Bedri Rahmi'nin Mektupları Sergi Oldu

Biz Mektup Yazardık" sergisiyle ilk kez gün yüzüne çıktı.

İş Sanat Kibele Galerisi'nde sanatseverlerle buluşan sergiye ilişkin AA muhabirine bilgi veren küratör Emre Senan, sergide Eyüboğlu'nun yazdığı ve ona yazılan özel ve resmi 300'e yakın mektubun yer aldığını söyledi.

Senan, sergide Bedri Rahmi'nin yazdığı mektupların yanı sıra Abidin Dino, Nazım Hikmet, İbrahim Çallı, Fikret Mualla, Orhan Veli Kanık, Nejat Eczacıbaşı, Vehbi Koç, Ahmet Hamdi Tanpınar, Necip Fazıl Kısakürek ve Aşık Veysel ile sanatçının eşi ressam Eren Eyüboğlu'nun ve büyük aşk yaşadığı Mari Gerekmezyan'ın yazdığı mektupların da bulunduğu dile getirdi.

- Ressam'dan ressama, resimlenen mektuplar

Mektuplarda dikkati çeken resimlere ilişkin bilgi veren Senan, yüzde 50'si ressamdan ressama olan yazışmaların çok doğal olduğunu ifade etti.

Senan, "Dolayısıyla bazen kendilerini tutamıyorlar hem bir şey anlatmak hem de biraz karşı tarafı onore etmek için resim yapıyorlar. Sergide ayrıca zarflar var. Bedri Rahmi, önceden zarflar hazırlıyor. Zarfları resimlerle süsleyerek, mektupları bu zarflarla yolluyor. Yani sadece bir mektup yazmış olmuyor. Bir de armağan yollamış oluyor imzasıyla. Çok şık jestler bunlar" diye konuştu.

Mektuplarda zaman zaman şiirlerin de yer aldığını kaydeden Senan, mektup yazılan kişiye yakınlığa göre işin içine mutlaka bir şiir girdiğini, 3-4 dize konulduğunu, karşı tarafın değerlendirmelerine de yoğun bir hürmet bulunduğunu aktardı.

Emre Senan, "Bedri Rahmi, şiir yazar ve resim yapar gibi mektup yazıyor. Zarflardaki özen, renk ve orijinallik metinlerde de var. Konudan konuya atlıyor fakat kendi nükteli üslubuyla tüm geçmiş hikayeleri katarak, yazdığı kişiye çok özel mektuplar yazıyor" ifadelerini kullandı.

- Nazım Hikmet'in 3 sayfalık "Karadut" eleştirisi de sergide

Sergide göze çarpan en önemli yazışmalardan birinin Nazım Hikmet'in, Bedri Rahmi için yazdığı 3 mektup olduğunu belirten Senan, bu mektuplarla ilgili şu bilgileri verdi:

"Bunlar Bedri Rahmi'ye gelmiyor ama bu sergiye koyduk. Mektuplaşma disiplini açısından bunlar çok önemli. Nazım Hikmet olduğu için de önemli. Ama bütün bunların ötesinde, 'Karadut' kitabı yayınlanıyor ve benim anladığım kadarıyla Nazım Hikmet'e kitap hakkındaki fikri soruluyor. Nazım Hikmet ısrarlara dayanamayarak, Sabahattin Eyüboğlu'na peşpeşe 3 mektup yazarak bu şiir kitabını eleştiriyor. Özeti şu; Bedri Rahmi'nin ne kadar iyi bir şair olduğunu bildiği için bu kitabı niye böyle yazdığı ve bu hataları yapmaması konusunda, 'Bunlar Bedri Rahmi'nin yapacağı şeyler değil' demeye getiriyor."

Bedri Rahmi ve Nazım'ın çok iyi iki arkadaş olduğunu vurgulayan Senan, bu kişilerin sanatı konuşurken "arkadaşım" demeyerek karşısındakinin gözünün yaşına bakmadığını ama bunu çok kibar, hatta akademik biçimde yaptığını söyledi.

Küratör Emre Senan, bu eleştirilerin içinde kişiye dokunan bir serzeniş bulunamayacağını kaydederek, ancak bir sanat eleştirisi olması açısından olağanüstü bir metin olduğunu anlattı.

- Dikkati çeken tablo "Çorum"

Sergide 25-26 portre, bir de portre olmayan "Çorum" resmi bulunduğunu ifade eden Senan, "Ama o da bağlamla çok ilgili. Çünkü o resmin yapılma nedeni ilginç. Türkiye'de sanatçılar çeşitli illere yollanıyorlar ve o illerde resim yapıyorlar. Hem sanatçılar o illerle tanışmış oluyor hem de o iller ressamlarla tanışmış oluyor. Böyle bir dönem var. Onunla ilgili yazışmalar da var burada" dedi.

Senan, sergide resmi yazılar, akademik sorunlara ilişkin yazışmalar, raporlar, teklifler ve toplantı tutanaklarının da bulunduğuna değinerek, yazıların dilinin eski Türkçe, Fransızca ve Türkçe olduğunu sözlerine ekledi.

- Proje Hughette Eyüboğlu'nun isteğiyle gerçekleşti

Projenin editörü Ruken Kızıler de Bedri Rahmi Eyüboğlu'nun gelini Hughette Eyüboğlu'nun isteğiyle bu belgelerin kitap haline getirildiğini söyledi.

Serginin, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları tarafından sanatçının kaleme aldığı ve kendisine gelen yüzlerce mektubun uzun soluklu ve titiz bir çalışmayla kitaplaştırılmasına paralel olarak hayata geçirildiğini kaydeden Kızıler, Eyüboğlu ailesinde çok sayıda tablo olduğunu dile getirdi.

Kızıler, "Biz o tabloları buraya doluşturmak istemedik. Bizim mektuplarla kurmak istediğimiz bir bağ vardı. O da mektup yazarlarının portrelerini almaktı. Portreler de kağıtlara yapılmış durumda. Bu serginin dokusuna uygun olsun istedik. Resim ve renk cümbüşü kolaylıkla mektubun önüne geçebilirdi" diye konuştu.

Sergi, 20 Haziran'da sona erecek.

Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile