, gereksiz tartışmalar içine girmek gibi küçük hesabın içinde olursak emin olunuz bu şehitlerin huzuruna çıkamayız."

(Sürecek)

Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile