Başkan Düzlü’den Termik Santral Açıklaması

Başkan Düzlü’den Termik Santral Açıklaması

Zonguldak’ın Çaycuma ilçesine bağlı Saltukova Beldesi Belediye Başkanı Adil Düzlü, Saltukova Beldesinde kurulması düşünülen Termik Santralı ile ilgili açıklamalar da bulundu.

Saltukova Belediye Başkanı Adil Düzlü açıklamasında, “ Saltukova beldemiz Hacılar Köyü Mevkisine yapılmak istenen, Saltukova Termik Santrali için kurumların katıldığı Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) toplantısı 11 Şubat 2013 Pazartesi günü saat 10.00’da, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Merkez Binası toplantı salonunda yapılmıştır. Toplantıya ÇED Daire Başkanı Başkanlığında, ilgili kamu kuruluşları katılarak hazır bulunmuştur. Belediyemizi temsilen bizzat katıldığım bu toplantıya, ilimizi temsilen Çevre Şehircilik, DSİ, Tarım, Orman, Milli Parklar, AFAD Başkanlığı, BEÜ Çevre Mühendisliği Bölümü yetkilileri ile Zonguldak Milletvekili Ali İhsan Köktürk katılmıştır. Bunun yanında merkez kurumu Olan Devlet Hava Meydanları İşletmesi (DHMİ) havaalanı ile ilgili görüşlerini sunmak üzere hazır bulunmuştur. Kurum yetkililerinin hazır bulunduğu toplantıda, yatırımcı firma olan Kaptan Şirketler Grubunu temsilen, ENÇEV Çevre Müşavirlik Firması tarafından, proje sunumu yapılarak kurum görüşleri alınmıştır. Sürecin başından bu tarafa söylediğimiz gibi, bulunduğumuz makam itibarıyla yapılmak istenen yatırımın, olumlu ve olumsuz yanlarını yasa ve ilgili düzenlemelere göre değerlendirmek asli vazifemizdir. Bu kapsamda yapılan sunuya göre belediye ve diğer ilgili mevzuatlar çerçevesinde kurum görüşümüz komisyona sunulmuştur. Beldemiz Hacılar Köyü Mevkisi olarak bilinen, bölge mücavir alan sınırımızda kalmaktadır. Bu alanı da içine alacak şekilde bir kısmı belediye sınırları, Çorak Köyü ve Çamlık Köyü sınırları içindeki yaklaşık 1.850.000 metrekare alan, 1994 yılında ilgili bakanlık tarafından yapılan çalışma sonucu, bölgesel olarak hazırlanan 1/25000 ölçekli Çevre Düzeni Planı’nda “Sanayi Alanı” olarak planlanmıştır. Bu alan içinde kalan yaklaşık 500.000 metrekare alan hisseli veya müstakil olarak tekstil üzerine yatırım yapmak üzere, Ceylan Holding tarafından yöre halkından satın alınmıştır.

Toplam olarak hissesine düşen pay 240.000 metrekare civarındadır. Bu araziler öncelikle ilgili firmanın kuruluşu olan bir sigorta şirketine geçmiş, firmanın iflas etmesi sebebiyle de borçlarından dolayı hazine tarafından icra yoluyla el konulmuştur. 2006-2007 yıllarında ulusal gazetelerde de ilan edilerek, Çaycuma İcra Müdürlüğü tarafından bu araziler satılmak istenmiş ve alıcısı çıkmamıştır. Tekrar yapılan ilan sonucu ihaleye giren Kaptan Şirketler Grubu adına, Çebi Metal Sanayi A.Ş. tarafından bu araziler, Çaycuma İcra Müdürlüğü’nden satın alınmıştır. Mevcut durumda bu alanda halkımızdan kamulaştırma veya sair yolla satın alınan başkaca arazi olmayıp, mülkiyet yöre halkına aittir. Sanayi alanı olarak ilan edilen ve termik santral yapılmak istenilen bu bölgeye, Çaycuma Organize Sanayi Bölgesi’nin kurulması için fizibilitesi ilgili yıllarda yapılmış ise de, Çaycuma OSB için şu anki mevcut yer tercih edilmiştir. Söz konusu alan içinde yaklaşık 300.000 metrekare orman arazisi olup, geriye kalan değerlendirilecek alan yaklaşık 1.500.000 metrekaredir. Çaycuma OSB’nin şu anki alanının 1.250.000 metrekare civarında olduğunu konunun önemine binaen burada hatırlatmak istiyorum. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından sonraki yıllarda yapılan 1/100.000 ölçekli Çevre Düzeni Planı’nda da bu alan sanayi alanı olarak gösterilmiştir. Kamulaştırılma esnasında Hal-i Hazır Haritası ve İmar Planı olmayan alanların, değer tespitleri ilgili komisyonlar tarafından yapılırken, düşük tutulmakta ve imarsız olan arsalar halka cüzi miktarda para ödenerek kamulaştırılmaktadır. Aksine imar planı yapılmış olan araziler ise, arsa vasfını kazanmış oldukları için değerleri komisyonlarca daha yüksek belirlenmekte, bir nebzede olsa vatandaş mağdur edilmemektedir. Bölgemizde başlayan kamulaştırma çalışmalarında, bu sorunu sık sık yaşamaktayız. Belediye Mücavir Alanımız içindeki Ankara bölünmüş yolu kenarın kalan, imarsız alanlara metrekare için 14-15 TL değer tespiti yapılırken, imarlı olan aynı bölgelerdeki araziler ise 35-40 TL değer ile kamulaştırılmıştır. Bizlerde belediye mücavir alanı sınırları içinde kalan, termik santral yapılmak istenen alanı da içine alan bu bölgede süratle hal-i hazır harita yapımlarını tamamlayarak, imar planını belediye meclisimizce onayladık. Yasa ve ilgili mevzuatlara göre üst ölçekli Çevre Düzeni Planına uyma zorunluluğumuz sebebiyle, 1/1000 ve 1/5000 ölçekli planlarda bu alan sanayi alanı olarak gösterilmiştir. 3194 Sayılı İmar Kanunu 18. Maddesine göre, küçük parselleri toplulaştırarak, 15.000 metrekareden başlayarak 100.000 metrekareye kadar değişik ölçülerde 13 adet imar adası ve parsel oluşturduk. Dağıtım ortaklık payı (DOP) olarak sanayi bölgesi içinde yol, refüj, yeşil alan, eğitim ve dinlenme alanları, ibadet alanları gibi kamusal alanları oluşturduk. Yıllardır bölgemizde süregelen çalışmalar sonucu, Serbest Bölge ve Endüstri Bölgesi ilan edilmiş, Kara Denizin en büyük limanı olacak olan Filyos Limanında ihale aşamasına gelinmiştir. Bu kapsamda yatırım yapmak isteyen firmalar bölgemizde ağır sanayi diyebileceğimiz tesisler için Valilik Makamına, Başbakanlık Yatırım ve Destek Ajansına müracaatlarda bulunmuşlardır. Bunun yanında bazı firmalar da enerji yatırımı için bölgedeki alanlara talip olmuştur. Bu kapsamda Çebi Metal Sanayi A.Ş. söz konusu sanayi alanına termik santral kurmak üzere, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na ÇED raporu için başvurmuştur. Aldığım duyumlara göre başka bir firmada Saz Köyü Mevkisine termik santral kurmak için yasal müracaatta bulunmuştur. Saz Köyü belediye sınırlarımız içinde kalmadığı için, bununla ilgili belediyemize herhangi bir dosya gelmemiştir. Çebi Metal Sanayi A.Ş.’nin yapmak istediği Saltukova Termik Santrali ile ilgili sunusu tarafımızca incelenerek değerlendirilmiştir. Yaptığımız değerlendirme sonucu imar planımıza göre yapılmak istenen tesisin uygun olmadığı görülmüştür.

Bu sebeple “termik santralin imar planımıza uygun olmadığı, OSB tarzı yatırımlar için bu alanın irili ufaklı parseller şeklinde tarafımızca planlandığı, diğer ilgili kuruluşların verdiği görüşlere göre yerleşim alanlarına yakın olması sebebiyle, kent yaşamını ve halkı olumsuz etkileyeceği” görüşü tarafımızca tutanağa geçilerek olumsuz görüş bildirilmiştir. Tarım Bakanlığı yetkililerince söz konusu bölgede ağır sanayi yatırımları için alternatif alanlar bulunduğu ve bu alanlara yatırım yapılmasının öncelikle sağlanması gerektiği toplantıda belirtilmiştir. Buna göre yatırımın diğer alternatif alanlara yapılamama sebebinin izah edilememesi sebebiyle, bu bölge için uygun görüş vermeyeceklerini söyleyerek toplantı tutanağını imzalamışlardır. Yine aynı şekilde DSİ tarafından projede soğutma suyu olarak kullanılacak suyun miktar olarak çok fazla olması, Filyos Nehri ve Kokaksu Deresindeki su miktarının bu iş için yeterli olmadığı, suların tekrar deşarjının sakıncalı olduğu görüş olarak belirtilmiştir. Milli Parklar Av ve Yaban Hayatını Koruma Genel Müdürlüğü yetkililerince de bu bölge bazı kuş türlerinin koruma ve yaşama alanı olduğu, doğal bitki örtüsünün ve su kaynaklarının bu yatırımdan etkileneceğini görüş olarak bildirmiştir. DHMİ tarafından da yapılmak istenen yatırımın zemin kotundan itibaren yüksekliğinin Havaalanı Mania Planına göre sıkıntı olabileceği, salınan gaz ve buharların görerek şartlarda yaklaşma ve alçalma-yükselme yapan araçların hava trafiğini dolayısıyla Zonguldak Havaalanını etkileyebileceğini bildirmişler, konu ile ilgili ayrıntılı bilgileri istemişlerdir.

Yine aynı şekilde BEÜ Çevre Mühendisliği Bölümü de mevcut santraller ve sanayi tesisleri sebebiyle ilimizin havasının yeterince zarar gördüğünü, bu tip yatırımların daha da sorun yaratabileceğini, konu hakkında bazı teknik bilgileri isteyerek olumsuz görüşlerini bildirmişlerdir. Zonguldak Milletvekilimiz Ali İhsan Köktürk zaten konu ile ilgili görüşlerini basına açıklamıştır. Sonuç olarak yöneticiler olarak bizlerin önceliği halkın mutluluğu ve refahını sağlamaktır. Bu sebeple yukarıda belirttiğim diğer kurumlarında görüşleri doğrultusunda, yapılmak istenilen yatırımın imar planımıza uygun olmaması, yerleşim yerlerine yakın olması sebebiyle yukarıda belirtilen sebeplerden dolayı kent yaşamını olumsuz etkileyeceği kaygısıyla belediye olarak görüşümüz uygun verilmemiştir. Bu sürecin uzun bir süreç olduğunu ve yakın takipçisi olduğumuzu daha önceki basın açıklamalarımda da beyan ettim. Yasal düzenlemeler ve halkımızın görüşleri doğrultusunda konunun takipçisi olduğumuzu ve attığımız her adımın bölgemizin yararı için olduğunu bir kez daha halkımıza duyurma ihtiyacını hissediyorum. Sanayileşme süreci içinde bu tip sıkıntıları her zaman yaşayacağız. Bu sebeple halkımızdan sağduyulu olmalarını ve bizlere güvenmelerini bekliyorum. Teknik anlamda kurum olarak görüşümüzü açıklamayışımız sebebimizde bundan dolayıdır. Bizler sorumluluk içinde hareket ederek yasal çerçevede bunları dile getirmek zorundayız. Tüm halkımıza ve kamuoyuna selam ve saygılarımı sunuyorum” dedi.

Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile