Başbakan Erdoğan Düzce‘de

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, partisinin düzenlediği mitinge katılmak üzere Yığılca‘ya geldi. Geniş güvenlik önlemlerinin alındığı Yığılca‘ya helikopterle gelen Başbakan, daha sonra seçim otobüsüne binip halkı selamladı. Merkez Mahallesi Meydanı‘na giden Erdoğan‘a 44 yıl sonra bir Başbakan ağırlayan Yığılca‘lılar büyük destek verdi. En son Süleyman Demirel‘i ağırlayan Yığılca halkı, yıllar sonra Başbakan Recep Tayyip Erdoğan‘ın kendilerine sesleneceği alanı hınca hınç

doldurdular. Millet Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu ve Başbakan‘ın kızı Sümeyye Erdoğan‘ın da birlikte izlediği mitingde Erdoğan, CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu‘nun sert sözlerle eleştirdi.

CHP Lideri Kılıçdaroğlu‘nun Siirt‘te yaptığı konuşmadaki ifadeleri, "hakaret ve alçaklık" olarak nitelendiren, "Kılıçdaroğlu‘nun densizliğini kabul etmemiz mümkün değil" diye çıkışan Erdoğan, "Statücocunun Allah‘ı Ankara‘da diyor. Şimdi manevra yapıyor. Başbakan da "Allah‘ın kuruşu" dedi, diye. Allah mekandan münezzehtir. Ama onun böyle bir anlayışı yok ki. Neyi nasıl niçin kullanacağını bilmiyor. Kutlu Doğum‘a geliyor başka konuşuyor. Önüne koymuşlar oradan okuyor ama kağıtları elinden alınca

dağıtıveriyor. Samsun‘da da ezan CHP sayesinde okunuyor diyor. Bizim dedelerimiz, büyüklerimiz biliyor. ‘Tanrı uludur, tanrı uludur‘ diye ezan okuttular. Bunları yaşadık. Menderes geldi kaldırdı, aslına döndürdü. Niçin Allahu Ekber... Dünyanın neresine gidersen git ezan evrensel bir mesajdır onun için değiştirilemez. İngiltere‘de İngilizce, Almanya‘da Almanca olmaz. Öğrenecek ama yavaş yavaş... Yoksa bu millet öğretecek, benim milletim öğretecek" şeklinde konuştu.

Erdoğan, seçimlere 35 günün kaldığını hatırlatarak, "İnşallah 12 Haziran‘da ustalık dönemine başlayacağız. Bildiğiniz gibi 2002-2007 çıraklık, 2007-2011 dönemi kalfalık dönemi, 2011 ve arkası ustalık dönemimiz olacak. Biz Sinanların torunuyuz. Mimar Sinan, ‘Süleymani‘ye kalfalık, Edirne Selimiye ustalık eserimiz‘ diyordu. Biz de ta belediye başkanlığımızdan bu yana, 2007 iktidarımız, sizler bu görevi verdiniz, Kalfalık dönemini de bu şekilde tamamladık. Şimdi ustalık dönemine geçiyoruz. Projelerimizi

açıkladık, açıklamaya devam ediyoruz. Çünkü farklı modern Türkiye‘ye, bizim insanımızın çok daha insanca yaşadığı bir Türkiye‘ye hazırlamanın gayreti içinde olacağız. Çünkü biz milletimize efendi olmaya değil, biz milletimize hizmetkar olmaya geldik. Çünkü biz halka hizmeti, hakka hizmet olarak gören bir medeniyetin çocuklarıyız" diye konuştu.

CHP İstanbul Milletvekili Prof. Binnaz Toprak‘ın Zincirlikuyu mezarlığı girişindeki ‘Ruhuna el fatiha‘ yazısıyla ilgili eleştirilerine de yanıt veren Erdoğan, "Ne olacak yani er ya da geç öleceğiz. Öyle mi, kimsenin kalması hiçbir canlının kalması mümkün mü? Ama CHP‘li bir milletvekili adayı, hem de kısaca Prof. İstanbul Zincirlikuyu‘nun girişinde ruhuna el Fatiha yazıyormuş, o rahatsız etmiyormuş ama orada "her nefis ölümü tadacaktır‘ yazısını görünce bu sinir bozucu diyor. Her halde Allah‘ın ayeti

olduğunu bilmiyorlar. Profesör ama bunlar profesör her şeyi bilen sanıyor. İlim sahibi olmak yetmez, irfan sahibi olan yeter. İrfan sahibi olmak nedir? Yunus güzel söylüyor, ‘İlim, ilim bilmektir. İlim kendini bilmektir. Ya kendini bilmezsen nice okumaktır.‘ Arif, bilmediğini bilen insansın. Ama bunlar bilmediklerini bilmiyorlar. Zincirlikuyu‘nun kapısının ayetini bilmiyorsun, ‘sinir bozucu‘ diyorsun. Yoksa ölmeyecek misin? Yüzlerce binlerce insanın her gün öldüğü şu vatanımızda hoca efendinin tabutun

üzerinde bir şey yazıyor, o yazıyor. Aaa.. ne yazıyor orada, ‘Her nefis ölümü tadacaktır‘ diyor ama bunların bundan haberi yoktur. Haberi olsa bu yanlışı yapmaz. İşte CHP zihniyeti bu anlayış. 13 Haziran‘da bunları sandığa gömmeye hazır mıyız?" şeklinde konuştu.

Yığılca ile Düzce arasındaki yolun yapımının başladığını ve Yığılca‘nın isminin nereden geldiğini hatırlatan Başbakan Erdoğan, "Yılığıca sandıklarda AK Parti ile patlamalıdır. Yığılca ismini nereden alıyor. Orhan Gazi‘den alıyor. Burası ordunun yığınak yaptığı yer. Burada toplandık. Dedelerimiz burada toplandı. Burada toplantıdan sonra revan olduk. Burada gerçek akıncılar var. Bunlar onun diyarı. Dolaysıyla zaten burada bu ülkenin aydınlık yarınlarına omuz verecek insanların olduğunu biliyorum. Onun için

Yığılca ustalık dönemine en önemli desteğini verecek olan bir ilçemizdir. Buna inanıyorum Zaten Düzce‘nin neresine bakarsan bak onu görüyorsun. Alaplı, Düzce, Yığılca. Bu aradaki yolarla ilgili. Yığılca-Düzce yolu başladı. Üç beş kilometre bildiğim kadarıyla bitti. Diğeri de tamamıyla bitecek. Bunların hepsi şu anda planlamaların kayıtlarında mevcut" ifadelerine yer verdi.

Sağlık alanında yapılan çalışmaların ileriye yönelik yapıldığını söyleyen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Zonguldak‘a kadar olan güzergahı iyi takip edin. Tüneller yapıyoruz. Yaklaşık 10 tane tünel delik deşik ediyoruz dağları. Bu dağları delerek ta Zonguldak‘a kadar düzden ulaşacağız. Bölünmüş yollarla ulaşacağız. Bunları yapan iktidar Düzce, Yığılca yolunu mu yapamayacak? Bu da olacak. Biz Ferhat‘ız, siz Şirin‘siniz. Ferhat biliyorsunuz dağı deliyor. Elinde çekiş vuruyor. ‘Siz ne yapıyorsunuz, dağ

delinir mi diyor. Su getireceğiz. Çoğu gitti azı kaldı‘ diyor. Tekrar sorduklarında biz de inşallah Türkiye‘mizi muasır medeniyetler seviyesinin üzerine çıkaracağız. Hiç endişeniz olmasın. İnanıyoruz, çalışıyoruz, milletimize güveniyoruz. Siz de bize güveninizden hiç endişe etmeyiniz. Eğitimde yaptığımız, sağlıkta yaptıklarımız ortada. 18 tane helikopter ambulansı var. Türkiye‘nin 16 noktasında bulunuyor. 2 tane jet ambulans var. Üç tane daha ekliyoruz. Olur ya şehirlerarası yurt dışı bir hasta götürmek

istersek bunlar hazır olsun" dedi.

Muhalefete yüklenen Erdoğan, şunları söyledi:

"Çetelere, mafyalara, teröre, tertemiz ülkemizi kaptırmayacağız. Ama bu CHP zihniyetine, MHP zihniyetine dikkat. İşte biz iktidarı MHP, CHP‘nin yavrusu DSP ve ANAP‘tan aldık. Onlardan aldık. IMF kapısından ayrılmıyordu MHP. Biz geldik ödedik ödedik 5 milyar dolar borcumuz var. 23,5 milyar dolardan. Onu da hemen öderiz. Çok düşük faizle olduğu için yavaş yavaş 2012 sonuna kadar öderiz. Bakıyorsunuz milliyetçiyiz diyoruz milliyetçisiniz, Merkez Bankası‘nda niye bu kadar az para var. Şimdi Merkez

Bankası‘nın kasasında 93.5 milyar dolar var. Halep orada ise arşın Yığılca‘da. Çıkıyor sağda solda yok şu, yok bu diyor. İşte hesap ortada, yolculuk satan her şey döneminizden bize miras kaldı. Biz kapatıyoruz. Bütün bunlarla beraber, bu attığımız adımlarla Türkiye değişimi yaşıyor. Dünyada itibar kazanıyor. Nato‘da, Birleşmiş Milletler ayrı yeri var. Uluslararası kuruluşların içerisinde farklı yeri konumu var. Gündemi belirlenen değil gündem belirleyen Türkiye var".