Beyoglu Ve Baskent Kültür Yolu Festivalleri AKM'de Tanitildi

Kültür ve Turizm Bakanligi’nca Istanbul ve Ankara’nin tarihi ve güncel kültürel zenginliklerine canlilik katmak ve bu kültürel mirasi dünya vitrinine tasimak üzere hayata geçirilen Beyoglu ve Baskent Kültür Yolu Festivalleri Taksim’de bulunan Atatürk Kültür Merkezi’nde düzenlenen basin toplantisiyla tanitildi. Tanitim toplantisina Kültür ve Turizm Bakani Mehmet Nuri Ersoy, Kültür ve Turizm Bakan Yardimcisi Ahmet Misbah Demircan, Kültür ve Turizm Bakan Yardimcisi Özgül Özkan Yavuz, Istanbul Il Kültür ve Turizm Müdürü Coskun Yilmaz, Beyoglu Kaymakami Mustafa Demirelli, Beyoglu Belediye Baskani Haydar Ali Yildiz, Msgs Rektörü Handan Inci Elçi ile pek çok ülkeden baskonsolosluk ve kültür bakanliklari çalisanlari ile emektar Yesilçam oyunculari da katildi.



“Beyoglu ile beraber Baskent Kültür Yolu Festivali’ne de start veriyoruz”

Festivallerin tanitimini gerçeklestiren Kültür ve Turizm Bakani Mehmet Nuri Ersoy, “Beyoglu Kültür Yolu adiyla 3 yil önce hazirliklarina basladigimiz projenin, 29 Ekim 2021’de açilisini gerçeklestirdigimiz yeni Atatürk Kültür Merkezi ile 2. asamasina geçtik. 29 Ekim-14 Kasim tarihleri arasinda da bu essiz kültür-sanat rotasini, kendisi de basli basina bir marka olan Beyoglu Kültür Yolu Festivali ile dünya vitrinine çikardik. 2021’in detaylarina çok girmeden sadece rakamlari verecegim ki sayilar ulasilan basariyi inkâra yer birakmayacak sekilde gözler önüne seriyor. 1400 festival çalisaninin özverili mesaisi ile sorunsuz gerçeklestirilen Beyoglu Kültür Yolu Festivali’ne 2183 sanatçi katildi, 78 ayri noktada 381 etkinlik gerçeklestirildi ve 7,8 milyon ziyaretçi agirlandi. Uluslararasi basinin da yogun ilgi gösterdigi festivalimiz Cumhuriyet tarihinin tartismasiz en büyük ve en basarili kültür-sanat etkinligi olmustur. Hiçbir zaman olanla, ulasilan seviyeyle yetinmedigimizi sizler de biliyorsunuz. Istanbul’a ve Türkiye’ye marka deger kazandirmak adina baslayip neticelendirdigimiz Kültür Yolu projesini yayginlastirmayi; Festivali, diger sehirlerimizi de dâhil ederek festivallere dönüstürmeyi ve geleneksel hale getirmeyi kararlastirdik. Bu ay Beyoglu ile beraber Baskent Kültür Yolu Festivali’ne de start veriyoruz” dedi.



“16 gün boyunca sokak ve meydanlar sahneye dönüsecek”

Beyoglu Kültür Yolu Festivali hakkinda bilgilendirme yapan ve sokaklarin sahneye dönüsecegini kaydeden Bakan Ersoy, “Festival takvimimiz 28 Mayis-12 Haziran arasindaki 16 günlük dönemdir. Beyoglu Kültür Yolu Festivali bu yil, 53 farkli kültür sanat kurumunun da katilimiyla 84 farkli noktada, 4 bin 500’ün üzerinde sanatçinin bin 500’den fazla etkinligine ev sahipligi yapacak. Beyoglu Kültür Yolu Festivali’nin açilisi, Rebetiko müziginin önde gelen isimlerinden Glykeria’nin AKM Türk Telekom Opera Salonu’nda gerçeklestirecegi özel bir konserle yapilacak. Festival boyunca da AKM operadan dijital sanatlara, sinemadan söylesiye, tiyatrodan çocuk etkinliklerine kadar genis yelpazede bir seçki sunacak. Sayin Cumhurbaskanimiz Recep Tayyip Erdogan’in talimatlariyla bestelenen ve dünya prömiyerini geçtigimiz yil Beyoglu Kültür Yolu Festivali’nde yapan Sinan Operasi, festival çerçevesinde bir kez daha Mimar Sinan’in görkemli yasamini AKM’de sahneye tasiyacak.

16 gün boyunca sokak ve meydanlar da sahneye dönüsecek. Galata Kulesi, Sishane Meydani, Fransiz Sokagi, Tomtom Sokak, Odakule, Karaköy Vapur Iskelesi ve daha pek çok yer, açik hava sahneleri ile festival havasini yasatacak. Söz konusu kültür sanat kurumlari kendi programlari ile festivalimizi zenginlestirmek adina bizlerle çok degerli bir is birligi içindedirler. Unutmayalim ki hazirlanan imkânlar, onun kiymetini bilerek degerlendirenlerle bir sonuca ulasir. Bakanligimiz ve devletimizin bütün ilgili kurumlari burada çok ciddi bir projeyi hayata geçirmistir” diye konustu.



“Baskent Kültür Yolu Festivali 300’den fazla etkinlikte bin 500’den fazla sanatçiyi agirlayacak”

Konusmasinin devaminda Baskent Kültür Yolu Festivali’nin Ankara’nin marka degerini arttiracaginin altini çizen Bakan Ersoy, “Baskent Kültür Yolu Projesi, Beyoglu Kültür Yolu Projesi ile birlikte Türkiye’nin en genis kültür-sanat projesi olma özelligini tasiyor. Ankara, Baskent Kültür Yolu ekseninde gerçeklestirilecek festival ile ilk kez genis çapta bir kent festivaline kavusuyor. Baskent Kültür Yolu rotasi, 4.7 kilometrelik bir güzergâhta Ulucanlar Müzesinden baslayarak CSO Ada’ya kadar uzaniyor. Bu güzergâhta Ankara Kalesi, Anadolu Medeniyetleri Müzesi, Erimtan ve Koç Müzeleri, Haci Bayram-i Veli Camii, Hamamönü Tarihi Kent dokusu, Augustus Tapinagi ve Roma Hamami, Resim Heykel, Etnografya ve Is Bankasi Iktisadi Bagimsizlik Müzeleri, Ziraat Bankasi Müzesi, PTT Pul Müzesi ile opera ve tiyatro binalarimiz yer aliyor. Baskent Kültür Yolu ve Festivali, Anadolu’nun en eski uyarliklarina ev sahipligi yapmis, 20’nci yüzyilda Türkiye Cumhuriyeti’nin baskenti olarak bir kez daha yükselmis olan Ankara’nin marka degerini artiracak ve dünya baskentleri arasindaki öncü konumunu saglamlastiracaktir. Beyoglu Kültür Yolu Festivali ile ayni tarihlerde, yani 28 Mayis-12 Haziran tarihleri arasinda ilkini düzenleyecegimiz Baskent Kültür Yolu Festivali, 300’den fazla etkinlikte 1500’den fazla sanatçiyi sanatseverlerle bulusturacak. Iki festival toplamda 2000’e yakin etkinlige ev sahipligi yapacak; 6000’den fazla sanatçinin performansina sahne olacak. Çok rahat söyleyebiliriz ki Türkiye, dünyada sadece birkaç örnegini görebileceginiz, uluslararasi seyahatlerde belirleyici olan ve ciddi ziyaretçi kitlelerini cezbeden marka kültür-sanat festivallerine kavusmaktadir. Istanbul öncü adimdi, Ankara ile insallah basarimizi perçinleyecegiz. Bu adimlari 1-16 Ekim tarihleri arasinda Diyarbakir Sur Festivali takip edecek. Seneye Mayis ayi itibariyla kültür yolu festivallerine Izmir’i de dâhil etmis olacagiz” dedi.



“Festivaller sonrasinda da bu rotalar kültürel hayata ivme kazandirmaya devam edecek”

Festivallerin ev sahibi sehirlerin kültür zenginliginin uluslararasi düzeyde taninmasina yardimci olacagini kaydeden Bakan Ersoy, “Bu kültür yollari ve festivaller hiç süphesiz ki ev sahibi sehirlerimizin ve bölgelerin sosyal hayatini zenginlestirecek; kültür zenginliginin korunmasinda, sahip oldugu özgün degerler vesilesiyle gelismesinde ve uluslararasi düzeyde taninmasinda etkili olacaktir. Bakanlik olarak biz bu projelerle sehirlerin kültürel, mimari ve tarihî miraslarina dikkat çekerken, farkli kültürel deneyimleri de yayginlastirmayi amaçlamaktayiz. Zira “Hem yasayanlar hem de ziyaretçiler için” yaklasimini gözeterek markalastirilan rotalarda festivaller süresince düzenlenen yogun etkinlikler, genis kitlelerin kültür zenginliklerine erismesine ve bunlari deneyimlenmesine imkân sunmaktadir. Festivaller sonrasinda da bu rotalar kültürel hayata ivme kazandirmaya devam edecek. Turizmin ülke çapinda gelismesine, sehirlerimizi marka sehirler yapmaya, essiz kültür mirasimizin yasatilmasi ve tanitilmasina, sanatta özgün ekollere sahip bir ülke konumuna gelmemize dair hedeflerimize kararlilikla ilerliyoruz. Attigimiz her adim, hayata geçirdigimiz her proje ve gelecege dair yaptigimiz tüm planlar birbiriyle bagli, organik bir bütünün parçasidir. “Turizm ve Kültür” bu bütünün ismidir. Her bir baslik kendi içinde özgün degerler tasimakta, birlikte ülkemizin sosyal, kültürel ve ekonomik hayatinda büyümeye ve gelismeye çok ciddi katkilar yapmaktadir” ifadelerini kullandi.