AK Parti'ye kartondan kaplan BDP ve CHP'ye kuzu

Erdoğan, " Şimdi bu CHP'nin candaş, yandaş yazarları 1 yıldır genel başkanı yere, göğe sığdıramıyorlar. MHP genel başkanı da milliyetçi ya acaba Hopa'da ki saldırıya ne diyor, CHP'nin özerklik vaatlerine ne diyor, orada Türk bayrağı açmıyorlar. MHP Genel Başkanı sadece AK Parti karşısında kartondan kaplan oluyor ama diğerlerine kuzu oluyor" dedi.

Başbakan Erdoğan'ın yaptığı açıklamalar şöyle:

Sevgili Adanalı’lar sizleri en kalbi duygularımla selamlıyorum. Bugün bir kez daha tüm Adana'ya selamlarımı gönderiyorum, Adanalı Karacaoğlan bu toprakları, Adana'yı nasıl sevdiyse bizde öyle seviyoruz çünkü Adana medeniyet, ticaret, sanayi, bilim şehridir. Adana, Çukurova'nın fedakar çiftçisinin şehridir, bizim gözbebeğimizdir, aşkımız, sevdamız, 8,5 yıl boyunca Adana için hizmet ürettik, eser ürettik inşallah çok daha fazlasını yapıyoruz hiç endişeniz olmasın yapacağız da. Ben sadece 2 ay önce 27 Mart'ta Adana'ya geldim, o gün tam 75 farklı eser ve hizmetin açılışını sizlerle birlikte yaptık. Adana'ya yeni okullar, yeni derslikler, konutlar yaptık. 33 özel sektör yatırımını sizlerle birlikte açtık, o gün sizlere birde müjde vermiştim Adana Bilim ve Teknoloji Üniversitesi'nin komisyondan geçtiğini söylemiştim, tasarı görüşüldü kabul edildi, onaylandı ve Adana artık ikinci üniversitesine kavuştu.

Nezaket ustası kesilenler, nezaketen de olsa kalkıp siyasi meslektaşına bir geçmiş olsun telefonunda bile bulunmuyorlar önemli değil, fakat biz onların yaptıklarını yapmadık bugüne kadar CHP genel başkanının, MHP genel başkanının BDP'lilerin kışkırtması neticesinde AK Parti hedef yapıldı, Adana'da da AK Parti'ye karşı ağır saldırılar yapılıyor, 15'e yakın seçim büromuz ve araçlarımız taşlandı, biz bu tehditlere boyun eğmedik, eğmeyeceğiz. Biz bu zorbalara pabuç bırakmadık, bırakmayacağız. Biz, bu şiddetin diline teslim olmadık, olmayız, Adana'nın yolları taştan, bunlar çıkaramaz bizi baştan bu kadar basit. Adana'da AK Parti sadece BDP'nin, terör örgütünün değil aynı zamanda MHP'nin de hedefi milletvekillerimize, adaylarımıza yapılan tehditleri sizlerde biliyorsunuz. 12 Eylül'de ki gibi hepsi yine ittifak halindeler maşallah bu ekip tam bir muhabbet içindeler, birbirleriyle çok iyi anlaşıyorlar. Tencere yuvarlanmış tam kapağını bulmuş, onlar çetelerle muhabbet içinde varsın olsun biz milletimizle muhabbet halindeyiz. Onlar küresel çetelerle işbirliği içinde biz Adanalı kardeşlerimle iş birliği halindeyiz, onlar taş, molotof, sopalarla yürüyor biz milletimizle yürüyoruz. Bu kadar saldırıya uğradığımıza göre demek ki doğru yoldayız, milletimizle birlikteyiz. Plan, proje, hedefleri olmayanlar işte böyle bir yerlere gelmeye çalışıyorlar biz bunlara uymayacağız biz, demokrasi, özgürlük, büyük Türkiye diyeceğiz.

8,5 yıl boyunca sadece demokrasi dedik, demokrasiyi güçlendirdik aynı şekilde devam edeceğiz. Hiç kimsenin endişesi olmasın, kimse korkmasın biz demokrasiden taviz vermeyeceğiz, özgürlüklerden taviz vermeyeceğiz ama aynı zamanda bu ülkede huzuru en güzel şekilde tesis edeceğiz. Bütün tahriklere rağmen kardeşliğimizi yüceltecek, bu ülkeyi kardeşlik üzerinde büyüteceğiz.

12 Haziran demokrasimiz açısından son derece önemli bir dönüm noktası, 12 Haziran sonrası bizim en büyük projemiz yeni bir Anayasa, Anayasa bir ülkeyi ayakta tutan, huzur içinde yaşatan, ileriye gitmesini sağlayan en önemli metindir. Anayasa her birinizin günlük yaşamıyla doğrudan alakalıdır. Anayasa ekonomi, üretim, istihdamla doğrudan bağlantılıdır, maalesef bizde bugüne kadar Anayasa'lar millet tarafından yapılmadı, Anayasa'lar müdahalelerin ardından belli kişiler, gruplar tarafından hazırlandı. Bu Anayasa'lar özgürlükleri kısıtladı, ekonomi ve Türkiye'nin önünü açmadı tam tersine sorun haline dönüştü biz şimdi öyle bir Anayasa yapalım ki Türkiye şaha kalksın diyoruz. Öyle bir Anayasa yapalım ki kardeşliğimiz daha da yücelsin diyoruz, öyle bir Anayasa yapalım ki 74 milyonu kucaklasın ve 74 milyon bu Anayasa'yı sahiplensin. Şuanda ki Anayasa'nın dilini ben anlamıyorum, tercüman gerekiyor, tercümansız bir Anayasa'ya ihtiyacımız var. Bunlar şimdi kalkıyor, millet şimdi kendi Anayasa'sını yapacak. İnşallah 12 Haziran'dan sonra bunu başaracağız, biz Türkiye'yi dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri yapmak istiyoruz bunuda ancak böyle bir Anayasa ile yapabiliriz işte bu yüzden sizden güçlü bir şekilde bir kez daha destek istiyoruz. Kardeşim Adana'ya kim hizmet ediyorsa onun yanında olacağım diyecek, CHP'nin, MHP'nin şu Adana'ya hizmet oldu mu? BDP'nin böyle bir şey yapması zaten söz konusu değil oylarımızı neden kaybedelim, ziyan edelim niye ben oyumu boşa atayım.

Şimdi, CHP'nin tarihinde şu Adana'ya iktidar olduğu dönemde neler yapmış sorun inan bir şey göremeyeceksiniz. Biz en son MHP'den aldık iktidarı onun neler yaptığını bilmiyor musunuz? Genel başkanlarına sormak lazım genel başkan olarak Başbakan yardımcısıydın acaba yurtdışına kaç kere gittin, Türkiye'de kaç kere iş yaptın bide bunu sormak lazım şimdi bakıyorsunuz kuru sıkı atıyorlar. Biz size yaptıklarımızla, eserlerimizle konuşuyoruz bizim derdimiz istikrarın sürmesi, istikrar olursa, güven olursa Adana büyür, istikrar olursa, güven olursa Türkiye büyür. Biz MHP'den devraldığımız da bu hükümeti milli gelir 230 milyar dolardı, şimdi ise 740 milyar dolar 1'e 3, devletin borçlanma faizi yüzde 63'tü, 9 ay vade veriyorlardı kredibilite diye bir şey kalmamıştı şimdi yüzde 7 ile borçlanıyoruz aradaki fark benim Adanalı işçimin, memurumun, çiftçimin cebinde kalıyor. 27,5 milyar dolar kasada döviz rezervi vardı dün çok daha güzel bir rakam aldık 97 milyar dolara çıktık. Ne demek bu? MHP'den aldığımızdan bu yana 70 milyar dolar arttırmışız, işte yolsuzlukların olmadığı bir iktidar olursanız kasanız böyle güçlenir.

Uluslararası bir dergi The Economist dünyada hiç örneği görülmeyecek bir şekilde, son derece münasebetsiz bir makale yayınladı. Eğer bu dergi AK Parti'ye oy verin demiş olsa ona da karşı çıkardık, sana ne ya senin Türkiye ile ne işin var? Haber vereceksen haber yap ama senin Türkiye hakkında böyle bir yorum yapmaya hakkın yok. Bu saygısızlıktır ama aynı zamanda çokta manidardır biz CHP'nin genel başkanını ulusalcıların, çetelerin bir projesi diye biliyorduk meğerse Kılıçdaroğlu uluslararası çetelerinde bir projesiymiş. Onuru varsa İsrail'in yaltaklığını yapmayı bırakır, CHP'nin yeni genel başkanı CHP'nin bugüne kadar gelmiş en büyük talihsizliktir, sanaldır, yurtiçinde ki, yurtdışında ki çetelerin aleni bir projesidir. Bir gazeteciye Yunanistan'la ilgili olarak 'Dayan Yorgo biz geliyoruz' diyor, Yunanistan'ın en büyük gazetesi de CHP genel başkanıyla dalga geçiyor o da başlık atıyor 'Dayan Yorgo Kılıçdaroğlu geliyor' diyor. Adana'lılar böylelerine, 'Gece mitinde yatar, gündüz çalım satar' CHP genel başkanı bu. Şimdi bu CHP'nin candaş, yandaş yazarları 1 yıldır genel başkanı yere, göğe sığdıramıyorlar. MHP genel başkanı da milliyetçi ya acaba Hopa'da ki saldırıya ne diyor, CHP'nin özerklik vaatlerine ne diyor, orada Türk bayrağı açmıyorlar. MHP Genel Başkanı sadece AK Parti karşısında kartondan kaplan oluyor ama diğerlerine kuzu oluyor.

Adana'da metro yapımını Ulaştırma Bakanlığı'na devralıyoruz, havaalanı kavşağı için battı, çıktı projelendirmiştin yani yeraltı geçişi bunları bitireceğiz. Adana'ya artık bir stadyum yakışır diye düşünüyorum, inşallah Adana'da bir stadyum ve Adana'yı Süper Lig yarışında daha iyi görmek istiyoruz. Adana'ya 1320 yataklı bir şehir hastanesi kuruyoruz bu hastanenin bünyesinde 520 yataklı genel hastane, onkoloji hastanesi, kadın doğum hastanesi, kalp ve damar hastanesi yer alacak. Bu şehir hastanesi ile ilgili anlaşmayı da önümüzde ki ay imzalıyoruz. Bu projeler esnasında binlerce kardeşim iş bulacak, projeler bitince yeni istihdam kaynakları ortaya çıkmış olacak bu projelerde şimdiden Adana'ya hayırlı olsun.

Sağlıkta istediğiniz hastaneye gidip istediğiniz ilacı alabiliyor musunuz? Daha modern, lüks hastaneler Konya'ya kazandıracağız. 1990'lı yıllarda SSK'nın Genel Müdürü, Bay Kemal'di bende SSK'lıydım parası olan özel hastaneye, Memurlar Devlet hastanesine giderdi, önceden yine muayeneye gider muayene parası verir ardından reçeteyi alırdık yarısı var yarısı yok, olmayan ilaçların parasını biz veriyorduk. Biz bu millete efendi olmaya değil, hizmetkar olmaya geldik.

Sözleşmeli personel sorunu, şuanda Türkiye genelinde 205 bin 694 sözleşmeli personel var bunlar 4-B kadrosunda şuanda öğretmen, hemşire, ebe, sağlık memuru, büro personeli, mühendis, mimar, imam hatip, zabıt katibi, veteriner, kadastro teknisyeni ve diğer kısımlar olmak üzere 4-B kadrosundan, 4-A kadrosuna şuanda geçirmiş bulunuyoruz. Şuanda Resmi Gazete'de yayınlandı ve yürürlüğe girmiş durumda, hayırlı olsun bu iş bitti, biz söz verirsek yaparız. Biz kuru sıkı atmıyoruz, bizim sırtımızda yumurta küfesi var onlarda böyle bir şey yok. Bu ülkede yıllar yılı mevsimlik işçi dediler, bunu da büyük ölçüde biz çözdük.

Biz geldik, bütün sıraların üzerine ilköğretimde ücretsiz olarak kitapları koyduk. Sosyal güvencesi olamayan öğrencilere İlköğretimde erkeğe 35 kıza 40 lira Ortaöğretimde erkeğe 45 kıza 55 lira veriyoruz, evde özürlü çocuğu varsa asgari ücret ödüyoruz, Bizden önce üniversite öğrencilerine 45 Lira veriyorlardı şu anda 240 Lira veriyoruz. Şimdi eğitimde kara tahtaları kaldırıp yerine bilgisayar donanımlı akıllı tahta, internet ağı ile dünyaya bağlı olacak, çocuklarımıza 1'er adet elektronik kitap zengin, fakir ayrımı yapmaksızın dağıtacağız.