Akdoğan, Best FM'de katıldığı "Seçim Özel" isimli radyo programında gündeme dair değerlendirmelerde bulundu, soruları yanıtladı.
Seçim çalışmalarıyla ilgili bir soru üzerine Akdoğan, yaşanan terör olayları sebebiyle genel siyasi tansiyonun düştüğünü söyledi. Akdoğan, vatandaşlarda genel bir sessizlik hali olduğuna işaret ederek, terörün amacının hayatı esir almak olduğunu, bu yüzden siyasete güç verilmesi gerektiğini vurguladı.
Vatandaşın ne yapacağına dair genel bir kanaatin oluştuğunu belirten Akdoğan, 7 Haziran öncesi ve sonrasıyla ilgili vatandaşta siyasi davranış geliştiğini ifade etti. Akdoğan, "Üç ay oldu, ne oldu da vatandaş farklı bir oy kullansın" denildiğini belirterek, hükümet kurma süreci, terör saldırılarından sonra kimin sorumlu davrandığı ve 7 Haziran'da seçmenin mesajını kimin doğru algıladığıyla ilgili üç unsurun seçmenin kanaatini oluşturduğunu anlattı.
Akdoğan, "seçime katılım oranı düşük olacak" iddialarının sorulması üzerine bu fikre katılmadığını dile getirdi. Yurt dışı katılımın önceki seçime göre arttığını bildiren Akdoğan, "Oradaki insanımız bile olup biteni görmüş, 'bir şekilde bu gidişatı ben değiştireyim' fikri var. Türkiye'de de bu olup bitenlerin doğru değerlendirildiği ve bunun sandığa yansıyacağı kanaatindeyim. Katılımın yüksek olması çok önemli, hangi partiyi desteklerse desteklesin, vatandaşımız gitsin iradesini ortaya koysun" diye konuştu.
- "CHP, her şeye 'evet' filan demedi"
Hükümet kurma sürecinde gerçekleşen AK Parti-CHP arasındaki görüşmelerle ilgili soruya Akdoğan, bunun oluş şeklinin bile aslında bir örnek teşkil ettiğine dikkati çekti. Akdoğan, "taban tabana zıt iki partinin oturup memleket için bir araya gelmesi, bir çok konuyu masaya yatırması son derece medeni bir şekilde bunun yapılması usul açısından da çok önemlidir" ifadesini kullandı.
"CHP her şeye 'evet' dedi", "ne deseniz yapacaktı, siz yapmadınız" gibi bazı görüşlerin olduğuna değinen Yalçın Akdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Böyle değil. CHP, her şeye 'evet' filan demedi. Bu kendini inkar olur, ne o kendini inkar edecek, ne biz kendimizi inkar edeceğiz. Ama CHP ve AK Parti'de 'kurabilir miyiz' diye bir çaba vardı. MHP görüşmesinde de son derece samimi bir şekilde gittik. Orada şöyle bir şey olmadı, 'biz 4 şart öne sürdük, AK Parti kabul etmedi de hükümet kurulamadı.' Böyle bir şey yok. Müzakere edilmeden tamamen bütün seçenekleri devre dışı bıraktı Sayın Bahçeli. Yani yüzde 14, 15, 16 civarında bir partisiniz ama yüzde 40'ın üzerinde oy alan bir partiye dayatma içerisine giriyorsunuz. Uzlaşı, bu demek değildir. MHP lideri iktidar korkusuyla hareket ediyor, daha önce nasıl bir tecrübe yaşadıysa, öyle bir gözü korkmuş ki yönetme sorumluluğundan kaçıyor. Bir İstanbul'da, bir Ankara'da miting yaptı. Sen çalışacaksın, böyle bir siyaset olur mu? Siz, yıllarca 'terör terör' diyeceksiniz, terör hadisesinden sonra bir görüşmeyi bile kabul etmeyeceksiniz."
- "Yenilgi yenilgi büyüyen bir genel başkan koltuğu"
Başbakan Yardımcısı Akdoğan, MHP Genel Başkanı Bahçeli'nin "5. parti" iddialarına ilişkin de, "Sayın Bahçeli'nin üzerinde çok baskı var, 'bütün bir camiaya niye ipotek koyuyorsun' şeklinde. Bunu çarpıtmaya çalışıyor, yani AK Parti üzerine yıkıp, AK Parti kendi meselesiyle uğraşsın. AK Parti'nin böyle bir derdi yok, böyle bir meselesi yok, sen kendine bak. Seçimde göreceğiz ne kadar oy alacaksın. 1997'den beri 11 seçim kaybettin, insaf. 11 seçim kaybeden bir insan, o koltukta durabilir mi? Yenilgi yenilgi büyüyen bir genel başkan koltuğu. Bir kere o kendine baksın. AK Parti'nin böyle bir sorunu yok, gündeminde de böyle bir konu yok. AK Parti'nin en büyük başarısı, birlik ve bütünlüğünü koruyarak bütün bu zorluklara göğüs gerebilmesidir" değerlendirmesinde bulundu.
"Türkiye'nin sorunu, iktidar sorunu değil muhalefet sorunu" diyen Akdoğan, Kılıçdaroğlu'nun siyaseti PR çalışması zannettiğini belirterek, siyasetin sadece reklam filmleriyle yapılacak bir şey olmadığını söyledi. Milletin geleceği için iyi bir vizyona sahip olunması gerektiğini vurgulayan Akdoğan, konuşmasında şunları kaydetti:
"(Ben çözerim) ne demek? Bu bir politika değil ki. Bugüne kadar hiç kimsenin aklına gelmedi, sadece senin aklına mı geldi 'ben çözerim' demek. Sen, bugüne kadar neyi çözdün? 6 seçim kaybettin. Bunun üzerine çıkıyorsun, 'ben çözerim'i' millete bir taahhüt olarak söylüyorsun. Mesela Kürt, terör meselesinde neredesin? 'Bunu Meclis çözmeli' bir fikir midir? Meclis'te adı 'Çözüm Süreci' olan bir komisyon kurduk, CHP üye vermedi. Şimdi, 'Meclis'e bunu havale edelim' diyor. Biz Meclis'te bu konuda komisyon kurduk, sen üye vermedin. Bu bir siyaset tarzı değildir, bir ana muhalefet liderinin ağırlığını hafifleten şeylerdir bunlar."
- "Buzdolabına kaldırıldı" demek, "biz halkımızı kucaklamayı bırakacağız" anlamına gelmiyor
Ankara'da meydana gelen terör saldırısına ilişkin soruşturmada gelinen son noktanın sorulması üzerine Akdoğan, hem adli hem idari soruşturmanın yapıldığını, görevli birtakım kişilerin açığa alındığını ve kimliği tespit edilen bir şahsın olduğunu bildirdi. Bu kişinin kimliğinin belirlenmesinin tek başına bir anlam taşımadığını belirten Akdoğan, bütün boyutlarıyla soruşturmanın sürdürüldüğünü dile getirdi.
"Farklı örgütlerin bir şekilde işin içinde olduğu" gibi bir tablonun önceki eylemlerde de görüldüğünü ifade eden Akdoğan, "Mesela, Türkiye'de iç siyaseti dizayn etmek için, dış politikasına yöne vermek için çok farklı sebeplerle bu tür eylemler yapılabiliyor. Böyle baktığımızda her terör eyleminin siyasi amaçları da vardır. Bunların hepsiyle aynı zamanda mücadele veriyoruz" diye konuştu.
Akdoğan, bunun seçime endeksli bir süreç olmadığını, operasyonların terör son bulana kadar devam edeceğini vurguladı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "Çözüm Süreci artık buzdolabındadır" açıklamasının hatırlatılması üzerine ise Akdoğan, "Bu süreci Tayyip Erdoğan başlatmıştır. Bu süreçlerde terör örgütü, sürece ihanet etmiştir, siyasi uzantıları süreci bozmak için elinden gelen her şeyi yapmıştır. Bu güvenlik açığının giderilmesi lazım, bu yüzden mücadele kararlıkla devam edecektir. Ama bu süreci yapacak olan yine AK Parti'dir. 'Buzdolabına kaldırıldı' şu anlama gelmiyor, 'biz halkımızı kucaklamayı bırakacağız.' Böyle bir şey yok, hizmet etmeye devam edeceğiz" ifadelerini kullandı.
Başbakan Yardımcısı Akdoğan Radyo Programına Katıldı
Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin "5. parti" iddiasına ilişkin "Sayın Bahçeli'nin üzerinde çok baskı var, 'bütün bir camiaya niye ipotek koyuyorsun' şeklinde. Bunu çarpıtmaya çalışıyor, yani AK Parti üzerine yıkıp, AK Parti kendi meselesiyle uğraşsın. AK Parti'nin böyle bir derdi yok, böyle bir meselesi yok, sen kendine bak. Seçimde göreceğiz ne kadar oy alacaksın. Yenilgi yenilgi büyüyen bir genel başkan koltuğu" dedi.