Boğanın dilinde Yunan şarkısı

Mali krizle boğuşan Euro Bölgesi'nin zordaki ülkeleri, piyasalara güven vermek için ard arda kurtarma yardımına ihtiyaçları olmadığı yönünde açıklamalarda bulunuyor. Uluslararası Para Fonu (IMF) ve Avrupa Birliği'nin (AB) oluşturduğu 750 milyar euroluk kurtarma fonunu reddeden yönde açıklamalar yapan İspanya ve Portekiz'in ortak özelliği tıpkı Yunanistan ve İrlanda'nın da bir dönem benzer açıklamalarda bulunmuş olması ve kemer sıkma politikaları ile faturayı halka kesmeleri. İşte bu yüzden İspanya Başbakanı Jose Luis Rodriguez Zapatero'nun "İspanya'nın kurtarma yardımı almaya ihtiyacı yok" ve İspanya Maliye Bakanı Elena Salgado'nun yardım talebi için sırada olmadıkları yönündeki açıklamaları, piyasaların ülke ile ilgili endişelerini gidermeye yetmiyor. İspanya'nın birbiri ardına aldığı kemer sıkma önlemleri ile ülkede sosyal tansiyon da yükselmiş durumda. Piyasaların İspanya'ya yönelik baskıları devam ederken, yatırımcıların endişelerini dindirmek için gerekli reformları yapmak isteyen Zapatero hükümeti, ulusal piyangonun yüzde 30'unun satılması, havaalanlarının ve havaalanı hizmetlerinin kısmen özelleştirilmesi, işsizlik maaşlarının düşürülmesi ve küçük işletmeler için vergi indirimini içeren acı paketi onayladı. Tüm bu kaygılar ışığında, Zapatero hükümeti üzerinde, emeklilik sisteminde ödeme kesintisine gitme, sorunlu mevduat bankacılığı sektörünü tamamen canlandırma ve İspanya halkını ülkelerinin kaderinin Yunanistan ve İrlanda'ya benzemeyeceğine ikna etme baskısı var. Hükümet, emeklilik yaşının yükseltilmesi konusunda da çalışmalara başlayacak.

Yüksek faizle borçlandı
İspanya başta olmak üzere borç sıkıntısı yaşayan diğer zordaki ülkelerin kamu borçları oldukça yükseldi. Zapatero hükümeti, önceki gün 2.47 milyar dolarlık üç yıllık tahvil ihraç ederek piyasalara karşı güven tazeledi ama İspanya, yeteri kadar yatırımcı çekmek için oldukça yüksek faiz ödemek zorunda kaldı. İspanya, piyasadan yüzde 5.2'yle borçlandı. Krizdeki diğer iki ülke Yunanistan ve İrlanda, girdiği mali darboğazdan çıkmak için kemer sıkma politikalarını hayata geçirerek tasarruf tedbirleri almıştı. Tıpkı Zapatero gibi Yunanistan Başbakanı Yorgo Papandreu ve İrlanda Başbakanı Brian Cowen de ekonomilerinin kendi ayakları üstünde durabileceğini savunuyordu ama yardım almaktan kurtulamadı.

"İspanya'yla ilgileniyoruz"
İspanya'nın, en önemli iki havalanı olan Madrid'teki Barajas ve Barcelona'daki El Part'ı özelleştirme kararı Türk yatırımcıyı harekete geçirdi. TAV Havalimanları Holding İcra Kurulu Başkanı Sani Şener, İspanya'nın havalimanlarını satışa çıkarması halinde fiyata bağlı olarak ilgilenebileceklerini söyledi. Şener, "İspanya havalimanlarının satışı ile fiyata bağlı olarak ilgilenebiliriz ama şu an için somut bir şey yok" dedi.

Acı reçetede tütüne zam da var
İspanya hükümetinin açıkladığı kemer sıkma önlemlerinin ardından havaalanları ve şans oyunlarını özelleştirme kararına İspanyollar protesto gösterileriyle tepki verdi. Protestocular, Madrid'teki yürüyüşlerinde 'Özelleştirmeye hayır' pankartları açtı. Öte yandan, İspanya hükümeti, tütün ve tütün mamullerindeki vergiyi artırarak, buradan da bütçeye ek bir kaynak sağlamayı hedefliyor.