Diyarbakır Sümerpark Resepsiyon Salonu`nda düzenlenen toplantıda siyasi parti ve STK temsilcileri adına açıklamayı BDP Diyarbakır Milletvekili Şerafettin Elçi yaptı. Elçi, siyasal iktidarın Kürt sorununda çözümsüzlükte ısrarı sonucunda son günlerde tırmandırılan şiddet dalgasının, her geçen gün can kayıplarına yol açmakla kalmadığını, demokratik çözüm seçeneğinin ve barış ortamını tehdit ettiğini söyledi. İran ve Türkiye`nin Kandil ve Kuzey Irak`a eş zamanlı olarak operasyonlar düzenlemelerinin mevcutKürt kazanımlarını ortadan kaldırarak, Kürtleri bir kez daha statüsüz bırakmayı amaçladığını dile getiren Elçi, "Yapılması gereken, yeni konseptlerde savaş politikalarını gündemleştirmek ve `Tek`ci bir zihniyeti canlandırarak toplumu germek değil, tam aksine, ısrarla ve kararlı bir biçimde gerçek bir demokratikleşme süreci başlatarak, şiddet döngüsü içinde devinen Kürt sorununu çözecek adımlar atmaktır. Bunun yolu da toplumun geleceğini karartan savaşın durdurulmasından, karşılıklı diyalogdan, Kürthalkının haklarının tanınmasından, hakların eşitliği ve özgürlüğü temelinde yeni demokratik bir anayasanın yapılmasından geçer. Valilerin yetkilerinin arttırılması, güvenlik birimlerinin yeniden örgütlenmesi, sınır ötesi harekat gibi uygulamalar, anaların gözyaşlarına yenilerinin eklenmesi demektir" dedi
Basın açıklamasına imza atan siyasi parti ve STK temsilcilerinin Kürt sorununun barışçıl bir şekilde çözülmesinden yana olduklarını belirten Şerafettin Elçi, devletin operasyonlarını durdurması ve PKK`nın da silah bırakması gerektiğini söyledi. Elçi, "Bizler Kürt siyasal parti ve hareketleri olarak bir kez daha belirtmek istiyoruz ki; Kürt sorununun çözümü, şiddet politikalarıyla değil, demokratik ve barışçıl adımların atılmasıyla mümkündür. İki toplumun da yararına olan barışçıl, demokratik ortamınoluşması ve kalıcı barış için adil, somut ve gerçekçi adımların atılmasını talep ediyoruz. Bunun ilk adımını devletin operasyonları durdurması, PKK`nın da silahları susturmasıdır" şeklinde konuştu
"DİYALOG KİMSEYE ZARAR VERMEZ" Basın toplantısının ardından BDP Gurup Başkanı Selahattin Demirtaş gazetecilerin sorularını yanıtladı. Bir gazetecinin terörist başı Abdullah Öcalan ile görüşmek için bir heyetin hazırlandığı ve bunun nasıl değerlendirildiği sorusuna yanıt veren Demirtaş, böyle bir süreçte, böyle bir heyetin İmralı`ya gitmesinin başlı başına siyasal bir gelişme olduğunu söyledi. Demirtaş, "Orada ne konuşulacağından önce bu heyetin gidişine devletin izin vermesi önemli bir gelişmedir. BDP, DTK olarak nasıl bir siyasalyaklaşımda olduğumuzu paylaşacağız ve İmralı`nın da bu konuda görüş ve önerilerini alacağız. Diyalog kimseye zarar vermez. Diyalogun olması herkese kazandırır. Bu talebimiz ciddiyetle ele alınmalıdır. Kestirmeci bir yaklaşımla reddedilmesini biz doğrusu sıkıntılı bir yaklaşım olarak değerlendiririz. Umuyorum ki böyle bir süreçte bu gidişin önü açılır ve bizler de katkı sağlarız. İmralı`ya gidişimiz gerçekleştikten sonra nelerin konuşulduğunu sonra kamuoyuyla paylaşacağız" dedi
Operasyonların devam etmesinin ne gibi sonuçlar doğuracağı sorusuna da yanıt veren Demirtaş, şiddetin kimseye fayda sağlamayacağını söyledi. Demirtaş, "Bu saatten sonra şiddetin kimseye faydası olmaz, Türkiye Türküyle, Kürdüyle barış bekliyor, başbakan bunu görmelidir. Adım atacaksa bu konuda adım atsın yoksa askeri ve siyasi operasyonları derinleştirmemelidir. Türkiye kaybederse hep birlikte kaybederiz" ifadelerini kullandı
Toplantıya DTK Genel Başkanı Aysel Tuğluk ve çok sayıda STK temsilcisi katıldı.
Bdp`den Hava Harekatı Değerlendirmesi
Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) ile Demokratik Toplum Kongresi`nin (DTK) öncülüğünde bir araya gelen 21 siyasi parti ve Sivil Toplum Kuruluşu (STK) temsilcileri ortak bir deklarasyon yayınlayarak Türk Silahlı Kuvvetleri`nin terör örgütünün ana karargahı Kuzey Irak`a yönelik yapılan hava harekatına tepki gösterdi.