Böbrek Nakliyle Hayatı Kesişen Çiftten Anlamlı Çağrı   

Suriye'de 8 yıl önce bir gazetedeki organ bağışı ilanı sayesinde tanışarak evlenen ve ülkelerindeki iç savaş nedeniyle 4 yaşındaki oğluyla Türkiye'ye sığınan çift, organ bağışı konusunda herkesi duyarlı olmaya çağırdı.


Malatya merkeze bağlı Fatih köyünde "Beydağı Konaklama Tesisi" adıyla kurulan konteyner kente yerleştirilen Suriyeli sığınmacılardan Ala Hacuc ve Merve el-Ahmed çifti, 8 yıl önce organ bağışı ilanıyla kesişen hayat hikayesini AA muhabirine anlattı. Ömer Hacuc isminde 4 yaşında bir çocuk sahibi olan çift, insanlardan organ bağışı konusunda duyarlı olmalarını istedi.

Ala Hacuc, 2005 yılında Şam'da günlük bir gazetede gördüğü ilan üzerine tanımadığı Merve el-Ahmed'e hiç düşünmeden böbreğini bağışlamaya karar verdiğini söyledi.

Yapılan tetkikler sonucunda böbreğinin uyumlu olduğunun tespit edildiğini ifade eden Hacuc, bu süre zarfında Merve ile birbirlerine aşık olduklarını belirtti.

Şam'daki özel bir hastanede böbrek naklinin yapıldığını dile getiren Hacuc, "Çok eleştiriler de geldi ama aynı zamanda övgü de aldım. Gerçekten çok garip birşey. Bir gazete okuyorum, o ilandan gidip böbreğimi veriyorum, inanılacak gibi değil. Tabii o zaman gençtim, hiçbir şeyi düşünmüyordum. Hatta o süreçte işlemleri yaparken, raporlar çıkarken Merve'ye aşıktım. Çok sevdiğimden hiçbir şey düşünemiyordum. Bir şekilde nasıl yardımcı olabileceğimi düşünüyordum" diye konuştu.

Ameliyattan sonra da Merve ile görüşmeye devam ettiklerini belirten Hacuc, ailesinin, böbreğini verdiğini bir yıl sonra kız istemeye gittiklerinde öğrendiğini söyledi.

Bir süre sonra Merve ile evlendiklerini ifade eden Hacuc, "Sevgiden sonra evlilik gelir" dedi.

Ameliyatın ardından bir hafta hastanede kaldığını, daha sonra normal yaşantısına devam ettiğini dile getiren Hacuc, "Bu süreçte, doktoruma, böbreğini veren bir insanın ileriki dönemlerde sağlık durumunun nasıl olacağını sordum. Doktor, 'sağlığın gayet güzel, hiçbir sıkıntın yok' dedi.

Bugüne kadar herhangi bir sağlık sorunum olmadı. Her insan gibi gayet doğal bir şekilde hayatımı yaşıyorum" şeklinde konuştu.

Herkesi organ bağışı konusunda duyarlı olmaya çağıran Hacuc, "Benim temennim, herkes böbreğini bağışlasın. En azından akrabalar birbirine yardımcı olsun" ifadesini kullandı.

Suriye'deki iç savaşa da değinen Hacuc, Humus'tan kaçıp geldiklerini, yaşadıkları bölgede hiçbir şeyleri kalmadığını ve evlerinin tamamen yıkıldığını belirterek, "Ağabeyim, annem ve babam Lübnan'da, kardeşim Suriye'de. Ben, ailemle Türkiye'deyim. Eşimin ailesi Suriye'de. En büyük temennimiz, memleketimize dönüp, akrabalarımızla bir arada olmak" dedi.

- "Çok şükür, en son karşıma eşim çıktı"

Merve el-Ahmed ise 10 yıl önce yakalandığı humma hastalığıyla mücadele ettiği dönemde kullandığı ilaçlar nedeniyle böbreğinden rahatsızlandığını, bir yıl boyunca tedavi gördüğünü ancak iyileşemediğini söyledi.

Bunun üzerine ailesiyle uygun böbrek arayışına girdiklerini anlatan Merve, yakınlarının böbrekleri uymayınca gazeteye ilan verdiklerini belirterek, "O zaman birçok insan yardımcı olmak istedi ama maalesef böbrekleri bana uymadı. Çok şükür, en son karşıma eşim çıktı" diye konuştu.

Sağlığının gayet iyi olduğunu belirten Merve, herkesi organ bağışı konusunda duyarlı olmaya çağırdı.

Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile