Bolsonaro'dan Eleştirilerin Hedefindeki Adalet Bakanı'na Destek

Brezilya Devlet Başkanı Jair Bolsonaro, eski Devlet Başkanı Luiz Inacio Lula da Silva'nın yolsuzluk suçlamasıyla hapis cezasına çarptırıldığı soruşturmayı yürüten ve halihazırda Adalet Bakanlığı yapan Sergio Moro'nun davayı uygunsuz biçimde idare ettiği iddialarına karşı Moro'ya destek açıklaması yaptı.

Başkent Brasilia şehrinde düzenlenen bir etkinliğin ardından açıklamalarda bulunan Bolsonaro, yolsuzluk soruşturmasının yargıçlığını yapan ve Adalet Bakanlığına getirdiği Moro'nun "iktidar ile yolsuzluğun iç içe geçtiği bir davayı çözmeyi başarmış olduğunu" ifade etti.

The Intercept tarafından yayımlanan haberde, devlete ait petrol şirketi Petrobras'ta yolsuzluk yapıldığı gerekçesiyle başlatılan ve eski Başkan Lula da Silva'nın ve çok sayıda siyasetçinin yolsuzluk suçlamasıyla hapis cezasına çarptırıldığı, "Araç Yıkama Operasyonu" olarak adlandırılan soruşturmayı idare eden Moro'nun, davada görev alan savcıları mahkeme sürecinde yönlendirdiği iddia edilmişti.

Haberde Moro'nun savcılarla yaptığı telefon görüşmeleri olduğu iddia edilen ses kaydı dökümlerine yer verilmişti.

Moro ve haberde adı geçen savcılar iddiaları reddederek, telefon bilgilerinin ele geçirildiğini ileri sürmüştü.

Sergio Moro, Brezilya'da devlete ait petrol şirketi Petrobras'ta yolsuzluk yapıldığı gerekçesiyle başlatılan ve eski Devlet Başkanı Luiz Inacio Lula da Silva'nın ve çok sayıda siyasetçinin yolsuzluk suçlamasıyla hapis cezasına çarptırıldığı, "Araç Yıkama Operasyonu" olarak adlandırılan soruşturmayı yürütüyordu.

O dönem yargıç olan Moro'nun, 1 Ocak 2019 'da göreve başlayan Jair Bolsonaro'nun hükümetinde adalet bakanlığı görevini kabul etmesi, yürüttüğü yolsuzlukla mücadele soruşturmalarının siyasi motivasyonla yapıldığına yönelik iddiaların ortaya atılmasına neden olmuştu.

İşçi Partisi, 16 Ağustos'ta devlet başkanı adayı olarak hapisteki Lula da Silva için Yüksek Seçim Mahkemesine resmi başvuruda bulunmuştu. Mahkeme 1 Eylül'de aldığı kararla Lula da Silva'nın ekimdeki devlet başkanı seçiminde aday olamayacağına hükmetmişti.