ABD Adalet Bakan Eric Holder harekatın yasal olduğunu savunurken, Avrupa‘da Bin Ladin‘in sağ ele geçirilip adalet önüne çıkarılması gerektiğini ifade edenler oldu.
Eski Batı Almanya Başbakanı Helmut Schmidt‘in, Alman televizyonuna yaptığı açıklamada, ABD‘nin operasyonuyla ilgili olarak bunun tamamen uluslararası hukukun ihlali olduğu ve Arap dünyasında önceden hesaplanamayacak sonuçları olabileceği şeklindeki yorumundan sonra Almanya‘dan başka benzer tepkiler de geldi.
Berlin İçişleri Bakanı Ehrhart Körting, ‘‘Bir avukat olarak, onun (Bin Ladin) Uluslararası Ceza Mahkemesi‘ne (UCM) çıkarıldığını görmeyi tercih ederdim‘‘ dedi.
Hollanda‘da uluslararası hukuk uzmanı Ger-Jan Knoops, Bin Ladin‘in tutuklanarak ABD‘ye iade edilmesi gerektiğini söyleyerek, eski Yugoslavya Devlet Başkanı Slobodan Miloseviç‘in 2001‘de tutuklanmasından sonra Hollanda‘nın Lahey kentindeki eski Yugoslavya‘da işlenen savaş suçları için kurulan uluslararası mahkemeye çıkarılmasını anımsattı.
Merkezi New York‘ta bulunan İnsan Hakları İzleme Örgütünün hukuk danışmanı Reed Brody de, ABD‘nin operasyonunun yasal olduğunu söylemek için çok erken olduğunu çünkü operasyonla ilgili çok az ayrıntının bilindiğini kaydetti.
Brody, operasyonla ilgili talimatın, çatışmayla ilgili direktiflerin neler olduğunu bilmeleri gerektiğini belirterek, ‘‘Tam olarak neler olduğunu, Bin Ladin‘in gerçekten çatışmaya girip girmediğini bilmek istiyoruz‘‘ ifadelerini kullandı.
‘‘Bin Ladin olmadığı için dünyanın daha iyi bir yer haline mi geldiği sorusunu insanların açıkça yanıtlaması gerektiğini‘‘ dile getiren Bordy, ancak bunun insan hakları protokollerini, uluslararası hukuku ihlal etme hakkı bulunduğu anlamına gelmeyeceğini belirtti.
Brüksel‘de de Avrupa Birliği‘nin İçişlerinden Sorumlu Yüksek Temsilcisi Cecilia Malmstrom internetteki güncesine, ‘‘Bin Ladin‘in mahkemeye çıkarıldığını görmek isterdim‘‘ diye yazdı.
İtalya‘da eski başbakan, muhalefetteki merkez sol partili Massimo D‘Alema da ‘‘Bir adamın ölümüne sevinmeyin. Eğer Bin Ladin ele geçirilseydi ve mahkemeye çıkarılsaydı çok daha önemli bir zafer olurdu‘‘ şeklinde görüş açıkladı.
Benzer görüşler bazı Avrupa gazetelerinin başyazılarında da okurlarına aktarıldı.
Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Yüksek Temsilcisi Navi Pillay Cenevre‘de bu akşam yaptığı bir açıklamada, ABD‘ye, Pakistan‘da düzenlediği askeri operasyonda Usame Bin Ladin‘in öldürülmesiyle ilgili ayrıntıları BM‘ye bildirmesi çağrısında bulunmuş ve ‘‘BM‘nin sürekli olarak, bütün terörle mücadele operasyonlarının uluslararası hukuka saygılı olması gerektiğini vurguladığını‘‘ belirtmişti.
-CARNEY: PAKİSTAN İLE İLİŞKİLERİMİZ KARMAŞIK AMA ÖNEMLİ-
Bu arada Beyaz Saray Sözcüsü Jay Carney, Pakistan‘da bulunan terör örgütü El Kaide‘nin lideri Usame Bin Ladin‘in, saklanmasında iç destek alıp almadığının araştırıldığını ama Pakistan‘ın El Kaide ile savaşta önemli bir partner olduğunu söyledi.
Carney, günlük basın toplantısında ABD-Pakistan ilişkileri ile ilgili soruları yanıtladı.
İki ülke arasındaki ilişkileri ‘‘karmaşık, ancak önemli‘‘ olarak tanımlayan Carney, Pakistan hükümetinin El Kaide terörüyle mücadelede birçok anlamda çok yardımcı olduğunu ve bunun genel anlamda geçen pazar günkü operasyonun başarıyla sonuçlanmasına yol açan istihbarat bilgileri toplanmasına yardım ettiğini kaydetti.
Carney, bu nedenle ‘‘genel resme‘‘ bakmak gerektiğine işaret ederek, Pakistan ile işbirliğini sürdürmeyi istediklerini kaydetti. Pakistan halkının da El Kaide‘nin saldırılarından acı çektiğini ifade eden Carney, Pakistan‘ın El Kaide ile savaşta önemli bir partner olduğunu dile getirdi.
Carney yine de Bin Ladin‘in Pakistan‘da bir destek ağına sahip olup olmadığına yönelik soruları olduğunu ve bunların araştırıldığını da ifade etti.
Bin Ladin Operasyonuna Farklı Tepkiler
ABD‘nin, Pakistan‘da düzenlediği askeri operasyonla El Kaide örgütünün lideri Usame Bin Ladin‘in öldürüldüğünü ilan etmesinin ertesinde çoğu dünya lideri operasyonu destekleyen yönde açıklamalar yaparken, Avrupa‘da ‘‘Washington‘ın hem polis hem yargıç gibi hareket edip infazı da uygulayarak yanlış yaptığı‘‘ kaygıları dile getirilmeye başladı.