BBP Genel Başkanı Destici, Parti Genel Merkezi'nde basın toplantısı düzenleyerek, 27 Nisan e-muhtırasını eleştirdi.
Destici'nin basın toplantısına vekil imamlarda katıldı.
Destici, bugünün 27 Nisan olduğunu hatırlatarak, 5 yıl önce Türkiye'nin son muhtırayı yaşadığını söyledi.
Destici, 12 Eylül referandumundan sonra darbeci, cunta zihniyetinin yargı önüne çıkarıldığını ifade ederek, "Bu da bizim başından beri beklediğimiz, arzu ettiğimiz, mutlaka olamazsa olmaz dediğimiz süreçlerden bir tanesiydi"şeklinde konuştu.
27 Nisan'da Genelkurmay Başkanlığı tarafından Meclis'teki milli iradeye müdahale edildiğini kaydeden Destici, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin İç Hizmet Kanunu'ndan yetki, güç alarak hem de seçilecek Cumhurbaşkanı'nın başkomutan sıfatı kazanacağı için böyle bir müdahaleyi haklı olduklarını hiç çekinmeden söyleme cüretini gösterdiklerini söyledi.
Cumhuriyet mitinglerinde istenen netice alınamadığı için ordunun göreve çağırıldığını söyleyen Destici, Türk Silahlı Kuvvetleri bilim adamları, siyasetçiler tarafından resmen 'ordu göreve' pankartları taşındığını belirtti.
Destici, "Nasıl ki 12 Eylül ihtilalini yapanlar bugün yargı önündeyse, nasıl ki 28 Şubat'ı gerçekleştirenler bugün yargı önündeyse, mutlaka 27 Nisan e-muhtırasına destek verenlerde 27 Nisan e-muhtırasını gerçekleştirenlerinde yargı önüne çıkarılması ve bu süreçle ilgili de hukukunmutlaka görev başına geçmesi ve bu süreci de incelemesini bizler bekliyoruz" dedi.
"27 Nisan e-muhtıra sürecinin Dolmabahçe görüşmesi Yaşar Büyükanıt ile Sayın Başbakan'ın arasındaki görüşmeyi de bu milletin bilmeye hakkı vardır diye düşünüyoruz" diyen Destici şunları kaydetti: "Çünkü bu görüşmeyle ilgili bir sürü yorumlar yapılmakta ve hem gerçekten demokrasiyi yıpratacak hem Türk Silahlı Kuvvetleri'ni yıpratacak görüşler ileri sürülmektedir. Onun için Sayın Başbakan'ın ve dönemin Genelkurmay Başkanı Sayın Yaşar Büyükanıt'ın orada ne olduğunu, ne görüşüldüğünü Türk Milleti'ne anlatmaları boyunlarının borcudur ve mutlaka bu sürecin de açıklığa kavuşması gerekir. Zaten yargı devreye girdikten sonra mutlaka o görüşmenin de içeriğine girilecektir ve görüşmenin içeriği de mutlakaaçıklanacaktır." Askerin Anayasa'nın İç Hizmet Kanunu'ndan yetki aldığını söylemesi halinde bu kanunun da ortadan kaldırılmasının önemine değinen Destici, milli iradenin üzerinde hiçbir gücün bırakılmamasını istedi. Atatürk'ü kimin sözde değil de özde sevdiğini, millete kimin sözde değil de özde hizmet ettiğini karar verecek olanın milletin kendisisi olduğunu ifade eden Destici, iktidarı yok etme, demokrasiyi yok etme adına hiç kimsenin yetkiyi kendisinde göremeyeceğini söyledi.
Destici, "Bu yetki sadece millete aittirve milletimin özde sevdiğini ancak o karar verebilir. Sözde değil de özde sevdiğine inandığı her dönemin iktidarını veya Meclisi tayin etme hakkına sahiptir. Herkese düşen de milli iradeye ram olmaktır, milli iradeye teslim olmaktır. Türkiye'nin eğer bir daha 27 Nisan'lar, 28 Şubat'lar, 12 Eylüller, 71 muhtıraları, 60 ihtilalleri, 27 Mayıs ihtilalleri yaşamak istemiyorsa, acilen bunun tedbirin alması gerekir, bunun tedbiri de net olarak sivil, demokratik, yeni bir anayasadır. Sivil, demokratik, yeni biranayasa yapılmadan milli iradenin üstündeki güçleri yok edecek bir anayasaya Türkiye kavuşturulmadan tekrar bu süreçleri yaşamayacağımızın garantisini hiç kimse bize veremez" dedi.
E-muhtıranın sadece askerlerle sınırlı tutulmamasını isteyen Destici, bu muhtıradan kim fayda sağladıysa onlardan hesap sorulmasını istedi. Ayrıca konuşmasında vekil imamların durumuna da değinen Destici, imamların sözlü sınava tabi tutulduğunu ve mıhrap teslim edilen imamların kadroya geçirilmediğini söyledi.
Destici, "Bu arkadaşlarımızın yetersizliğinden kaynaklanmıyor. Bu mevcut sistemin yanlışlığından kaynaklanıyor. Hepsinin yeterli olmasına rağmen hatır gönül işleri araya giriyor" ifadelerinikullandı
Bbp Genel Başkanı Destici E-muhtırayı Değerlendirdi
Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, "Sayın Başbakan'ın ve dönemin Genelkurmay Başkanı Sayın Yaşar Büyükanıt'ın orada ne olduğunu, ne görüşüldüğünü Türk milletine anlatmaları boyunlarının borcudur ve mutlaka bu sürecin de açıklığa kavuşması gerekir" dedi.