BDP Lideri Demirtaş: PKK’yı Terör Örgütü Olarak Tanımlamıyoruz

PKK’nın, 30 senedir Kürt halkının hakları için silahlı mücadele gerçekleştiren bir örgüt olduğunu iddia eden Demirtaş, “Biz PKK’yı halk tarafından desteklenen ama şiddet yöntemini seçmiş bir örgüt olarak tanımlıyoruz.” diye konuştu.

ABD’nin önde gelen düşünce kuruluşlarından Brookings Enstitüsü'nde ‘Türkiye’nin Kürt liderleriyle müzakere’ başlıklı bir panel düzenlendi.

Panele BDP Eş Başkanı Selahattin Demirtaş, Mardin Milletvekili Ahmet Türk ve Diyarbakır Milletvekili Gülten Kışanak katıldı.

Panelin ana konuşmacısı BDP eş başkanı Selahattin Demirtaş, PKK’yı bir terör örgütü olarak tanımadıklarını açıkladı.

Terörist başı Abdullah Öcalan’dan da övgüyle bahseden Demirtaş, “İmralı’da Kürt liderlerden Sayın Öcalan, 13 senedir tek kişilik bir hücrede tutuluyor olmasına rağmen, hem Türkiye’ye hem dünyaya verdiği mesaj barış ve demokratik çözüm mesajıdır.” dedi.

Türkiye’deki Kürt sorununun Türklerle Kürtler arasında değil, Kürtlerle devlet politikaları arasında yaşandığını ileri süren BDP eş başkanı “Elbette bölgede hükümetle sorun yaşayan tek halk Kürtler değildir. Bu durumda Kürtler daha fazla ezilen, asimilasyona uğratılan hakları alınan bir grup olarak ortaya çıkıyor.” diye konuştu.

Demirtaş ayrıca bölgesel özerklik talebini yineledi. Merkezi hükümetin ulusal güvenlik, genel maliye gibi işlemler hariç yetkilerinin azaltılması gerektiğini savunan BDP eş başkanı, bu yetkilerin yeni kurulacak özerk yerel meclislere verilmesini önerdi. Demirtaş, “Her bölgede 3-6 arası şehir birleştirilerek bir bölge oluşturabilir ve 20 civarında bölgede demokratik prensipler esasında özerk meclisler kurulabilir.” dedi.

Mardin Milletvekili Ahmet Türk ise dünya basınında PKK’nın bir terör örgütü olarak ilan edilmesine rağmen sorunun çözümü için muhatap alınması gerektiğini söyledi.

“Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ), Hamas ya da diğer bazı örgütler de terörist olarak ilan edilmişti. Ama bugün dünya bu örgütlerle doğru bir diyalogla sorunun çözümü için bazı şeyler yapıyor. Bunu görmemiz lazım.” diye konuştu.

Bir soru üzerine Türkiye’deki yeni anayasa çalışmalarına değinen Türk “Bu ülkede Kürtler ve diğer azınlıklar olmasaydı bu yeni anayasaya ihtiyaç olmazdı.” dedi.

Türk, sözlerini şöyle sürdürdü: “Eğer bir anayasa değiştirilmek isteniyorsa, bu, inkar edilenlerin mağdur edilenlerin haklarının iadesidir. Bunlar yoksa buna yeni bir anayasa deme şansımız yoktur. Hak ve özgürlükler farklı kimlikler, azınlıklar, inançlar özgürleşmeyecekse o zaman yeni bir anayasaya gerek yok.”