Bbp Genel Başkanı Topçu, Meclis Başkanı Şahin'i Ziyaret Etti

BBP Genel Başkanı Topçu, Meclis Başkanı Şahin'in ziyaret etti. Topçu, yaklaşık 1 saat süren görüşmenin ardından gazetecilere açıklamalarda bulundu. Muhsin Yazıcıoğlu dosyasıyla ilgili araştırmanın geldiği noktaya ilişkin Meclis Başkanı ile görüş alışverişinde bulunduklarını belirten Topçu, ikinci komisyonun çalışmasından duydukları memnuniyeti ifade ettiklerini söyledi. Komisyona verdikleri tüm bilgilerin ve ilettikleri taleplerin dikkate alındığını ifade eden Topçu, buna karşın komisyonun çalışma
süresinin yine yeterli olmadığını belirtti. Topçu, "Ya tekrar bir komisyon kurulması, ya da içtüzük gereği Meclis Başkanı'nın yetkisinde komisyon çalışmalarının, sağlıklı bir rapor ortaya çıkıncaya kadar uzatılması lazım" diye konuştu.
Sivil bir anayasa çalışması hazırlığının başlatılması gerektiğini de Meclis Başkanı'na ilettiğini kaydeden Topçu, Muhsin Yazıcıoğlu'nun sağlığında verdiği özel güvenlik görevlilerinin özlük haklarıyla ilgili kanun teklifinin Meclis'ten geçmesi için katkısını istediğini söyledi.
BBP'nin bazı partilerle ittifak halinde 2011'deki seçimlere gireceği yönündeki iddiaların hatırlatılması üzerine Topçu, BBP'nin, 18 yıllık geçmişi olan bölücü terör, ekonomik terör, ahlaki terör noktasında vebali olmayan, elleri temiz tek parti olduğunu ifade etti. Denenmemiş tek partinin BBP olduğuna işaret eden Topçu şunları söyledi:
"Bölücüler hariç her partinin seçmeninin ikinci partisiyiz. BBP, bu seçimlere kendi ad ve amblemiyle katılacak. Hilal ve gülü milletin önüne koyacak. Adaletsiz bir seçim sistemi var. Baraj problemi var. Millet bize diyor ki, 'Falanı da seviyoruz, sen şunlarla bir güç birliği yap da beraber seçime gir'. BBP zemininde, milli demokrat bir merkez oluşturmak istiyorum. Yanyana, eşit şartlarda, milletin elini, bir program etrafında rahatlatalım diyorum. Bunu da milletçi siyasi kuvvetlerin işbirliği olarak
adlandırıyorum. Benim bu söylediğimi millet duyuyor. Şimdi muhatapların demesi lazım ki, 'Gel bakayım sen ne diyorsun', ya da, 'Ben geliyorum, ne diyorsun'. Gel derlerse de koşar gider anlatırım, gelirlerse de başımın üstünde yerleri var. Millet bana diyor ki Numan beyi de seviyoruz, Süleyman Soylu beyi de, Hasan Celal Güzel'i de, Ramiz beyi de seviyoruz. Gel diyecekler, koşup giderim, anlatırım. Eşit şartta, yan yana, tertemiz bir zeminde."