Başkanlık sistemi Meclis'e geliyor

Meclis Anayasa Komisyonu Prof. Dr. Kuzu, Başkanlık sistemi üzerine çok uzun yıllar çalıştığını hatırlatarak cumhurbaşkanlığı seçimlerine kadar bu konunun detaylı tartışılması gerektiğini söyledi.

TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı ve İstanbul Milletvekili Prof. Dr. Burhan Kuzu, TGRT Haber'e verdiği röportajda yeni anayasa sürecinde başkanlık sistemi tartışmalarını değerlendirdi. Kuzu, yıllardır savunduğu bu modelin iki ay sonra Anayasa Uzlaşma Komisyonu'nun gündemine geleceğini dile getirdi.

Cumhurbaşkanını halkın seçmesinden geri adım atılmayacağına, bu durumda yetkilerinin artırılması gerektiğine vurgu yapan Kuzu, iki yıl sonra yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimine kadar bu konunun detaylı bir şekilde tartışılması gerektiğini belirtti.

Erdoğan aday olursa Gül çekilir

Anayasa Mahkemesi'nin cumhurbaşkanının görev süresiyle ilgili olarak verdiği 7+5 kararını da değerlendiren Kuzu, 7 yıl kararının siyaseti rahatlattığını belirterek şöyle yorumladı: 'Siyasi amaçla verilmiş bir karar olamaz. Mahkeme (7 yıllık cumhurbaşkanlığı bir kez. Halkın seçmesi durumunda ise düdük yeniden çalacağı için 5+5 başlar, dolayısıyla yeniden aday olabilir) denilmiş olabilir. Yani 7+5 diye bir şey yok. Bunun izahı olamaz ' dedi. Başbakan Erdoğan'ın 2014'teki cumhurbaşkanlığı seçiminde Gül'le rakip olabilecekleri iddiasına da cevap veren Kuzu, 'Benim tanıdığım Gül öyle bir durumda aday olmaz ' dedi.

Özal ölmeseydi parti kuracaktı

1980'li yıllardan bu yana yazdığı makalelerle ve çeşitli platformlarda yaptığı konuşmalarla başkanlık sistemini savunan Burhan Kuzu, bugünkü 'Erdoğan başkanlığı kendisi için istiyor ' eleştirilerinin geçmişte de Özal, Demirel ve Çiller için yapıldığını hatırlattı.

Danışmanlığını yaptığı merhum 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın da başkanlık sistemini arzuladığını ancak hayata geçiremediğini belirten Kuzu, ilginç bir anısını paylaştı: 'Rahmetli Özal vefatından 3 hafta önce beni Aksaray'da bir otele davet etti. Gittiğimde şu anki bakanlarımızdan biri ve bir milletvekili (o zaman ikisi de ANAP'taydılar) bir yanına oturmuştu, diğer yanına da beni oturttu. Özal dedi ki; keşke ekonomiyi düzeltmek yerine senin bahsettiğin reformları yapsaydım. Demirel-İnönü koalisyonu düzeltmek için uğraştığımız ekonomiyi mahvetti. Bunun için çok pişmanım. Yapabileceğim çok fazla da bir şey yok, dört duvar arasına sıkıştım. Çıkardı bir dosya koydu önüme. Ben şimdi Balkanlar'a gidiyorum, ardından Kafkaslar'a gideceğim, dönüşte parti kuruyorum. Seni de listeye aldım. Sakın 'yok' deme, dedi. Ben hazırlığımı yaptım, Özal Balkanlar ve Kafkaslar'a gitti. Geldi vefat etti. ' Özal'ın, vefatından üç hafta önce yaptığı bu son görüşmede fevkalade zinde olduğunu kaydeden Kuzu, Türkiye'deki belli odaklar ya da başka ülke istihbaratları tarafından suikast yapılmış olabileceğini, kesinlikle iyi araştırma yapılması gerektiğini ifade etti. Kuzu, 'Orada bir şey olduğu doğrudur ' diyerek, ilginç bir vurgu yaptı.