BDP Grup Toplantısı

Partisinin TBMM'deki Grup Toplantısında konuşan BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, geçen hafta Suriye'ye tezkere çıkarıldığını ve bu hafta da Irak'a tezkere konusunun görüşüldüğünü belirterek, parlamentonun kendilerinin beklentisi dışında çalıştığına vurgu yaptı. Başbakan Erdoğan'ın grup toplantısını değerlendiren Demirtaş, "Bir Başbakan 45 dakikadır nefesini, bunun için tüketiyor. Suriye'de neden savaşmak zorundayız, içeride neden savaşmak zorundayız, Türkiye'ye bunu anlatmaya çalışıyor. Kendince ikna etmeye çalışıyor. Bakın neden barışmak zorundayıza yönelik tek bir cümle kurmadan 45 dakika boyunca bunu anlatıyor" diye konuştu.

Başbakan Erdoğan için, "Kendisinin paniklemesinden de çok iyi anlaşılıyor ki, halkın savaştan yana olmadığını kendisi de çok iyi biliyor ki, ikna etmeye çalışıyor. Tezkere çıkmış zaten. İkna edeceksen, tezkereyi çıkarmadan önce ikna etmen gerekirdi" diyen Demirtaş, tezkerenin çıkma acelesinin gereksiz olduğunu savundu.

Başbakan Erdoğan'ın Türkiye'yi savaşa hazırladığını iddia eden Demirtaş, "Ben inanıyorum ki, vicdanı olan, aklı olan ölümlere, savaşa, kana gözyaşına karşı olan her savaşa karşı olan herkes de Başbakan'ın 45 dakikadır yalan söylediğini anlamıştır. Çünkü bir söz vardır; savaşı isteyenler önce gerekçelerini hazırlar, oluştururlar. Savaş zaten kendiliğinden patlar. Başbakan yaklaşık 1 yıldır bunun alt yapısını oluşturuyor, Türkiye'yi Suriye'ye karşı savaşa hazırlıyor" şeklinde konuştu.

“ASIL NEDEN KÜRTLER”

Demirtaş, Suriye'ye yapılabilecek olası bir müdahalenin asıl sebebinin bölgedeki Kürt oluşumu olduğunu iddia ederek, Başbakan Erdoğan'ın 1 Mart 2003'te Irak'a tezkere verilmemesi konusundaki sözlerini de, "Türkiye Irak'ta savaşmadı da neyi kaybetti? Başbakan'ın buna açıklıkla cevap vermeli. Öldürülen 1 milyon Iraklı'nın kanında Başbakan'ın eli olmaması mı kendisini rahatsız ediyor?" değerlendirmesinde bulundu.

"Sen ABD'nin Irak işgaline katılmamakla toprak mı kaybettin. Toprakların mı işgal edildi?" diyen Demirtaş, "Çok açık bir Kürt düşmanlığı üzerine kurulu Savaş Tezkeresi'ni desteklemedik diye bizi Esed yanlısı ilan ediyor, bizi neredeyse vatan haini ilan ediyor. Dış politika vizyonunu okuyamamakla itham ediyor. Dış politikasınız olsa da okuyabilsek keşke. Önce bir dış politikanız olmalı" dedi.

Demirtaş, tezkerenin TBMM'den geçmesiyle ilgili olarak, "Bu tezkere Türkiye'ye karşı provokasyonların zeminini güçlendirmiştir" değerlendirmesinde bulunurken, "Ama şimdi artık Akçakale'ye, Kilis'e, şuraya, buraya, Adana'ya Suriye'den top düştüğü zaman hükümet kimden düştüğüne bakmadan bu tezkereyi kullanmak baskısıyla karşı karşıya kalacak" diye konuştu.

AB Bakanı Egemen Bağış'ın Suriye ile ilgili açıklamasını da eleştiren Demirtaş şunları söyledi: "Türkiye Suriye'ye girdi diyelim. Peki Suriye ne yapacak? Bir değerli bakanımızın, sağ olsun kendisi çok değerli bir şahsiyet. Bu tür kişilerin bakan yapılmasını doğru bulmuyorum. 3 günde yetişiyor bu bakanlar. Eğer 3 saat de Suriye'yi temizleyemezsek ne olacak? Suriye size cevap verecek. Suriye'deki boşalmış sokaklar, sokaklardaki çatışmalar Hatay'da yaşanacak."

“BİZ ESED'E DE, SANA DA KARŞIYIZ”

Demirtaş, Başbakan’ın "Esed'den yana mısınız, yoksa bizden yana mı?" şeklindeki sözlerine cevap verdi. Demirtaş, "Başbakan'ın 'Esed'den yana mısınız, yoksa bizden yana mısınız?' aldatmacasına kanmayın" derken, "Bir insan her ikisine de karşı olamaz mı? Bak biz hem sana hem de Esed'e karşıyız" şeklinde konuştu.

Terörist başı Abdullah Öcalan'ın Suriye'den çıkarılışının yıldönümü olduğunu belirten Demirtaş, o gün de dönemin Genelkurmay Başkanı'nın Hatay'dan Suriye'ye gözdağı verdiğini, bugün de Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel'in Hatay'dan Suriye'ye savaş ilan etmek üzere olduğunu savundu.

"Türkiye, Öcalan'ın Suriye'den çıkarılması vesilesiyle uluslararası güçler tarafından teslim alınmıştır" diyen Demirtaş, "Türkiye bu uluslararası güçlerle oturacağına, Kürtlerle oturup bu işi çözse daha kazançlı çıkacaktır" dedi.

"Türkiye kendi Kürtleriyle barışarak bölgesel bir güce yeniden dönüşebilir" diyen Demirtaş, bunun yolunun da Öcalan'dan geçtiğine işaret ederek, "Öcalan'ı serbest bırakırsanız, özgürlüğüne kavuşursa Türkiye'nin içeride de dışarıda da eli güçlenir" diye konuştu.

Anadilde eğitim ve savunma konularına da değinen Demirtaş, "Almanya'da bir Türkiye yoktur, Fransa'da Türkiye yoktur ama Türkiye'de Kürdistan vardır. Onun için Kürtlerin bu ülkede doğuştan anadilde eğitim hakkı vardır" diye konuştu.

AB Bakanı Egemen Bağış'ın, AB İlerleme Raporu ile ilgili olarak 'Biz o raporu ciddiye almıyoruz' şeklindeki sözlerini de hatırlatarak sert tepki gösteren Demirtaş, Türkiye'nin rapor açıklanmadan önce Brüksel'e giderek lobi faaliyetlerinde bulunduğunu savundu. Demirtaş, Bakan Bağış'ın sözleri içinse, "Dalga mı geçiyorsun? Üstelik bakan. Avrupa Birliği'nden sorumsuz Bakan" ifadelerini kullandı. YEREL SEÇİMLER Demirtaş, yerel seçimlerle ilgili de değerlendirmelerde bulundu. Demirtaş, kendilerinin her zaman seçime hazır olduklarını belirterek, "İsterseniz haftaya yapalım. Biz her zaman seçime hazırız 10 bin partili tutuklumuza rağmen. Ama 3 parti bir araya gelip seçimleri öne alıyorlarsa, bilin burada bir bit yeniği vardır. Çünkü BDP'yi dikkate almıyorlar" dedi

Demirtaş ayrıca seçimlerin öne alınmak istenmesinin sebebinin ise Mart ayındaki Nevruz olmasından kaynaklandığını iddia ederek, "Vallahi 13. ayı da icat etseniz, seçim sandıklarını aya da koysanız BDP seçmenini durduramazsınız" diye konuştu.