Bel Fıtığı İçin Ağrısız ve Pratik Bir Cihaz Geliştirdi

Bel Fıtığı İçin Ağrısız ve Pratik Bir Cihaz Geliştirdi

Sakarya Üniversitesi (SAÜ) Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. İbrahim Tekeoğlu tarafından geliştirilen bir biyomedikal cihazla, sırt ve bel fıtığı ağrısız, pratik bir şekilde tedavi edilebilecek.


Özellikle ofis ortamında bilgisayar başında uzun saatler hareketsiz kalan kişilerde, sanayide üretim bantlarında ya da işinde ağır kaldırmak durumunda olanların sıkça yaşadığı bel fıtığı rahatsızlığına, pratik ve ağrısız bir tedavi yöntemi geliştirildi. Sakarya Üniversitesi (SAÜ) Tıp Fakültesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. İbrahim Tekeoğlu’nun geliştirdiği “Bel Ağrısı Tedavi Koltuğu”, bel fıtığı ya da diğer nedenlere bağlı bel-sırt şikayetlerini ağrısız ve pratik bir şekilde tedavi ediyor.

Sakarya Üniversitesi Teknokent desteği ve Mühendislik Fakültesi işbirliği ile geliştirilen alet, klasik bel çekme cihazlarının görevini üstleniyor. Hastanın, korse takmadan bir koltuğa oturarak ağrısız ve pratik şekilde bel fıtığının tedavi edilmesini sağlıyor. Cihaz ile ilgili çalışmalara 15 yıl önce başladığını belirten Prof. Dr. İbrahim Tekeoğlu, “15 yıl önce bir göğüs korsesi ile kişileri askıya alarak bel ve sırt omurlarının ne kadar açıldığını röntgen görüntüleri ile ölçtüm. Bu tespitlerimi SC indeksli uluslarası bir dergide makale olarak yayımladım. Bu makale çok ses getirdi. İspanya’dan Brezilya’ya birçok kişi bu sistemi temin etmek için talepte bulundu. Bu çalışmanın bu derece ses getirmesinin nedeni, normal bildiğimiz aletlerle en fazla 2 mm açılabilen omuriliğin, geliştirdiğim sistem ile 10 mm’ye kadar açabiliyor olmasıydı. Dolayısıyla çalışmamı geliştirmeye karar verdim” şeklinde konuştu

Bir koltuk formunda oturarak bel çekme cihazının Türkiye’de ve dünyada ilk olduğunu belirten Prof. Dr. Tekeoğlu, “Normalde fıtık traksiyon cihazı denilen bel çekme cihazları ile tedavi ediliyor. Bel çekme tedavisi yapmak için hastanelerde fizik tedavi ünitelerinde genelde hasta yatay ya da eğimli bir masa üzerine yatırılmaktadır. Sonrasında hasta bel ve göğüsten bağlanan korseler ile çekilerek omurların arasının açılması ve fıtığın yerine oturması sağlanmaya çalışılmaktadır. Ancak hastane ortamında fizik tedavi ünitelerinde uygulanan bu yöntem, ağrılı ve zahmetli bir tedavi. Üstelik bu yöntemle omuriliği en fazla 2 mm açabiliyorsunuz. Oysa bizim geliştirdiğimiz aletle sırt ve bel omurlarının her birinin arasının 5 ila 10 mm arasında açarak oradaki fıtıkların iyileşmesini sağlıyoruz” diye konuştu.

Geliştirdikleri aletin son derece pratik ve kolay bir tedavi imkanı sunduğunu ifade eden Tekeoğlu, “Bu aletle hasta gerektiğinde tek başına bile tedavi koltuğunu kullanabilir. Ayrıca basit ve parçalı yapısı sayesinde tedavi koltuğu kolayca taşınabilmekte, istenilen her yere kurulabilmektedir” dedi.

Cihazın patentini aldıklarını ve yakın zamanda seri üretime başlayacaklarını dile getiren Tekeoğlu sözlerini şöyle sürdürdü: “Cihazın patentini, SAÜ Teknokent’in yardımıyla aldık. Patent aldıktan sonra SAÜ Bilimsel Araştırma Projeleri Koordinatörlüğü desteğiyle, Mühendislik Fakültesi ile birlikte cihazın işlevsel ve gerçek boyutlarda prototipini 7 ay gibi bir sürede ürettik. Yakın zamanda seri üretime geçmeyi planlıyoruz. İlk etapta hastanelerde ve toplum sağlığı merkezlerinde kullanılabilecek modeli üretmeyi düşünüyoruz. Daha sonra evlerde ve ofis ortamında kullanılacak modelleri de üreteceğiz” ifadelerini kullandı.
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile