Başkan Şahin, Çalar Saat Programına Konuk Oldu

konuğu oldu.

Şahin, Gaziantep’in üretkenliğini, çalışkanlığını, sorunlara karşı çözüm odaklı projelerini anlattı. Canlı yayında Dünya’nın lezzet başkenti Gaziantep mutfağına değinen Şahin, sanayisiyle, ticaretiyle, sanatıyla, köklü tarihiyle ve kültürüyle yükselen bir değer olan Gaziantep’i, güçlü ifadelerle dile getirdi. Gazeteci Küçükkaya, başkan Şahin’e projeleri yakından incelemek için Gazi şehre geleceğinin sözünü verdi.

"Gaziantep sanayisi cesaretle üretti”

Her şehrin istihdam sağlayacak projeler üretmesi gerektiğini söyleyen Şahin, sınırın hemen ötesindeki kaosa, gözyaşına ve savaşlara rağmen kentin 150 fabrika bitirdiğini, cesaretle üretimin üzerine gittiklerini vurguladı.

Türkiye’de genç işsizlerin artmasına yönelik sorunun çözümünde teknolojik gelişmelere paralel olarak gençlerin uzmanlaşmasını tavsiye eden Şahin, büyükşehir olarak istihdama yönelik projeleri dillendirdi.

“Gurme turizmini geliştirdik”

“Gaziantep’e Gitme Zamanı”, “Uzaklarda Arama” ve “4 Mevsim Gaziantep” gibi çeşitli kampanyalarla kente 1 milyon turist çektiklerini belirten Şahin, “Gurme turizmini geliştirdik. Eskiden Gaziantep’e gelen bir kişi ‘ne yapacağım’ diyordu şimdi ise antik kentleriyle, hayvanat bahçesiyle, müzelerimizle en az 4 gün kalıyor. Hizmet sektörünün gelişmesiyle istihdam artıyor. Bugün Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ni tekerlek koyup Avrupa’ya götürsen 80 milyon turist çeker, hiçbir eksiğimiz yok. Muhteşem bir kültür turizmi oluşur” dedi.

“Bizler şehrin Ceo’suyuz”

Bereketli hilalin tam ortasında yer aldıklarını aktaran başkan Şahin, “Toprak çok bereketli. Bir tarafımızda Mezopotamya var, tahıl ve baharat üretimi, bir taraftan da Doğu Akdeniz’in zenginliği biber, zeytin, fıstık. Bu konuda çok şanslıyız. Tarım Daire başkanlığı kurarak, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ile senkronize olduk. Küçükbaş hayvanların ‘oğlakları ölmesin’ diye süt yemi dağıttık. Hayvanların merada daha fazla su içmesi için güneş enerjisiyle sondajlarla su çıkarttık. Kırsal kalkınma için çalışıyoruz. Altyapı belediyeciliği bitti. İnsanı merkeze alan; çocuk, kadın, engelli vatandaşlara yönelik sosyal belediyecilik anlayışını getirdik. Önce, kırsal kalkınmayla başladık. Çiftçi ve esnafın rahat etmesi lazım. Biz şehrin CEO’suyuz. Toplumun refahını ve kalitesini yükseltecek sosyal ve kültürel bütün projeleri çalışıyoruz. En güçlü yönümüz bu” şeklinde konuştu.

“Asıl mesele yerli ve milli olmak”

Belediye olarak şehir sanayisinin geliştirilmesi için uzmanlar tarafından rapor hazırlattıklarının altını çizen Şahin, "Üretimde öndeyiz ama emek çok yoğun. Dünya bilgi üzerinden bambaşka bir noktaya gidiyor. Bir rapor hazırladık Ankara’ya götürdük, ‘sanayide yüksek teknolojiye geçmek istiyoruz’ dedik. Bana düşen kısım akıllı şehir. Şehri nasıl akıllandıracaksın! Akıllı Ulaşım. Uyguladığın uygulama ve teknolojik çalışmalarla insanlara donanım ve teknolojiyle bilgi ve işlemleri kolaylaştıracağız. Kredi kartıyla şu anda ödeme yapıyorsunuz. Akıllı enerji ise güneş enerjisi, rüzgar, jeotermal gibi yenilenebilir enerji kaynaklarını ön plana çıkaracağız. Şehirler bütünüyle bu enerjiye geçmesi için belediyeler teşvik etmeli. Japonya ve Amerika’ya gittik. Cumhurbaşkanımıza, ‘sizin himayenizle teknoloji kongresini toplayalım’ dedim ve himayesine aldı. Dünya’yı okumak gerek. Ocak ayında Dünya teknoloji devleriyle büyük bir kongre yapacağız. Ama asıl mesele yerli ve milli olmak. TÜRSAT, Telekom ve TÜBİTAK’ı da kongreye davet edeceğiz. Bunun üzerine çalışıyoruz, bir Hindistan örneği var, Nasıl yazılımda bir alan açtılar, dünyaya yazılım sattılar. Amerika’yı yeniden keşfetmeye gerek yok ondan sonra işsizliği konuşup duruyoruz, beşeri sermayeyi buna göre odaklamamız lazım" diye konuştu.

Kentte yaşayan yoksulların hayatlarına dokunabilmek amacıyla Büyükşehir Belediyesi bünyesinde Sosyal Araştırma Merkezi (SARMER) kurduklarını anlatan Şahin, hane bazlı çalışmalar kapsamında her hanenin ihtiyaçlarını tespit ettiklerini buna göre projeler geliştirdiklerini aktardı.

SARMER’le birlikte çok sayıda kız çocuğun okullaştığına dikkati çeken Şahin, “Gelin etmeyin okula gönderin” isimli kampanyanın detaylarını anlattı.

Program, Cengiz Özkan’ın yorumladığı “Gaziantep Yolunda” türküsüyle sona erdi.