Beş Yıl Önce Askeri Servis Aracının Dershane Önünden Geçişi Sırasında Bomba Patlatılması Sonucu Hayatını Kaybeden 6'sı Öğrenci 7 Kişi Anıldı

Diyarbakır'da, askeri servis aracının geçişi sırasında PKK'lı teröristin patlattığı bombada hayatını kaybeden 6'sı öğrenci 7 kişi gözyaşları içerisinde anıldı.

Diyarbakır'da 3 Ocak 2008 günü askeri servis aracının geçişi sırasında PKK'lı teröristin patlattığı bombada, hayatını kaybedenler için düzenlenen ''Eğitim Şehitleri Anma Günü'' programına katılan patlamada hayatını kaybedenlerin aileleri ve yakınları ile öğrenciler olayın meydana geldiği dershane önüne karanfil bıraktı.

Patlamada hayatını kaybeden Eren Şahin'in annesi ve AK Parti Diyarbakır Milletvekili Oya Eronat, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bu saldırının emrini verenler ile bombayı imal edenlerin hepsinin öldüğünü söyledi.

Eronat, ölümlere sevinen bir insan olmadığını ifade ederek, ''Lice ilçesinde düzenlenen operasyonda ölü ele geçirilen 10 terörist arasında bu ve benzeri birçok saldırının emrini verdiği belirlenen terör örgütü PKK'nın sözde Amed eyalet sorumlusu Ertem Karabulut'un da ölü ele geçirildiğini öğrendik. Bu saldırının emrini verenlerden biri daha bundan 2 ay önce kırsalda öldürülmüştü. Bu patlama ile ilişkili insanların ve örgüt üyelerinin çoğunluğu öldü zaten. Saldırının katili de 9 kez ağırlaştırılmış müebbet hapse mahkum oldu. Ölen hiç kimse için iyi olmuş cümlesi ağzımdan çıkmaz. İnancım gereği bunu söyleyemem. Uyuştuğumuz için artık bir şey hissedemiyoruz. Ama Allah bırakmıyor. Masum çocukların ahı herhalde yerde kalmıyor'' dedi.

-''Terör örgütünün çirkin yüzünü herkes görüyor''-

Eronat, patlamada 6 öğrenci ile bir de çocuğunu dershaneye getiren velinin hayatını kaybettiğini ifade ederek, hayatını kaybedenlerin hiç bir günahının olmadığını söyledi.

Yola çıkış amacının terörle mücadele etmek olduğunu vurgulayan Eronat şöyle dedi:

''Bu saldırıda ölenlerin suçu neydi- Gaziantep'teki terör saldırısında ölen 4 çocuğun, Güngören'de öldürülen 4 çocuğun, Koşuyolu Parkı'nda öldürülen 7 çocuğun günahları neydi- Büyükleri saymıyorum. Bunlar çocuklar. Siirt'te 200 kurşun sıkılıp öldürülen 4 genç kızımızın günahı neydi- Ne suç işledi bunlar- Ama Allah bırakmıyor. Ben bu nedenle terörle mücadele etmek için yola çıktım. Tek başına bir insan bir şey yapabilir mi- Ama gölün ortasına atılan bir taşın dalgasının mutlaka kıyıya vuracağına inananlardanım. Benim gibi düşünen pek çok insan var. Güneydoğu'da da pek çok insan var. Ama korkudan insanlar bunu dile getiremiyorlar, korkutuluyorlar, baskı yapılıyor. İş yerlerine molotof atılıyor. Çocuklarının resimleri kendilerine gönderiliyor. İnsanlar içine atıyor. Ama korkaklar her gün ölür, cesurlar bir gün ölür. Artık söylemek lazım. Gerçekleri haykırmak lazım. Terör örgütünün çirkin yüzünü herkes görüyor ama dile de getirmek lazım. Onları masum göstermekle hiç kimse bir şey elde edemez. Kral çıplak görünüyor.''

-''Terörle bir yere varılmadı, varılmayacak''-

Olayda hayatını kaybeden Rıdvan Süer'in babası Şemsettin Süer ise, olayın ardından Diyarbakır'daki anma etkinliğine ikinci gelişi olduğunu ifade ederek, her gelişlerinde hüzün ve sevinci bir arada yaşadıklarını söyledi.

Sevinç kaynaklarının Diyarbakır'da bir süre yaşamaları ve güzel anılarının olması olduğunu ifade eden Süer, evladını kaybetmesinin ise üzüntüsünü yaşadığını belirtti.

Süer, artık hiçbir ailenin bu acıyı yaşamasını istemediğini vurgulayarak, ''Terör olaylarının bitmesini, anne babaların bu nedenle üzülmemesini istiyorum. Terörle bir yere varılmadı, varılmayacak. O nedenle de artık bu olayların son bulmasını istiyorum. Her yaşanan terör olayı acımızı tazeliyor. Ateş düştüğü yeri yakıyor. Bu acıyı çok iyi bildiğimiz için acı çekenin ne hissettiğini iyi biliyoruz. Artık bu tip acıların son bulmasını istiyorum. Saldırının emrini verenlerden birinin ölü ele geçirildiğini duymak vicdanen biraz rahatlatıyor. Bu olaylara vesile olanların cezalarını bulduğunu duymak insanı rahatlatıyor. Ama hiçbir şey ölen çocuğumuzu geri getirmiyor'' diye konuştu.

Süer, Diyarbakır'ın güzelliklere de vesile olduğunu, geçen yıl eşi ve kızı ile katıldığı Diyarbakır'daki anma töreninin kızının mutlu bir yuva kurmasına vesile olduğunu ifade ederek, ''Bunda da var bir hikmet. Demek ki Cenabı Allah böyle bir güzellik yaşattı bize. Diyarbakır hüzünle sevinci bir arada yaşattı bize'' dedi.

Muhabir: Sema Kaplan

Yayıncı: Behçet Güngör
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile