İstihbaratçı subaylar, 'irticacı' diyerek 7 muvazzaf teğmeni beyaz toroslarla adeta göz hapsine almış.
Ergenekon tutuklusu emekli Albay Atilla Uğur'un genç teğmenleri 'irticacı' oldukları gerekçesiyle uzun süren takibin ardından sorguladığı belirlendi. Şüpheli olarak görülen isimlerin memleket adreslerinde de en ince ayrıntısına kadar araştırma yapan istihbaratçıların, teğmenlerin aile fertleri hakkında 'MHP'li', 'başını eşarp ile örtüyor', 'tesettür tabir edilen kapalı giysiler giymiyor', 'başı açık', 'nişanlısı Almanya'da işçi' şeklinde şok fişlemeler yaptığı görüldü.
TALİMAT JANDARMADAN
Jandarma Genel Komutanlığı, 21 Eylül 1998'de 'kişiye özel' mührü bulunan 'İSTH- 3590-662- 98 / İKK. Ş. (248575)' sayılı emir ile 7 teğmen hakkında araştırma yapılması talimatını veriyor. Dönemin Jandarma İstihbarat Grup Komutanı olan ve Kıdemli Binbaşı rütbesindeki Ergenekon tutuklusu emekli Albay Atilla Uğur 'Şahıs takip ve personel araştırma' adlı fişleri 7 Ekim 1998'de İstihbarat Başkanlığı'na gönderiyor.
"İlgi emir gereği yapılan araştırmaya ait sonuç raporunun tanzim edilerek ekte sunulduğunu arz ederim" diyen Uğur, jandarmanın tüm imkanlarını askerli takip için kullanmış. Şüpheli görülen teğmenlerin aileleri, kullandıkları arabalar, evleri ve bütün hayatları tüm detaylarına kadar araştırılmış. Askerler, haklarında hazırlanan bilgi notlarının karargaha gönderilmesinden sonra ise tek tek sorgulanmış.
SORGU SUBAYLARININ KANAATİ
İstihbarat subayları, askerlere bir teğmenin evinde oldukları sırada baskın düzenliyor. Ardından 'irticacı' denilen askerler sorguya alınıyor. Teğmenlere ilişkin sorgu fişleri ve özel notlar karargaha iletiliyor. 'Kanaat' bölümünde ise sorgu subayları teğmenler hakkında şu tarz psikolojik değerlendirmede bulunuyor: "'Samimi ifadeleri var', 'cemaatten olmadığını sadece dinine bağlı olduğunu söylüyor', 'kilit adamlardan biri', 'yasadışı irticai teşkilatın önemli adamlarından biri, 'zeki, bilinçli sorguyu yapanı zaman zaman kendisi sorguluyor'."
İstihbaratçılar ilk olarak "Elde edilen bilgi ve belgelere göre irticai faaliyetler içinde olduğunuz tespit edilmiştir. Bu konuda diyecekleriniz nelerdir?" diyerek askerlerin dini hassasiyetlerini araştırıyor. Ardından sorgudakilere 'İçki içer misiniz?', 'TV seyrediyor musunuz?' şeklinde sorular yöneltiliyor. Dikkat çeken bir diğer soru ise "Toplantı yaparken yakalandığınız evden kitapları neden aşağıya attınız?'" oldu. M.Ç. adlı bir teğmen, baskın düzenlenen evde yaptığını şöyle açıklıyor: "O anda muhakeme edemediğimden korkudan kitaplarla balkondan atlamışım daha sonra jandarmalar beni yakaladı."
Teğmenlere erzak getirdiği iddiasıyla mahalle imamı da sorguya alınıyor. İmam M.K.'ya jandarma Başçavuş Rıfat Çakar sadece bir soru yönetiyor. 'Tanık' sıfatıyla dinlenen imama teğmenlerin bulunduğu ve eve yiyecek götürdüğünün öğrenildiği söyleniyor. 23 Eylül 1998 günü saat 16.00 sıralarında gerçekleştiği ileri sürülen olayla ilgili bilgi ve görgüsü sorulan imam, "O adreste oturan kişileri tanımıyorum ve o kişilere hiçbir şey götürmedim" yanıtını veriyor. Ayrıca, tüm askerlere 'İmam M.K.'yı tanıyor musun?' sorusu yöneltiliyor. Ancak teğmenler imamı tanımadıklarını ve kendilerine yiyecek getirmediğini vurguluyor.
'MALUM ASRESLER'E BEYAZ TAKİP
'Özel' mühürlü belgelerde teğmenlerin kullandığı ev ve arabalar da takibe alınmış. 'Hedef adresler', 'Hedef araçlar' başlığı altında ev ve arabaların tüm ayrıntıları not edilmiş. 'İlişkiler' kısmında ise teğmenlerin bağlantıda olduğu iddia edilen isimlerle ilgili istihbarat notları yer alıyor. İmam M.K. ile birlikte 2 emekli albay, 1 teğmen ve bir üniversite öğrencisine ilişkin bilgi dikkat çekiyor. 'Hedef teğmenler' olarak nitelendirilen askerlere karşı alınan önlemler arasında adreslerini gözetlemek için görevlendirilen beyaz Toroslar'ın takibi de bu bölümde ayrıntılarıyla aktarılıyor. JİTEM Torosları'nın teğmenleri takip için yaptığı görevler şöyle aktarılıyor: "Malum adresleri takip ve araçların gidiş istikametini belirlemek için 3 kişi yol güzergahına kondu. 1 Ast. komutasında Renault Toros araç ile tren garı önünde, Renault Toros araç ile Mevki Askeri Hastanesi önünde tertibat alındı. Gözetleme altında tutulan evden teğmenlere ait 35 AL XXX plakalı araç ile 4 teğmenin ayrıldığı görüldü. Aracın arkasından Jandarma K.lığına ait olduğu değerlendirilen 06 P 26XX plakalı Beyaz Toros malum aracı yakın takibe aldı."
KUR'AN'A 'DÖKÜMAN' DEDİLER
Baskın yapılan evde teğmenlerin kütüphanesindeki 'sakıncalı' kitaplar da kayıt altına alınmış. Ek-B kısmında 'Ele geçen kitap ve dökümanlar' başlığı altında 27 madde yer alıyor. Kitaplar ve dökümanlar arasında dikkat çeken ve fişleme notlarındaki yazım hatalarıyla birlikte notlarda yer bulanlardan bazıları şu şekilde ; "Üzerinde Arapça yazılar bulunan 19 kasetlik set, 3 adet değişik boyda Kur'an-ı Kerim, 1 adet Yasin, 1 adet Osmanlıca derleri kitabı, 1 adet Arapça yazılı Albara Türk duvar takvimi, 1 adet mavi renkte T.H.K.'na ait ajanda."
Beyaz toros teğmenlerin peşindeymiş
JİTEM infaz timinin, Doğu ve Güneydoğu'da faili meçhul cinayetlerde kullandığı 'Beyaz Toroslar' fişleme faaliyetlerinde de kullanılmış.