Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, 'Türkiye'nin, Türk milletinin aleyhine çalıştığınızda uluslararası örgütler, sizin bir numaralı avukatlığınızı yapıyorlar.' dedi.
Bozdağ, TRT Genel Müdürlüğü'nde gazete ve televizyonların Ankara temsilcileriyle bir araya geldiği toplantıda gündeme ilişkin soruları yanıtladı.
Türkiye'nin aleyhine kim faaliyette bulunursa, onun önüne pek çok imkan açıldığını belirten Bozdağ, 'O zaman Türkiye devletinin yöneticileri olarak sizlerin olup bitenler karşısında tavır koymanız, vazifenizin, milletinize ve devletinize olan yükümlülüklerinizin gereği değil mi? Türk hükümetinin bugün yaptıkları vazifesinin gereğidir. Biz onu yapıyoruz.' ifadesini kullandı.
Almanya'nın bu konuları, karşılıklı çıkarlar esasında değerlendirmesi gerektiğine işaret eden Bozdağ, bunun medya üzerinden yapılmaması gerektiğini bildirdi.
Başbakan Yardımcısı Bozdağ, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na şu soruları yöneltti:
'Acaba siz Türkiye'den mi yanasınız, bütün bu olup biten olaylar, tartışmalar konusunda; yoksa Almanya'dan yana mısınız? Siz, bütün bu Türkiye ile Almanya arasındaki tartışmalarda Alman hükümetini mi yoksa Türk hükümetini mi haklı görüyorsunuz? Darbecileri, Almanya'nın himaye etmesini doğru mu görüyorsunuz, Türkiye'nin bunu eleştirmesini yanlış mı görüyorsunuz? PKK'ya karşı Almanya'nın tutumunu doğru mu görüyorsunuz yoksa Türkiye'nin eleştirilerini yanlış mı görüyorsunuz?'
- 'Planlı yalanlar'
Alman halkı ile Türk halkı arasında çok büyük bir dostluk olduğunu anımsatan Bozdağ, gündelik siyasal tartışmalarla Alman halkı ile Türk halkı arasındaki dostlukta bir zedelenme olmayacağını kaydetti.
Almanya'daki insanların Türkiye'ye gelmekten çekindiğine dair haberler, yorumlar, sorularla oluşturulmak istenen kanaatlerin tamamının 'planlı yalanlar' olduğunu vurgulayan Bozdağ, geçen sene temmuz ayı ile karşılaştırıldığında bu sene aynı ayda Türkiye'ye gelen Alman turist sayısında 20 bin civarında bir artış olduğunu bildirdi.
Almanya'dan gelen turist sayısında bir azalma bulunmadığını kaydeden Bozdağ, geçen sene ile mukayese edildiğinde bir artış kaydedildiğini belirtti.
Türkiye'de çok sayıda yerleşik Alman vatandaşı olduğunu anlatan Bekir Bozdağ, 'Onların hepsi hayatından memnun. Hiçbirisinde bir sıkıntı yok. Türklerle de çok iyi dostlar, çok iyi ilişkileri var. Almanya'da milyonlarca vatandaşımız var. Onlarla da bir sıkıntı yok. Bu nedenle bir sıkıntı varmış gibi oluşturup halklar arasına bir soğukluk yerleştirmeye Türkiye'ye, Almanya'dan turist akınını engellemeye dönük çalışmalar, bugüne kadar başarılı netice vermedi. Bundan sonra da vermeyecektir. Ben ondan eminim.' diye konuştu.
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun Focus dergisine verdiği mülakattaki yaklaşımını milletin iyi değerlendireceğine emin olduğunu ifade eden Bozdağ, 'O röportajı görünce 'Acaba bu Almanya'da bir siyasi partinin lideri mi Türkiye'ye dönük açıklama yapıyor' diye benim aklıma o geldi. Ama baktım maalesef Türkiye'nin ana muhalefet partisi lideriymiş bunu yapan. Fakat okuyunca siz öyle değerlendiriyorsunuz.' dedi.
- 'Elimizdeki bilgileri paylaştık, yüzlerinin rengi değişti'
Bir gazetecinin, Adalet Bakanlığı tarafından açıklanan tutuklu gazetecilerin rakamlarını Kılıçdaroğlu'na sorduğunda 'Bunlar beni ilgilendirmiyor, bunlarla ilgili iddialarda bulunan birtakım dernekler var. Ben o dernekleri dinlerim' dediğini aktardı. Bunu nasıl değerlendirdiğinin sorulması üzerine Bozdağ, şunları söyledi:
'Bizim hep söylediğimiz şey, hükümete karşı da Türkiye'ye karşı da uluslararası çevrelerin adil ve objektif olmasıdır. Türkiye içinde siyaset yapan herkesin de değerlendirmelerinde de objektifliğe özen göstermesi lazım. Sayın Kılıçdaroğlu'nun da gerçek olan konular üzerinde değerlendirme yapmasını ben hep tavsiye ediyorum. Türkiye cezaevlerinde mesleği gazeteci olan kişiler, değişik suç isnatları nedeniyle tutuklu oldukları gibi, bazıları da suçu sabit olduğu için mahkeme kararıyla cezalandırılmışlar, hükümlüler. Bir kısmının suçu sabit, şu anda infaz ediliyor. Bir kısmının isnatlar nedeniyle, kuvvetli suç şüphesi nedeniyle tutuklu yargılaması devam ediyor. Türkiye cezaevlerinde salt gazetecilik yaptığı gerekçesiyle tutuklu ve hükümlü hiç kimse yoktur. Bunu biz defalarca ifade ettik. Defalarca bunu dile getirdik. Örneğin zaman zaman şöyle haberler görüyorsunuz, 'Bir tweet attı, adam tutuklandı'. Tweet yüzünden tutuklandı, çok büyük bir algı operasyonu. Türkiye'de tweet attı diye tutuklanan bir Allah'ın kulu var mı, yok. Ama şunu söylemesi lazım, 'Tweetinde ne dedi?' Orada bir şey söylüyor. Suç olan bir şeyi icra ediyor. Onun için insanlar adli takibata muhatap kalıyor. Oradan devam ediyor.'
Türkiye'ye dönük gazetecilerle veya başka insan haklarıyla ilgili konularda değerlendirme yapan kuruluşların varlığına işaret eden Bozdağ, sözlerine şöyle devam etti:
'Adalet Bakanı olduğum dönemde bunlardan bir tanesi geldi bana, elinde bir liste var. Sayın Kılıçdaroğlu'nun dediği derneklerden birinin listesi var. Ben onlara dedim ki 'Elinizdeki listeyi tek tek konuşalım'. İsim veriyorlar, bizde elimizdeki bilgileri kendileriyle paylaştık. Yüzlerinin rengi değişti. Onlara hatta şunu da söyledim, 'Sizin güvendiğiniz avukatlar gelsin bu dosyaları incelesinler. Size getirilen dosyaların içi nedir ne değildir. Belli ki size bu bilgiler tam doğru aktarılmıyor. Dosyalar burada gelin bakın içerisine ne var ne yok.' Hala gelecekler, göndermediler. Neden çünkü dosyaların içerisinde bunlara anlatılan bilgilerin yalan olduğunu ortaya koyacak veriler var. O yüzden de gelmediler.'
- 'Diğerlerini zannedersem gazeteci kabul etmiyorlar'
Kılıçdaroğlu'na Türkiye'nin resmi makamlarının verdiği bilgilere adli makamların aldığı kararlara itibar etmesi tavsiyesinde bulunan Bozdağ, bu kararları beğenmeyebileceğini ancak objektif değerlendirmenin son derece önemli olduğunu kaydetti.
Bu derneklerin takip ettiği gazetecilerin genelde terör örgütü üyeliği propagandası veya terörle irtibatlı eylemlerle alakalı soruşturulan, kovuşturulan isimler olduğuna işaret eden Bozdağ, cezaevlerinde terör örgütü üyeliği, propagandası ve benzeri nedenlerle hüküm giymemiş gazeteciler olduğunu ancak hiçbirisinin hatırını sormadıklarını bildirdi.
Toplantıda, gazetecilerden bir örnek varsa paylaşmalarını isteyen Bozdağ, 'Diğerlerini zannedersem gazeteci kabul etmiyorlar. Gazeteci olmanız için farklı birtakım ölçüleri var anlaşılan.' değerlendirmesinde bulundu.
Bu derneklerin, cezaevi ziyaretlerini anımsatan Bekir Bozdağ, Türkiye cezaevlerinde terör örgütleriyle alakalı suçları işleyenler dışında pek çok tutuklu ve hükümlü olduğunu, onlara ilişkin bir değerlendirme yapmadıklarını aktardı.
'Türkiye'nin, Türk milletinin aleyhine çalıştığınızda uluslararası örgütler, sizin bir numaralı avukatlığınızı yapıyorlar.' diyen Bozdağ, Kemal Kılıçdaroğlu'nun olayı bir de bu gözle değerlendirmesi önerisinde bulundu.
(Sürecek)
Başbakan Yardımcısı Bozdağ Açıklaması (3)
'Türkiye'nin, Türk milletinin aleyhine çalıştığınızda uluslararası örgütler, sizin bir numaralı avukatlığınızı yapıyorlar' 'Türkiye cezaevlerinde salt gazetecilik yaptığı gerekçesiyle tutuklu ve hükümlü hiç kimse yoktur. Bunu biz defalarca ifade ettik. Defalarca bunu dile getirdik' 'Zaman zaman şöyle haberler görüyorsunuz, 'Bir tweet attı, adam tutuklandı'. Tweet yüzünden tutuklandı, çok büyük bir algı operasyonu. Türkiye'de tweet attı diye tutuklanan bir Allah'ın kulu var mı, yok. Ama şunu söylemesi lazım, 'Tweetinde ne dedi?' Orada bir şey söylüyor. Suç olan bir şeyi icra ediyor. Onun için insanlar adli takibata muhatap kalıyor'