Bolu'daki FETÖ'nün Akademik Yapılanmasına İlişkin İddianame

Bolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından, Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) kapsamında akademisyenlere yönelik hazırlanan iddianamede Abant İzzet Baysal Üniversitesi (AİBÜ) Rektörü Hayri Coşkun'un da yer aldığı bildirildi.

Cumhuriyet Başsavcısı Mehmet Yurtseven, adliye binasında basın mensuplarına yaptığı açıklamada, yaklaşık 10 gün önce FETÖ/PDY'nin üniversite yapılanmasına yönelik 77 akademisyenle ilgili, 'FETÖ terör örgütüne üye olmak', 'Terörle Mücadele Kanununa muhalefet' suçlarından 72 sayfalık iddianamenin hazırlandığını, bu kişiler arasında örgütün haberleşme sistemi olan 'Bylock'u kullananların bulunduğunu vurgulayarak, iddianamenin Ağır Ceza Mahkemesine sunulduğunu, mahkemenin 15 gün içerisinde iddianameyle ilgili karar vereceğini söyledi.

Yargılamanın çok sanıklı olduğundan Bolu Adliyesi salonlarının yeterli gelmeyeceğini düşündükleri için Bolu Belediyesi Nikah Salonunda hazırlıklar yapıldığını hatırlatan Yurtseven, nikah salonunda gerekli olan çalışmaları yaptıktan sonra duruşmaların orada yapılacağını, duruşmanın gününün henüz belirlenmediğini, iddianamenin kabul edilmesinin ardından mahkemenin de duruşma gününü belirleyeceğini ifade etti.

Yurtseven, AİBÜ'de FETÖ soruşturması kapsamında yaklaşık 130 kişi hakkında işlem yaptıklarını, bunlardan 77'si hakkında dava açıldığını, 38 kişi hakkında takipsizlik kararı verildiğini, 15 kişinin dosyalarının başka iller tarafından yürütüldüğünü belirtti.

- Rektör Coşkun da iddianamede

İddianamedeki 77 kişi içerisinde AİBÜ Rektörü Prof. Dr. Hayri Coşkun'un da bulunduğunu ifade eden Yurtseven, şunları kaydetti:

'Rektör Hayri Coşkun'a, örgüt üyeliğinden yargılanması ve cezalandırılması için dava açıldı. Rektör Coşkun tutuksuz yargılanıyor. Coşkun ile ilgili olarak, üniversitede kadrolaşmada ortam yarattığı, rektörlük seçimlerinde destek almak için birtakım kişilere aktif görevler verdiği, paralel yapıya sahip olan kişilerin desteğini alarak seçimleri kazandıktan sonra Tıp Fakültesi ve Diş Fakültesinde insiyatifi onlara verecek bir şekilde ortam oluşturma, örgütün üniversite bünyesinde kadrolaşmasına katkı sağladığı, bu konuda aleyhte çok sayıda tanık beyanında bulunulduğu, örgütün yönlendirmesi ile diğer akademisyenlerle ilgili olumsuz uygulama yaptığı, bilimsel araştırma projelerinde paralel yapıya kolaylık gösterdiği iddiaları yer alıyor.'

Yurtseven, FETÖ elebaşısı Fethullah Gülen'in doktoru olduğu iddia edilen Kardiyolog Prof. Dr. Mehmet Yazıcı ve eski Tıp Fakültesi Fizyoloji Anabilim Dalı Başkanı Kenan Gümüştekin'in, terör örgütüne üye olmanın yanı sıra yönetici konumunda olduklarını tespit ettiklerini belirtti. Yazıcı ve Gümüştekin'e, örgüt yöneticiliği suçlamasıyla dava açıldığını ifade eden Yurtseven, yakalanmaları için İnterpol'e başvurduklarını vurguladı.

Hazırlanan iddianamenin içeriğine de değinen Yurtseven, 'İddianame içerisinde, Bylock programı kullandıkları, FETÖ/PDY doğrultusunda kadrolaşma yaptıkları, yeni insan kaynağı devşirmeye çalıştıkları, himmet topladıkları, dini sohbetlere iştirak ettikleri, örgütün talimatları doğrultusunda çalışmalara katıldıkları, örgütün talimatıyla değişik bankalardan kredi çekerek FETÖ yapılanmasının talimatıyla Bank Asya'yı kurtarmak için para yatırdıkları, okul kayıtları, sivil toplum kuruluşları, dernek ve vakıflar ile olan bağlantılarını tespit edildi. Bu kişilerin evlerinde ayrıca çok sayıda kitap ve CD'ler ele geçirildi ve soruşturması yapıldı.' diye konuştu.