Başbakan Yardımcısı Arınç Samsun'da

Etkili olurlar, olamazlar ayrı bir mesele. Biz disiplinli olmak zorundayız. Nerede DYP, nerede ANAP, tabelası bile yok, nerde diğer partiler, hiç birisi kalmadı" dedi.

Samsun Atatürk Spor Salonu'nda yapılan 4. Olağan İl Kongresi'ne Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç ile birlikte katılan Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, kongrede yaptığı konuşmada, Başbakan'ın yoğun çalışmaları ve son dönemde yaşanan olaylar nedeniyle Samsun'a gelemediğini belirtti.

Başbakan'ın selamlarını getirdiğini söyleyen Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, "Başbakanımız Türkiye'de hangi kongrelere katılacağını önceden belirlemişti. Bunlardan birisi de Samsun'du. Başbakanımız takriben 6 günü bulan ABD ve Meksika ziyaretinden sonra Türkiye'ye geldiler. Türkiye için çok önemli bir olay vuku geldi. Bugün siyasi partilerin genel başkanları ile görüşmeler var. Bu yüzden bu kongremize gelemediler. Ben bu kongreye görevlendirildim. Başbakanımızın tüm Samsun'a selamları var. Milli Mücadelemizin parlak sayfalarından birisi olmakla kalmıyor, önemli bir noktada. Hepimiz Samsun'un başarılarından gurur duyuyoruz. Kongreler genelde gövde gösterileridir, şölendir, heyecandır, katılımdır. Eğer başarılıysanız kongrelerinizi bir şölene döndürürsünüz. İl yönetim kurulu hesabını verir. Burada yapılanlar ortaya konur, muhasebe edilir ve önümüzdeki sene için yola devam edilir. Samsun'un AK Parti olarak karnesi hep başarılarla dolu. Avrupa siyasetinde 3 dönem gücünü artırarak iktidara gelmiş bir başka parti iktidara gelmiş değil. Bütün partilere baktığınız zaman CHP'yi hesaba katmıyorum, CHP bundan 62 yıl önce iktidarı kaybetmişti, bir daha iktidara gelemedi. Bu da dünya siyasetinde görülmüş bir şey değil. AK Parti'nin bu başarısına herkesin şapka çıkartması lazım. Türkiye'de AK Parti'nin kazandığı başarı Samsun'da daha fazlasıyla kazanılmış. Bu muhteşem bir başarıdır. 2002'den bu yana Samsun'da AK Parti adına hizmet eden herkese candan teşekkür ediyorum, alınlarından öpüyorum" ifadelerini kullandı.

AK Parti iktidarının başarısını en iyi şekilde anlatan bir karikatür olduğunu söyleyen Bülent Arınç, "Son seçimde yüzde 50 aldık, 2 seçmenden birisinin oyunu aldık. Bunun üzerine Türkiye'de kitaplar yazanlar, başarı öyküsü anlatanlar, doktora tezi yazanlar oldu. Yabancılar bu başarıya ilgi duydular. AK Parti'nin bu noktaya nasıl geldiğini analiz etmeye çalıştılar. Bir küçük karikatür, AK Parti'nin bu başarısını anlatmakta etkili oldu. Seçimlerden sonra çok güzel bir karikatür vardı, Başbakanımız burada olduğu gibi 1.80 boyu ile her zamanki hali ile duruyor, karşısında iki kişi var, biraz mahcup boyunları bükük. Başbakanımız onlara dönüp diyor ki, 'söyleyin bakalım hanginiz bana oy verdi'; iki kişiden birisinin oyunu aldığımız için soruyor. O iki kişiden birisi Kılıçdaroğlu, diğeri Bahçeli. Her iki kişiden bir tanesine 'hanginiz bana oy verdi' demek çok hoşumuza gidiyor. Bu büyük başarıyı anlatmadan geçemem" diye konuştu.

AK Parti'yi yıkmak isteyenlerin yıkıldığını ifade eden Bülent Arınç, "İddiası olmayan parti yaşamaz arkadaşlar. Benim kaderim, hangi partiye geçtiysem kapatıldı. Çok şükür kapatılmayan bir tek parti var, o da AK Parti. Türkiye'de seviye kazandırmak isteyen, milletin değerlerine sahip çıkan bir düşünceyle kurduk. Allah bir şeyi taktir etti mi, onu pazı kuvvetiyle yenemezsiniz. Sanmayın ki yattığımız yerden iktidar olduk. Siz biliyorsunuz ne zorluk çektiğimizi. Bizi de yıkmak istediler, aramıza fitne sokmak istediler, cuntacılık yapanlar oldu, dış güçlerle birleşip milletin partisini al aşağı etmek istediler. Ama çok şükür devir değişmişti. Bu partide siyaset yapan herkes cesurdu, kararlıydı, ilkeli siyaset yaptı. Bütün bu dalavereler boşa gitti. Bütün bu tuzaklar boşa gitti, 10 senedir iş başındayız. Bizi yıkmak isteyenler yıkıldı. Allah'a dayandın mı, millete güvendin mi hiçbir güç seni yıkamaz. Korkutmak istediler bizi, sen kimi korkutuyorsun, sen kimsin. Bizim milletten aldığımız emaneti bırakıp kaçacak mı zannettiniz. Şapka ile işimiz yok bizim. Sen kim olursun, otur oturduğun yerde, sen kimsin. 2007 muhtıra bildirilerini yapan adamların sabahında neler gördüğünü hepimiz işittik değil mi? Ben milletten oy almış bir siyasi hükümetim. Bütün tuzaklar boşa çıktı, milletin dediği oldu. AK Parti'nin etkisiz hale gelmesi, iktidardan uzaklaşması, bölünmesi ve parçalanması için sadece cuntacılık faaliyetleri, kafesler, balyozlar bir tarafa, kendi içimizde de oynadılar zaman zaman. Erkan Mumcu AK Parti'nin içinden çıktı. Abdullatif Şener AK Parti'nin içinden çıktı. Kendisine 2.5 yıl bakanlık verdiğimiz bir insan, bitmiş tükenmiş bir insanı aldık, milletvekili yaptık, bakan yaptık. Günün birinde 'sen aslansın, kaplansın' dediler, aldı arkasına 20 kişiyi gitti, 21. kişiyi bulamadılar. Yıllardan beri tanıdığımız, AK Parti'nin kuruluşunda da hizmetleri olan bir arkadaşımız, ayrıldığı gün AK Parti'ye karşı muhalefet eden bir parti kurdu ve yanında birileri ile yola çıktı ama şimdi yok. Partisi de yok kendisi de yok. Bu partinin içine fitneyi, fesadı sokmak isteyenler bugüne kadar oldu, bundan sonra da olabilir. Etkili olurlar, olamazlar ayrı bir mesele. Biz disiplinli olmak zorundayız. Nerede DYP, nerede ANAP, tabelası bile yok, nerde diğer partiler, hiç birisi kalmadı. Disiplin güven ve birbirine sadakat göstermek bizim partimizde temeldir. Biz kimsenin çay ocağı veya kahvesi değiliz" dedi.

Arınç; AK Parti'nin neden başarılı olduğunu ise şu sözlerle anlattı: "AK Parti dürüst insanların çalışkan insanların partisidir. Milletini seven insanların partisidir. Milletin manevi, milli değerlerine saygılı bir partidir. Millet bize baktı kendisini gördü. Bizim kimliğimiz muhafazakar demokrat kimlik. Demokrasiye inanıyoruz. Muhafazakarlık, inanç, aile, ahlak, manevi değerlerimiz, biz bunlara da inanıyoruz. Biz solcu değiliz, biz klasik anlamda sağcı da değiliz. Solda bile 20 tane parti var. Sağda da çok parti var, biz onlardan da değiliz. Biz muhafazakar demokratız. "