BBP Genel Başkanı Mustafa Destici Açıklama Yaptı

BBP Genel Başkanı Destici, yaptığı yazılı açıklamada, ülke insanının salı günleri televizyonlarını açmaktan imtina etmeye başladığını ifade ederek, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu ve MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin salı günleri TBMM'de kendi gruplarında yaptıkları toplantılarda kullandıkları dilin, siyasi ahlak ve edep dışında olduğunu belirtti.

Vatandaşların, salı günleri, TBMM'de liderlerin yaptığı konuşmaları dinlemekten 'gına' getirdiğini söyleyen Destici, “Peş peşe gelen doğalgaz ve elektrik zamları ile akaryakıttaki fiyat artışları vatandaşın gündemini sarsarken milletvekilleri zamdan etkilenmiyor. Öyle ki, grupların da genel başkanlarının diğer parti başkanlarına 'laf yetiştirmesini' alkışlamaktan geri durmuyorlar. Birisi Erdoğan'ın Şam Fatih'i olmak istediğini iddia edip “Sen ancak Şam babası olursun” diyor. Ayrıca, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'na da hakaretemiz bir halde konuşup ‘Stratejik derinlik kitabı stratejik körlük bir politika. Bunu yapabilmek için ileri derecede gerizekalı olmak lazım’ diyor. Sayın Başbakan da ‘Sen sokak ağzıyla konuşuyorsun’ derken, Bahçeli de şimdiye kadar yapmadığı bir ironi ile Türkçesini bozuyor ve ‘Şuursuz Polis’ diyor” açıklamasında bulundu.

Destici, “Radyo Televizyon Üst Kurulu’nu (RTÜK) göreve çağırıyoruz ve TBMM'de Salı günleri yapılan grup görüşmelerinde görünen ‘Temiz Türkçe’nin bozulmasından, hakaretlerin birbiri ardına sıralandığı ortamların ‘ifşa edilişinden’ dolayı, televizyonlara uyarı göndermesini ve ‘TBMM'de liderlerin salı günleri grup konuşmalarını yaptıkları sırada ekranlarınızın sağ üst köşelerine ‘şiddet içeren öğe logosu’nu koyun’ şeklinde bir yazı ile uyarmasını istiyoruz” diye konuştu.

Milletin, egemenliğini kayıtsız şartsız TBMM'ye verdiğini dile getiren Destici, son 15 gün içerisinde ardı ardına gelen doğalgaz ve elektrik zamları ile akaryakıttaki fiyat artışlarının vatandaşın gündemini sarstığını söyledi.

Destici, “TBMM'de grup konuşmaları yapılıyor. Liderler birbirlerine derinliği olmayan sözlerle laf yetiştiriyor. Milletvekilleri ise bütün bunları kuzu kuzu dinliyor. Halbuki millet seçip parlamentoya gönderdikleri bu vekillerinden kendi dertleri ile ilgilenmesini gündeme taşınmasını talep ediyor. Tabi ki bu noktada açmaz olan şu ve milletvekillerinin tuzu kuru” şeklinde konuştu

Terörün konuşulmadığını da dile getiren Destici şunları kaydetti: “Şehitler gelmeyince terör bitti mi sanıyorsunuz? Afyon ne oldu? Bingöl'de şehit edilen polis ve askerlerin durumu ne oldu? İktidar, yeni Büyükşehir Yasası’nı çıkarmak istiyor. PKK'nın elini güçlendirecek, eyalet sistemine gidecek bu 'yasa' neden gündemde tartışılmıyor?”

“AK PARTİ MİLLETVEKİLİ ENSARİOĞLU'NUN MU YOKSA AK PARTİ'NİN ORTAK GÖRÜŞÜ MÜ?”
AK Parti Diyarbakır Milletvekili Galip Ensarioğlu'nun, ‘anadilde eğitimin bir hak olduğunu, bu hakkın mutlaka tanınması gerektiğini’ söylediğine dikkat çeken Destici, “Ensarioğlu, Diyarbakır Siyasal ve Sosyal Araştırmalar Enstitüsü'nce Sümerpark Resepsiyon Salonu'nda düzenlenen ‘Anadili Politikaları’ adlı toplantıda, anadil konusunun önümüzdeki sürecin en çok tartışılacak, konuşulacak konusu olduğunu belirtmiş ve Kürt sorununun çözümünde ve yeni anayasa çalışmasında en önemli meselenin anadil konusu olduğunu kaydetmişti. Büyük Birlik Partisi olarak yetkililerin cevaplandırması istemi ile soruyoruz: Bu görüşler ve etnisiteye dayalı absürt çıkışlar sayın milletvekilinin kendi sözümü yoksa AK Parti'nin kendi iç bünyesinde 'karar' alıp Ensarioğlu'na söylettirdiği sözler mi?” dedi.

“EMNİYET MÜDÜRÜ MAKSADINI AŞAN SÖZLER SARF ETTİ”
Diyarbakır İl Emniyet Müdürü Recep Güven’in ‘Dağda ölen teröristlere ağlamıyorsanız insan değilsiniz’ sözlerine de değinen Destici, “Sayın müdür iyi niyetinden olsa gerek, işi duygusallıkla karıştırarak maksadını aşan sözler sarf etmiştir. Sanırım kamuoyunun tepkisinin ardından daha iyi anlama imkanı bulup bu sözlerinden rücu edecektir. Yoksa bu kabul edilebilir sözler değil. Görevi terörle mücadele olan bir yetkilinin söyleyebileceği sözler değildir” ifadesini kullandı .