Kardeşliği tehdit edenlere geçit vermeyeceğiz

Başbakan Recep Erdoğan seçim çalışmaları kapsamında Siirt’te düzenlenen mitinge katıldı. Eşi Emine Erdoğan’ın memleketine yoğun güvenlik önlemleri altında gelen Başbakan Erdoğan, yıllar önce hapse mahkûm edilmesine neden olan şiiri okuduğu Cumhuriyet Meydanı‘nda coşkulu kalabalığa hitap etti.

Başbakan Recep Tayip Erdoğan 15’inci kez geldiği Siirt’te büyük bir coşkuyla karşılandı. Türkçe, Kürtçe ve Arapça türkülerin çalındığı miting alanına Başbakan Erdoğan, eşi Emine ve kızı Sümeyye Erdoğan’ın yanı sıra Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi Eker, Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Salih Kapusuz’la birlikte geldi. Erdoğan, bakan ve milletvekillerinin isimlerinin okunmasının ardından “İşte Siirt eniştesini böyle karşılıyor, dünya mazlumlarının gür sesi” sloganıyla platforma çıktı. Başbakan Erdoğan ve eşi Emine Erdoğan ile birlikte halkı selamladıktan sonra önemli mesajlar verdi.

"Bu kardeşinize bir kez daha coşkuyla bağrınıza bastığınız için sizlere özellikle şükranlarımı arz ediyorum. Eniştenize sahip çıktığınız için el kalbi duygularımı sunuyorum.” diyen Başkana Erdoğan, Siirt’e sevdalı olduklarını söyledi.

MİTİNG ÇEVRESİNDE GERGİNLİK

Başbakan Erdoğan, konuşmasını yaparken karşı tarafta gerçekleşen bir olay mitingi gelenlerinde dikkatinden kaçmadı. Başbakan bakışların bu yöne kaymasıyla mitinge katılan vatandaşlara 'muhatap olmayın' diyerek uyardı ve konuşmasına devam etti. Ancak Erdoğan da ara sıra olayın yaşandığı alanı kontrol etti.

Başbakan Erdoğan'ın yaptığı açıklamalar şöyle:

Eniştenize sahip çıktığınız için size minnettarım, Siirt bizim ocağımız, memleketimiz, seyitlerin, alimlerin, evliyanın yurdu, tarih boyunca medreseleriyle, alimleriyle, eserleriyle dünyaya yön vermiş bir medeniyet şehri. Bundan bir kaç hafta önce, anamuhalefetin genel başkanı buraya geldi, önce Veysel Karani türbesinde kameraların önünde duasını etti, Allah kabul etsin sonra geldi bu meydanda Siirtlilere hitap etti güya bana hakaret etmek isterken içinde ki hezeyanı ortaya koymak isterken ne dedi Statükonun Allahı Ankara'da dedi. Rabbimize edepsizce dil uzattı, Siirt bu edep dışılığa gereken cevapı verdi.

Yarın hepimiz ölmeyecekmiyiz? Musallaya koyacaklar bizi orada cumhurbaşkanı, başbakan niyetine demeyecek, er kişi, hatun kişi niyetine diyecek ve hepimiz 2 metreküp mezarın içine konulacağız. Ondan sonra bir daha yanına kolay kolay uğramazlar eğer geride birşeyler bırakmışsan hayırla yad ederler, bırakmamışsan arkandan söylemediklerini bırakmazlar. Biz bu millete efendi olmaya değil, hizmetkar olmaya geldik.

ÇOK PİŞKİN YÜZÜ KIZARMIYOR

Biz neysek, oyuz çok açık net olarak yani sayın Kılıçdaroğlu'nun bu istismarlarından bıktık. Akşam yalan, sabah yalan artık cevap yetiştirmeye, takip etmeye ne benim ne arkadaşlarımın gücü yetmiyor. Çokta pişkin, yüzü kızarmaz böyle bir yapısı var, kısa bir süre önce yine Siirt'teydim bu benim Başbakan olarak Siirt'e 15. gelişim bu gelişimde de yine elim boş gelmedim. Öbür gelmemde 32 eser Siirt'e kazandırmış bunların açılışını yapmıştık, Siirt'e kazandırdığımız okulları, spor salonlarını, su şebekelerini geçen gelişimizde açmıştık. Yarın Van'da olacağız bugün bizi cankulağıyla dinleyen Siirtli kardeşlerimin yarında televizyonları başında Van mitingimizi dinlemelerini rica ediyorum. Bizim Doğu ve Güneydoğu illerimiz her açıdan büyük bir potansiyel barındırıyor. Şu Siirt'in bugün olduğundan çok daha çok ilerde olması gerekir, burada üretilen herşey tüm dünya pazar ürünleri arasında yer alabilir. Tarihi mekanlar, tabiat güzellikleri sadece Türkiye'den değil tüm dünyadan ziyaretçi çekebilir. Yüz yıllarca ilmin merkezi olmuş Siirt bugünde aynısı olur, buranın yiğit insanları, gençleri çalışır, üretir ve Siirt'i bir marka haline getirebilir. Ben hayal görmüyorum bu mümkündür, sadece burası değil Doğu'da ki her bir köy, ilçe kabuğunu kırarak tarihini değiştirebilir.

ENİŞTENİZİ YANLIZ BIRAKMADINIZ

Neden Siirt bu halde? Oy veriyoruz değil mi? Oyu biz neden kullanıyoruz? Şehrimize bir hizmet gelsin diye kullanıyoruz, bu hizmeti en iyi kim getirir diye kullanıyoruz. Şuanda Türkiye'de 8,5 yıldır iktidarda olan bir AK Parti var eğitimden sağlığa, adaletten emniyete, köylere kadar yapılan hizmetler gözlerinizin önünde. Siirt, tarihinde görmediği hizmeti bizim iktidarımızda gördü ve kültürel noktada da görmediklerini gördü şimdi biz 81 vilayetle beraber olduk. Sizi yıllarca sizi görmediler biz ise 79 yılda getirilmeyen hizmetin kat kat fazlasını 8,5 yılda getirdik. Ben cezaevine buradan gittim, burada ki okuduğum şiirden dolayı gittim ogün ki Siirt'in durumunu biliyorum bugün ki durumunu da biliyorum. Yiğit düştüğü yerden kalkarmış siz eniştenizi yanlız bırakmadınız ve yüzde 84'le parlamentoya gönderdiniz. Şimdi yine benim Siirtli kardeşim AK Parti'ye bu gücü vermeli, buraya hizmet taşırken birileri bundan ciddi şekilde rahatsız oldu, bu hizmetleri engellemek için provokasyonlara başladı. Buranın yoksulluğundan, mahrumiyetinden faydalananlar şimdi Siirt'in ayağa kalkmasından rahatsız oluyorlar.

BUNLAR DEMOKRASİ DENİLİNCE TERÖR ÖRGÜTÜNÜ ANLIYOR

Siirt'e hizmetlerimiz devam ediyor ve hizmetlerimiz olduğu yerde kalmadı, bu bölgede olağanüstü hali kim kaldırdı? Biz, terör mağdurlarına biz sahip çıktık, Kürtçe, Arapça üzerinde ki yasakları biz kaldırdık. Bizde ayrım yok, Kürtün, Türkün, Lazın değil 74 milyonu kucaklayan bir iktidarız biz. TRT 6'yı açtık, aynı şekilde TRT Arap'ı açtık, üniversitelerde Kürtçe bölümler kurduk. Samimiyetle, gönülden analar ağlamasın dedik, yavrular ölmesin dedik, biz yeni bir sayfa açtık yeni bir dönemin kapılarını açtık işte tüm bunlardan rahatsız olanlar var. Bu süreci sallamak için çalıştılar, çalışıyorlar birileri senin yavrun üzerinden siyaset yapmanın mücadelesini veriyor. Birileri Siirt'in istikrara kavuşmasının rahatsızlığı içerisinde, işsizliğin azalması onları rahatsız ediyor, öyle reklam panolarında bunların demokrasi demesine bakmayın bunlar demokrasi denilince terör örgütünü anıyorlar. Benim Kürt, Türk, Laz kardeşimin sorunları vardır bütün bunlarla ilgilenmek bizim görevimizdir, birileri Siirt'i ayaklarından tutup aşşağıya çekmeye çalışıyor. 4 Yıl boyunca Kürt kardeşlerimin meseleleri için ufak bir çaba göstermeyenler 12 Haziran öncesi gençleri tahrik ediyor, sokakları ateşe veriyorlar.

TEHDİT EDENLERE GEÇİT VERMEYECEĞİZ

Partimin Türkiye'nin değişik yerlerinde ki seçim bürolarını molotoflarla bombalıyorlar. Arabaları yakıyorlar, seçim otobüslerini yakıyorlar, nedir bu? Demokrasi bu mu? Hak ve özgürlük bu mu? Eğer demokrasiye inanıyorsan gel konuş ama yok demokrasi böyle değilde teröre dayalı olarak yürütecekseniz kusura bakmayın benim milletim buna yol vermez. 4 Yıl boyunca Siirt'in, Türkiye'nin hiç bir sorununa eğilmeyenler şimdi bunu yapıyor, yıllarca bu vampirler gençlerin kanını emdi, kaybeden her zaman Siirt oldu, milletim oldu. Bu düzeni hep birlikte alt üst etmeye varmıyız? Bu gençlerin kanı üzerinde oynanan bir oyun, bu oyunu bozacağız. Kardeşliği tehdit edenlere geçit vermeyeceğiz. 12 Haziran'dan sonra inşallah yeni bir anayasa yapacağız. Bu benim anayasam olmayacak bizim anayasamız olacak, birilerinin değil milletin anayasası olacak, Siirt'li kardeşim diyecek ki işte bu benim anayasam. 74 milyon insanın benim diyeceği bir anayasa yapacağız , bu BDP 12 Eylül'de parti kapatmalarına karşı en mağdur olan benim dedi ondan sonra parti kapatmalara göre yapılacak yasayı getirdiğimizde Meclis'e gelmediler. CHP, MHP, BDP, TKP hepsi bir araya geldiler bu maddenin Meclis'ten çıkmasını engellediler.

İNADINA DEMOKRASİ İNADINA ÖZGÜRLÜK

Demokratik, katılımcı, sivil bir anayasa yapılasın diye CHP, MHP, BDP, Ergenekon aynı izaya geçiyorlar, bunlar belki hep gizleniyor ama istismarcılara karşı bunu söylemem gerek, Kürtlerin dini İslam değil, Zerdüşt diyorlar dı. Kim? İmralı ve onun izinde olanlar, şimdi ne yapıyorlar, Cuma namazı kılınıyor bunlar gitmiyorlar, devletin imamının arkasında namaz kılınmaz diyorlar ayrı bir yerde orda saf oluşturuyorlar felan bu işlerin bir edepi, adapı var. Biz Cumaları köyde mezrada kılmayız, kasabada, ilçede kılarız ogün orada biraraya geliriz ama bunlar işte birlik, beraberliği bozmak için bu yollara başvuruyorlar. Biz kardeşlikten, hizmetten, demokrasiden bir adım geri atmayacağız. İnadına demokrasi, inadına özgürlük, inadına kardeşlik bunu başaracağız. Siz yeterki bize destek verin gelin kanı durduralım, şu Siirt'te omuz omuza verip burayı ayağa kaldıralım.

SİİRT'İN İÇMESUYU SORUNUNU ÇÖZÜYORUZ

CHP, BDP, MHP neyi anlatacak bu meydanlarda? Bunların bu ülkede çakılı, dikili tek bir ağacı varmı acaba bu ülkede, mitingimizden hemen sonra şimdi toplu açılış törenine geçeceğiz, 31 ayrı eseri Siirt'e kazandıracağız. Bunların içinde tarım, okul, konut, kültür eserleri var. Ben bugün açılışını yapacağımız iki eseri burada anlatayım. Birisi içme suyu arıtma projesi, Siirt ve ilçeleri içme suyu tehlikesi ile karşı karşıyaydı hemen harekete geçtik. Aslında suyu getirmek belediyenin işiydi, aciliyetine binayen 20 kilometrelik bir hattı devreye aldık. Bugün günde 50 bin metreküp suyu Siirt'imizin hizmetine sunacak arıtma tesisini hizmete açıyoruz. Aynı şekilde Kurtalan, Karabağlar, Aydın içme suyunu da bugün hizmete alıyoruz böylece çok uzun bir süre Siirt ve ilçelerinin içmesuyu sorununu çözmüş oluyoruz. Yaklaşık 57 trilyonluk bu projenin Siirt'e hayırlı olmasını diliyorum. Yine bugün özel sektör eliyle yaptırdığımız Aydınlar Altkumru Barağı ve Hidro Elektrik Santrali, bu dev yatırım yılda 1 milyar kilovat saat elektriği ülkemize kazandıracak. Bugün Çetin ve Kirazlı barajlarının da temelini atıyoruz, amacımız bu bölgede Botan'da 16 baraj ve santral inşaa ederek Siirt'i bölgenin gözbebeği haline getirmek. İşte biz buyuz, biz neyi konuşuyoruz birileri neyi konuşuyor onların konuşacak birşeyleri yok. Onun için 3'te 3 diyorum ben, 24 gün kapı kapı dolaşmaya hazırmıyız? Eş, dost dolaşmaya hazırmıyız? Bu sadece eniştenizin, kardeşinizin görevi değil sizlerinde görevi hepimizin milli mücadelesi bu.