Bingöl Cezaevinden Firar Davasında Savcılara Hapis İstemi

Bingöl'de 18 PKK'lı hükümlü ve tutuklunun cezaevinden firar etmesi olayıyla ilgili yargılanan dönemin Bingöl Cumhuriyet Başsavcısı Hakan Ceran ile cezaevinden sorumlu Cumhuriyet Savcısı Adem Atasoy'un 2 yıla kadar hapis cezasına çarptırılmaları talep edildi.

Ceran ve Atasoy'un ilk derece mahkemesi sıfatıyla Yargıtay 5. Ceza Dairesinde yargılandığı davada, Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Kenan Zeybek, esas hakkındaki mütalaasını okudu.

Zeybek, mahkumlarca cezaevinden kaçmak için yapılan tünel kazma işleminin yaklaşık 2 yıl sürdüğünü, kazıdan çıkan ve 50 kilogramlık torbalara doldurulan toprağın cezaevinin çatısında saklandığını hatırlattı.

Sanık savcıların cezaevini yeterince denetlemediğini, iç ve dış güvenliğe ilişkin gerekli tedbirleri aldırmadığını, görev ve yetkileri tam yerine getirmediğini, ihmal göstererek 18 kişinin 70 metre uzunluğunda tünel kazarak firarına sebebiyet verdiğini savunan Zeybek, savcıların bu şekilde görevi kötüye kullanma suçunu işlediklerini kaydetti.

Zeybek, sanık savcıların, Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) görevi kötüye kullanma suçunu düzenleyen ve 6 aydan 2 yıla kadar hapis cezası öngören 257/2. maddesince cezalandırılmasını istedi.

- 'Arama konusunda sorumluluğumuz yok'

Mütalaaya karşı savunmasını yapan Ceran, cezaevinde yapılan aramalar konusunda sorumlulukları bulunmamasına rağmen ciddiyeti sağlamak için bu aramalara katıldığını belirtti.

'Böyle bir cezaevinde bu imkansızlıklar sonucu meydana gelen olaylardan dolayı benim sorumlu tutulmamı anlayamıyorum.' diyen Ceran, kısmi aramaların yapıldığını ancak bir çoğunun tutanağa bağlanmadığını anlattı.

Kısmi aramaların ceza infaz koruma memurlarınca yapıldığını aktaran Ceran, 'Çoğu hükümlülerle akraba olan, terörden korkan bu memurların, aramalarda varsa bir aksilik bulmaları mümkün değildir. Bu nedenle işin içine jandarmayı da katıyordum. Onların da bulamadığı olumsuzluğun sorumluluğu bana yüklenemez.' dedi.

Cezaevindeki hükümlü ve tutukluların tehdit ve baskılarından dolayı memurların gerektiği gibi görevlerini yapamadıklarını savunan Ceran, bu nedenle söz konusu hükümlü ve tutukluların cezaevinden gönderilmeleri için çok sayıda talepte bulunduğunu aktardı.

Hakan Ceran, 'Bu cezaevi imkanlarıyla, bu personel yapısıyla yine firar gerçekleşti, yine aynı kişiler kaçtı, yine kaçacaklardır. Bunun sorumlusu savcı değildir. Personel yapısının değişmesi gerekir. Cezaevi koşulları çok kötüydü, normal bir ev bile daha korunaklı olurdu. Ben elimden geleni yapmaya çalıştım. İnfaz yasasında benim arama yapacağıma dair hiçbir yükümlülüğüm yoktur.' görüşünü savundu.

Sanık Adem Atasoy da suçlamayı kabul etmediğini söyledi. Asli görevlerinin adli işlemler olduğunu, bu tür işlerin ise tali görevleri arasında yer aldığını anlatan Atasoy, bu görevlerini de özveriyle yerine getirmeye çalıştıklarını, aramalara katıldıklarını kaydetti. Cezaevindeki görevinin firardan önce 17 Haziran 2013'te sona erdiğini belirten Atasoy, üzerine atılı suç tarihinin buna göre düzeltilmesini istedi.

Suç işleme kastıyla hareket etmediklerini vurgulayan Atasoy, beraatine karar verilmesini talep etti.

Mahkeme heyeti duruşmayı erteledi.

Bingöl M Tipi Ceza İnfaz Kurumu'nda bulunan 14'ü tutuklu, 4'ü mahkum 18 PKK'lı terörist, 25 Eylül 2013'te tünel kazarak cezaevinden kaçmış, firari teröristler olaydan bir gün sonra Bingöl Merkez Ortaçanak Köyü kırsalında yakalanmıştı.