Bodrum Katından Dünyaya Açılan Dans Grubu

İZMİR - SENEM YAZICI - İdealist bir dansçının, 44 yıl önce çete savaşlarının hüküm sürdüğü Harlem'de kurduğu dans grubu, bugün sanat çevrelerinin en tanınan ve beğenilen kurumları arasında yer alıyor.

27. Uluslararası İzmir Festivali'ne konuk olan dünyanın ilk siyahi bale topluluğu Harlem Dans Tiyatrosu, ABD ve Avrupa'da sahnelediği başarılı gösterilerin yanı sıra, sanata erişimi kısıtlı bölgelerde yaşayan çocuklara yönelik düzenlediği eğitim programları ve sosyal sorumluluk projeleriyle de dikkati çekiyor.

İzmir'de önceki akşam beş bölümden oluşan gösterisiyle sanatseverlerce ayakta alkışlanan topluluğun Genel Sanat Yönetmeni Virginia Johnson, AA muhabirine yaptığı açıklamada, dansçı Arthur Mitchell'in, 44 yıl önce Harlem'de bir kilisenin bodrum katında, doğduğu ve büyüdüğü bölgenin insanlarına katkı sağlamak amacıyla cesur bir girişime imza attığını kaydetti.

Martin Luther King suikastinden çok etkilenen ve topluluğu kuran Mitchell'ın attığı adımın yıllar içinde büyüdüğünü ifade eden Johnson, "Başladığında, Mitchell'ın aklında iki şey vardı, Harlem'deki genç insanlara klasik bale aracılığıyla daha iyi bir yaşam olanağı sunmak ve Afrika-Amerikalıların bale için uygun olmadıkları yönündeki önyargıları kırmak" diye konuştu.

Harlem Dans Tiyatrosu'nun 44 yıllık tarihinde sadece başarılı dansçılar yetiştirmediğini, çocukluğunda burada eğitim alan çok sayıda gencin başarılı birer doktor, avukat, iş adamı olarak toplumda kendilerine yer bulduğunu ifade eden Virginia Johnson, "Bu tiyatro, disiplin ve farklı bir konuya odaklanma şansı vererek, yıllar içinde binlerce gencin hayatını değiştirmeyi başardı" dedi.

Topluluğun 1957 yılında Stravinsky'nin müzikleri üzerine sahnelediği ve Mitchell'ın başrolde yer aldığı "Agon" adlı gösterinin sanat çevrelerince "balenin yeniden tanımlanması" olarak değerlendirildiğinin ve hala çok beğenildiğinin hatırlatılması üzerine Johnson, "Agon"un klasik balenin dilini kullanan ancak caz ve Afrika dansını da beklenmedik şekilde klasik baleyle bütünleştiren çok önemli bir çalışma olduğunu söyledi.

Sahneledikleri tüm şehirlerde Agon'un izleyici tarafından çok beğenildiğine işaret eden Johnson, eserin hala izleyiciyi heyecanlandırmayı başardığını kaydetti.

Çalışmalarını tarihi ve güzellikleri ile "sıradışı" olarak tanımladığı İzmir halkıyla paylaşmaktan mutluluk duyduklarını dile getiren Johnson, kaldıkları kısa süre içinde gördükleri Türk kültürüne ait özelliklerin kendilerini etkilediğini söyledi.

Topluluğun "Engelleri Dansla Aşmak" programı hakkında da bilgi veren Johnson, uzun süredir yürüttükleri program aracılığıyla genç insanlara balenin gücünü ve güzelliğini göstermek için çalıştıklarını sözlerine ekledi.

Virginia Johnson, "Umuyorum, dans tiyatromuz uluslararası turnelerle başarılara imza atmayı sürdürür ve klasik balenin derinliği içinde dansın benzersiz örneklerini sanatseverlerle ve gençlerle buluşturmaya devam eder" şeklinde konuştu.

Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile