Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ'dan Açıklama

Adıyaman Valiliği'ni ziyaretinde gazetecilerin sorularını yanıtlayan Bozdağ, zorunlu eğitimi kademeli olarak 12 yıla çıkaran ''4+4+4 sistemi'' ve Kur'an-ı Kerim'in seçmeli ders olarak okutulacak olmasına ilişkin soru üzerine, bu konuda yapılan düzenlemenin milletin takdirini kazandığını söyledi.

Konuya ilişkin CHP'nin tutumunu ''gayri samimi'' olarak nitelendiren Bozdağ, şöyle konuştu:

''Kur'an-ı Kerim'in orta öğretim ve liseye seçmeli ders olarak girmesi, önemli bir gelişmedir, önemli bir adımdır, tarihi bir adımdır. Bu hem Türkiye'de, hem de Adıyaman'da memnuniyetle karşılandı. Herkes, bu düzenlemeye yapanlara teşekkür ediyor. Ancak burada, CHP'nin tutumunu gayri samimi olduğunu ifade etmek istiyorum. Bu düzenlemeyi Fatih Projesi ile irtibatlandırdı.

Kamuoyunun bir şeye özellikle dikkatini çekmek istiyorum. Bu teklif TBMM'nin gündemine geldiğinde içinde Fatih Projesi'ne ilişkin düzenleme vardı. Milli Eğitim Komisyonu'nda görüşüldüğünde de bu düzenleme vardı. TBMM Genel Kurulu'nda görüşülürken de vardı. Ama, Kur'an-ı Kerim'in ve Peygamberimizin hayatının seçmeli ders olarak okutulmasına ilişkin düzenleme 9. madde geldiği zaman bir önerge ile yine CHP, 'AK Parti hükümetine dönük, Fatih Projesi'ni gizlemek için bunu yaptılar' eleştirisinde bulundular.''

-''CHP seçmeli derslerden rahatsız''-

CHP'nin konuya ilişkin düzenlemeden rahatsız olduğunu söyleyen Bozdağ, ''Eğer CHP bu konuda samimi ise bunu daha önce söylemesi lazımdı. Eğer AK Parti, böyle bir düşüncesi olmuş olsaydı, daha teklifin başında, teklif verirken bunun içine kordu ve işin başında bu konu diğer konuları gölgelerdi. CHP, Kur'an-ı Kerim dersinin ve Peygamber efendimizin hayatının seçmeli de olsa okullarda okutulacak olmasından fevkalade rahatsızdır'' dedi.

''CHP'nin bu derslere karşı olduğunu gizlemek, 'hayır' dediğini gizlemek için niyetini Fatih Projesi'nin arkasına gizlediğini'' ifade eden Bozdağ, sözlerini şöyle sürdürdü:

''O yüzden bunları birbirinden ayırmak lazım. Eğer, CHP'nin derdi sadece Fatih Projesi ise o zaman Anayasa Mahkemesi'ne bu yasayı götüreceğini söylüyor, Kur'an-ı Kerim ve Peygamber efendimizin seçmeli dersler arasında öğretilmesinden rahatsız değilse, bu iki dersin seçmeli olmasını düzenleyen kısmı Anayasa Mahkemesi'ne götürmez. Diğer kısımlardan karşı oldukları neyse onu götürür. Biz deriz ki, 'o zaman, CHP milleti aldatmıyor, kanaatlerinde samimi'. Onun için hep beraber göreceğiz. Eğer bu derslerden rahatsız değilse, bundan memnuniyeti varsa, bunu Anayasa Mahkemesi'ne götürmez.

Buradan, Adıyaman'dan bir kez daha onların samimi olmadığını, esas dertlerinin Fatih Projesi ile değil, Kur'an-ı Kerim ve Peygamberimizin hayatının seçmeli dersler arasında da olsa okutulacak olmasından rahatsız olduğunu çok net olarak ifade ediyorum. Kaldı ki Fatih Projesi yine kurallara göre yapılacaktır, yine ihaleyle yapılacaktır. Kamu İhale Kanunu kapsamı dışında olması, bunun kuralsız yapılacağı anlamına gelmez. Burada, yine kurallar, kanunlar neyse onlar uygulanacaktır ve bunlar yargı denetimine açık işlerdir. Yargının da denetimi olacaktır.''

-Evlerin işaretlendiği iddiası-

Bozdağ, bir gazetecinin, Adıyaman'da Alevi vatandaşların evlerinin işaretlendiği iddiasına ilişkin sorusu üzerine de ''Alevi vatandaşlarımız bizim canımız. Bu ülkede ister Alevi olsun, ister Sünni olsun hiçbir vatandaş arasında ayrımcılık yok. Dostluk var, güzel bir kardeşlik var. Dostluk ve kardeşlik var, hukuk var. Ancak bu hukuktan, kardeşlikten rahatsız olan bazı kesimler var. Bu kardeşliği, hukuku bozmak için, fitne sokmak isteyen insanlar da olabilir'' diye konuştu.

Başbakan Yardımcısı Bozdağ, Adıyaman ve Erzincan'da yaşanan olaylarla ilgili soruşturmaların devam ettiğini, bunları yapanlar hakkında yasal işlem yapılacağını belirtti.

''Aramıza nifak sokmaya çalışanlara, bugüne kadar olduğu gibi, bundan sonra da Alevi ve Sünni vatandaşlarımız fırsat vermeyecektir'' diyen Bozdağ, bu kardeşlik hukukunun güçlenerek devam edeceğini vurguladı.